Zirvede Haber

ZORDUR ÇÜRÜMÜŞ HAMURDAN EKMEK YAPMAK!!! ZORU BAŞARMAK İÇİN YOLA ÇIKANLARI TAKDİR EDELİM, ANCAK DEMOKRASİ İÇİN EKSİKLERİ YOK SAYAMAYIZ…

ZORDUR ÇÜRÜMÜŞ HAMURDAN EKMEK YAPMAK!!! ZORU BAŞARMAK İÇİN YOLA ÇIKANLARI TAKDİR EDELİM, ANCAK DEMOKRASİ İÇİN EKSİKLERİ YOK SAYAMAYIZ…

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday’dan çarpıcı analiz. Buğday;

Dostlar, Yoldaşlar, Canlar, dün yani (30.01.2023) tarihi çok zor bir birlikteliğin, mayası bozulmuş, çürümüş bir hamurdan yenilebilecek bir ekmek yapmak için yola çıkanların günü oldu.
Hep “beş benzemez” deriz bu sefer 6 benzemez bir araya gelmiş ve ülkenin karanlıktan, otokratik yapıdan, dayatılan adaletsizlikten, yoksulluktan ve bölüp parçaladıkları halkalara karşı uygulanan faşizmden kurtulmanın reçetesini yazıyorlar.
Salon inanılmaz derecede dolmuş ama bu sefer ülkedeki renkleri ve en geniş kesimlerin temsilcilerini bir araya getirme başarısını göstermişti.
Salondaki topluluk, adeta bir aşure benzerliğindeydi ancak eksiklikleri nedeniyle tam tadında değildi!!!
Ancak 21 yılda ülkede hâkim olan iktidar sayesinde bozulmayan, kirlenmeyen, istismar edilmeyen ve soyguncu düzene ve talancılara teslim edilmeyen kurum kalmamıştı.
Tüm ülke yıllar boyunca sağcı, dinci ve talancı iktidar tarafından vahşice yağmalanmış, ahlak ve vicdan yok olmuş, adalet Tek Adam saray rejiminin arka bahçesine dönmüş bir durumdadır.
Halklar, işsiz, aşsız, dayatmalara biat etmeyenler tutsak kalmış ve gelecekleri yok olmuş bir ülkeden kurtulmak için 6 benzemez siyasi parti ülkeyi kurtarmak için bir araya gelmişler.
Niyetleri ve amaçları iyi olabilir.
Kurtuluş için düşüncelerinde samimi olabilirler ancak geçmişlerinin kamburundan kurtulmadan, hatalarının nelere sebep olduğunu halklara anlatıp bir özeleştiri yapmadan yola çıktıkları için aylardır çözüm yolunda çok zorlanıyorlar.
Dün yapılan toplantıyı ve sunulan reçeteyi veya seçim bildirgesini asla hafife almıyor ve önemsiz bulmuyorum.
Yarınların Türkiye’sini kurmak ve demokrasi temelinde yeniden yapılandırmak için yola çıktıklarını söylüyorlar bunun için bu mutabakat metnini dikkate almak zorundayız.
Çok zor bir görevi yerine getirmek için bu 6 benzemez partinin ve liderlerinin çok uğraştıklarına inanıyorum!!!
Çünkü şimdi pişman olsalar da aralarında ülkenin bu hale gelmesinde sebep ve ortak olanlar var.
Bu sağ partilerin henüz halklar nezdindeki kabullerini ve oy oranlarını tam olarak göremediğimiz için bu partiler hatalarını mı anlayıp, yoksa siyasi gelecekleri Tek Adamın yanında bittiği için mi bu birlikteliğin içindeler henüz bilemiyoruz.
Bu konumda olanlar Millet İttifakında bir yıl gibi uzun bir sürede bir araya geldiler.
Tüm uyarı ve ikazlarımıza karşın bu partiler kendi geçmiş hatalarına bakmadan inatla sol yanlarını yok saydılar.
Ülkenin 3. Büyük partisini ve ona oy veren Kürt halkının TBMM’de temsil eden HDP’ye karşı tükenmiş, bitmiş, güven kaybetmiş ve saldırganlığı ile umutları tüketmiş Tayyip Erdoğan’ın dayatması ve haksız suçlamalarına itibar edip yok saydılar.
Oysa bu karanlıktan çıkmanın, faşizmden kurulmanın ve demokrasiyi kurumsallaştırmanın anahtarı olan parti HDP’dir.
Ayrıca demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin, eşit yurttaş olmanın, saygın ve itibarlı ülke olabilmenin teminatı olanda sol/sosyalist ve gerçek sosyal demokrasiyi temsil eden partilerdir.
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, bu eksiklere karşın dün ülkenin kurucusu ve kurtarıcısı olan CHP’nin önderliğinde, bir araya gelen ve teknik olarak dikkate alınacak ve karanlıktan kurtulmanın meşalesini yakan bir toplantı gerçekleşti.
Asla “tu – kaka” demiyorum.
Hatta çok zor bir olayı gerçekleştirdiklerinin bilinci ile kendilerini kutluyorum.
Adına “Millet İttifakı” dedikleri bu yapının en azından Tek Adam faşizminin yarattığı kâbusu halklara göstermelerini ve hep birlikte detaylarıyla ve çözüm önermeleri ile anlatmalarını çok önemsiyorum.
İzlerken bende duygulandım.
Yapılan sunumları ve parti temsilcilerinin gelecekle ilgili taahhütleri anlatım tarzlarını, salondakilerin izlerken gösterdikleri kaliteli tavır ve duruşları çok değerli buldum.
Çok zor bir duruma çare üretmek için mutlaka her siyasi parti kendi ideolojisinden ve geçmiş siyaset yapma tarzından ödün verdikleri anlaşılıyor.
Ancak sunulan seçim programı anlamı taşıyan mutabakat metninden ve Türkiye’nin yeniden inşasında, 21 yılda çürütülen ve maya tutmaz hamurdan ekmek yaparken en büyük ödünü ve fedakârlığı CHP’si göstermiştir.
Keşke oy oranlarıyla TBMM’de temsil olanağı bulamayan, hatta var oluşlarını borçlu oldukları CHP’nin demokrasiye olan bağlılığı ve hukuksuzluğa karşı tavrından yararlanmış olan İYİ partide küçük oy hesapları ile fanatizmin esiri olmasaydı.
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, tekrar ediyorum çok önemli ve zor bir çalışmaya imza atılmış mutlu oldum ve ülkemde yaşatılan faşizme karşı mücadelenin meşalesi yakıldığı için umutlandım.
Ancak ben her zaman yazar ve söylerim yaşam boyu sol/sosyal demokrasiye ihanet etmedim.
Çünkü insana, halklara, emeğe, eşit yurttaşlığa, kadın erkek omuz omuza mücadeleye, gençlere, çocuklara ve hakça kazanıp bölüşmeye en uygun ve en doğru ideoloji sol anlayış olduğu için sunumları çok dikkatli izledim ve defalarca yazılanları okumaya çalıştım.
Ben hiçbir koşulda bağımsız ve adil yargı ve özgürlüklerden ödün vermedim, ideolojimden sapmadım, hiç kimseyi satmadım vede gerici, bağnaz, dinci ve soyguncu iktidarların baskısından asla korkmadım.
Bunun için dün sunumu yapılan Millet İttifakının, mutabakat metnini objektif olarak değerlendirmeye çalıştım.
Zoru başarmak hiç kolay değildir bunun bilincindeyim.
Ancak; “önceliğimiz ülkede yok edilen demokrasiyi kurmak” deniyorsa…
Ülkemizde yok, edilen adaleti, hakkı hukuku yeniden inşa etmek amaçlanıyorsa…
Fanatizmin dayatmasında faşizme, karanlığa ve orta çağ anlayışına götüren dinci, bağnaz, gerici ve çağ dışı anlayışların temsilcileri ve uygulayıcılarından kurtulmak isteniyorsa…
Demokrasinin temel taşı olan laiklik ve ülkemizi saygın ve güvenilir kılan Atatürk’ün devrimlerinden ödün verilmeyecekse…
Bu toprakları yurt edinmiş, aynı gökyüzü altında yaşayan tüm halklar eşit ve anayasal güvencedelerse; dilleri, dinleri, inanışları, yaşam biçimleri ve kültürlerine saygı duyulacaksa…
Çocuklarımız ve gençlerimiz, karanlık güçlere esir edilmeden çağdaş bir eğitim sistemine kavuşturulacaksa bugün dayatılan ve asla kabul görmeyen anlamsız ve gereksiz dinci eğitim sistemine (imam hatiplere) müsaade edilmeyecekse…
Ülkenin temel taşı ve aydınlık yüzü olan, “eşine, eşitim…” diyebilen, “eline beline diline sahip ol” diye mükemmel bir felsefeyi savunan ve,
“En büyük keramet çalışmaktır. Çalışmadan geçinenler, bizden değildir” derken; “Bilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır, Okunacak en büyük kitap insandır” diyen Hacı Bektaş Veli öğretisini görmezden gelip yok sayacaklarsa…
Demokrasiyi getirmek isteyen 6 siyasi parti birleşenleri, Alevi canların ibadethanelerinin Cem Evleri olduğunu ifade etmiyorlarsa…
Ülkenin 3. Büyük partisinin ve bir bölgede yaşayan Kürt kökenli yurttaşların taleplerini görmezden gelip tek kelime ile çözüm odaklı davranılmamışsa oldukça eksikler vardır.
Bu ve benzeri eksikler belirlenecek Cumhur Başkanı tarafından mutlaka telafi edilmelidir.
SON NOT:
Laikliğin teminatı ve vazgeçilmezliği mutlaka 6 parti tarafından “âmâsız fakatsız” ifade edilmelidir.
Ülkenin kaynaklarını hortumlayarak, karanlığın, gericiliğin, çocuklara uygulanan taciz ve tecavüzlerin ve çocuk evlilikleri adı altında sapıklıkların kurumlaştığı tarikat ve cemaatlerin kapatılıp haksız edinilen mallarına el konup çağdaş eğitim için harcanacağı da anlatılmalıdır.
Gerici, despot ve faşist anlayışa payanda olan, halkları bölen, kadınların yaşamına kast eden ve devrim yasalarını istismar edip Atatürk’e düşman olan ve halkların vergileri ile saltanat süren zararlı Diyanetin fesih edileceğinin taahhüdü de yapılmalıdır.
Ülkede yaşayan tüm halkların ve yurttaşların inançlarının temsilini halklara bırakmanın şart olduğu da ifade edilmelidir.
Israrla ve inatla yok sayılan Alevi Canların ibadethanelerinin CEM EVLERİ olduğu açık ve net olarak Millet ittifakı bileşenlerinde ifade edilmelidir.
Millet İttifakı bileşenleri içindeki İyi Partinin, MHP faşizminden kurtulamayan tabanından korktuğu için HDP ve Solun birlikte kurdukları ve seçimin garantisi olan “emek ve özgürlük ittifakını”yok saymalarına artık son verilmelidir.
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar, Canlar, tabiki daha birçok eksiklikler var.
Özellikle çağdaş eğitim ve çocuklarımızın gençlerimizin geleceği ile ilgili özel ve tarikat okul ve yurtları ile ilgili konularda daha açık nete ve kararlı tavır koymak zorundalardır.
Ancak dün Millet İttifakı tarafından açıklanan 9 başlık ve 2000 den fazla madde ve mutabakat metnindeki başlıklar ve konular yok sayılamaz
Ancak kabaca belirttiğim eksiklerde yok sayılamaz ve bunlar eksik olarak yol alınamaz…
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar, Canlar, herkes millet ittifakının sunduğu mutabakat metninden dolayı mutluluk sarhoşluğuna kapılmadan ama haksızlık da yapmadan tavır koymalı ve eksik bırakılan taleplerini ısrarla belirtmelidir.
Artık ülkede 21 yıldır süren yalan, talan, bölen, parçalayan ve dinci gerici, bağnaz ve şiddetti yol edinmiş, gericiliği ve cehaleti kendi saltanatlarına kazanç yapmış, ülke varlıklarını soymuş talan etmiş iktidara yol görünmüştür.
Eksiklerimizi gidermek, birbirimizi doğru anlamak ve geleceğe umut duyanları hayal kırıklığına uğratmamak görevimizdir.
Yakında güneş tüm ülkede halkların üzerine doğacak
Özgürce yaşayarak kendi inançlarınca ve dilleri ile kültürleri ile ve tarihten gelen kazanımları ile birlikte eşit ve onurlu olarak yaşayıp ülkemizde barışı, kardeşliği ve saygınlığı kazanacağız.
Hepimizin bu durumda görevi var.
Kırıp dökmeden ama olmazsa olmazlara da göz yummadan yol alacağız…
Sevgiyle, saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile özgür bir yaşam ve hakça paylaşılan bir düzende yaşayalım ve yaşatalım.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ