“Bir Işıktır Öğretmen…”
Zeki Baştürk – Bursa Vatan Medya Grubu Köşe Yazısı
Kimi insanlar vardır; bir ülkenin yazgısını değiştirirler. Ellerinde bir tebeşir, dillerinde umut, yüreklerinde ise tükenmek bilmeyen bir sevgi taşırlar. Onlar, kara tahtaya sadece harf değil, bir milletin geleceğini yazarlar.
Onlar, çocukların gözlerinde yaşamı yeniden yeşertenlerdir.
Onlar, öğretmenlerdir.
24 Kasım, bir takvimin kenarına sıkışmış, rutin bir kutlama günü değildir.
Aksine; bir milletin öğretmene borçlu olduğu tüm minnet duygusunun, saygının, içten gelen teşekkürlerin bir araya geldiği anlamlı bir gündür. Çünkü öğretmenlik, sadece bir meslek değil; insan ruhuna işlenen bir iz, kalpte bırakılan bir ışık, geleceğe tutulan bir aynadır.
Her öğrenci, bir öğretmenin yüreğinden kopup gelen ışıkla büyür.
Ve o ışık, karanlık zamanlarda bir ülkenin yolunu aydınlatacak güce dönüşür.
Kim bilir kaç öğrencinin içindeki korkuyu söküp atan bir tümce söylemişlerdir?
Kaç çocuğun avuçlarına, geleceğe dair ilk umudu bırakmışlardır?
Kaç yorgun geceyi, sabah sınıfta açan bir gülümseme umuduyla geçirmişlerdir?
Öğretmen olmak; maaş bordrosuna değil, vicdan terazisine göre yaşamaktır.
Bir çocuğun başarısıyla gururlanmak, bir harfi öğrettiğinde dünyayı değiştirdiğini bilmektir.
Ve en önemlisi, bu ülkenin her köşesine kalemle, sevgiyle, umutla yol almaktır.
Tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü saygı, minnet ve sevgiyle kutluyorum.
İyi ki varsınız.
YÜREĞİYLE ÖĞRETENLERİN GÜNÜ
Kimi insanlar vardır; bir ülkenin yazgısını değiştirirler. Ellerinde tebeşir, dillerinde umut, yüreklerinde tükenmek bilmeyen bir sevgi taşırlar. Onlar, çocukların gözlerinde yaşamı yeniden yeşertenlerdir. Onlar, öğretmenlerdir.
24 Kasım, bir takvimin kenarına sıkışmış bir gün değil; bir ülkenin en temiz duygularının, en içten teşekkürlerinin toplandığı gündür. Çünkü öğretmenlik, yalnızca bir meslek değil, bir insanın başka bir insanda iz bırakma sanatıdır. Her öğrenci, bir öğretmenin yüreğinden kopup gelen ışıkla büyür. Ve o ışık, bir ülkenin yolunu aydınlatacak güce dönüşür.
Kim bilir kaç öğrencinin içindeki korkuyu söküp atan bir tümce söylemişlerdir? Kaç çocuğun avuçlarına, geleceğe ilişkin ilk umudu bırakmışlardır? Kaç yorgun geceyi, yarın öğrencilerinin yüzünde bir gülümseme açar umuduyla geçirmişlerdir?
Öğretmen, kimileyin bir köy okulunda buz gibi bir sınıfı kendi soluğu ile ısıtmıştır. Kimileyin kıt kanaat olanaklarla bile çocukların yüreğine dünyaları sığdırmıştır. Bazen deprem yıkıntılarının arasında bir çadırı sınıf yapan yürek olmuştur.
Bazen de tek bir öğrencinin yaşamına dokunmanın bütün zorluklara bedel olduğunu bilmiştir.
Onların emeği gizlidir; ama etkisi sonsuzdur.
Bugün bu ülkede doktorlar, mühendisler, sanatçılar, işçiler, anneler, babalar… Hepsi bir öğretmenin sesini , yüreğini taşıyor içlerinde. Bir zamanlar “Yapabilirsin” diyen bir ses, hâlâ yol gösteriyor onlara. Belki de bir ülkeyi ayakta tutan en güçlü bağ, öğretmenle öğrenci arasında kurulan o görünmez bağdır.
24 Kasım, işte o bağı eserlerinin, güçlendirmenin günüdür. Öğretmenimizin ellerindeki tebeşirde, gözlerindeki umut ışığında, sesindeki sıcaklıkta saklı olan o büyük sevgiyi anımsatmanın, çoğaltmanın günüdür.
Bugün, yurdun dört bir yanında binbir zorlukla çalışan tüm öğretmenlere gönülden seslenme günüdür:
İyi ki varsınız. İyi ki çocuklarımızın yoluna ışık oldunuz. İyi ki bu ülkenin vicdanını, umudunu, geleceğini sizler geleceğe taşıyorsunuz.
Öğretmenler, bir ülkenin yüreğidir. Ve bir ülkenin yüreği attıkça, umut hiç tükenmez.
Başöğretmen Ulu Önder Atatürk’ü, başta babam olmak üzere sonsuzluğa göçmüş tüm öğretmenlerimizi ve görev başında şehit düşen öğretmenlerimizi sevgiyle, saygıyla özlemle anıyorum. Işıklar içinde uyusunlar.
Görevlerinin başında bulunan tüm öğretmenlerin Öğretmenler Günü kutlu olsun; emekleri sevgiyle değer bulsun , yolları aydınlıkla dolsun.
Zeki BAŞTÜRK