“Bozbey’e Git Demek Hizmetten Kaçmaktır”
Yol Var, Hizmet Yok! Büyükorhan’da Köy Halkından Sert Tepki…
BURSA – Büyükorhan ilçesinin hemen yanı başında, ilçe merkezine yalnızca birkaç kilometre mesafede olmasına rağmen yıllardır en temel belediye hizmetlerinden mahrum bırakılan köyde isyan büyüyor. Köy halkı, uzun süredir beklenen altyapı ve yol hizmetlerinin bir türlü hayata geçirilmemesine sert tepki gösterirken, Büyükorhan Belediye Başkanı Kamil Turhan’ın “Bozbey’e git” şeklindeki ifadeleri bardağı taşıran son damla oldu.
Yıllar süren mücadele sonunda sokak aralarındaki kilitli beton yolların resmî yol statüsü kazanmasını sağlayan köy halkı, bu kazanımın ardından beklenen hizmetlerin hâlâ gelmemesine anlam veremiyor. Resmî yol statüsü kazanılmış, valilikten gerekli onaylar alınmış olmasına rağmen köy, bugün hâlâ altyapıdan, düzenli yol kaplamasından ve temel belediye hizmetlerinden yoksun durumda.
Yıllardır Beklenen Hizmet, Görmezden Geliniyor
Köy sakinleri, yıllardır köy içi yolların parke taşıyla döşenmesini bekliyor. Üstelik bu çalışmalar için yalnızca talep değil, resmî izinler de mevcut. Ancak tüm bu süreçlere rağmen Büyükorhan Belediyesi tarafından somut bir adım atılmaması, köy halkında büyük bir hayal kırıklığı yaratmış durumda.
Belediye Başkanı Kamil Turhan’ın, talepler karşısında “Bozbey’e git” demesi ise tepkileri zirveye taşıdı. Köylüler bu sözleri, “halkın derdiyle alay etmek” ve “sorumluluktan açıkça kaçmak” olarak değerlendiriyor. Vatandaşlar, “Devlet onay vermiş, biz sabırla beklemişiz. Başkan ise çözüm üretmek yerine topu başka yere atıyor. Bu yaklaşım kabul edilemez” diyerek tepkilerini dile getiriyor.
“Malzeme Bozbey’den, Hizmet Köye Yok”
Köy halkının tepkisini artıran bir diğer nokta ise belediyenin yol ve altyapı malzemelerini Bozbey üzerinden temin etmesine rağmen, kendi sorumluluk alanındaki köye hizmet götürmemesi. Vatandaşlar, “Madem her şey Bozbey’den alınıyor, peki neden bizim köyümüze bir adım atılmıyor?” sorusunu yöneltiyor.
Bu durum, köylüler tarafından açık bir ilgisizlik ve sorumsuzluk örneği olarak nitelendiriliyor. Yıllardır ötelenen hizmetler, köy halkını umutsuzluğa sürüklerken, belediyeye duyulan güven de her geçen gün daha fazla erozyona uğruyor.
“Kaderine Terk Edilmekten Bıktık”
Köy halkı, artık sesini duyuramayan, talepleri görmezden gelinen bir topluluk olmaktan bıktığını açıkça dile getiriyor. Kendi köylerinde en temel altyapı hizmetlerini dahi alamayan vatandaşlar, yaşadıkları mağduriyetin her geçen gün derinleştiğini ifade ediyor.
Köylüler, “Hizmet etmeyecekseniz o koltukta neden oturuyorsunuz? O makamlar koltuk sevdası için değil, halka hizmet için vardır” sözleriyle tepkilerini sertleştiriyor. Vatandaşlara göre, yıllardır süren bu ihmal artık bir yönetim zafiyeti değil, bilinçli bir görmezden gelme haline dönüşmüş durumda.
“Temel İhtiyaçlar Siyasete Kurban Edilemez”
Köy halkı, yol, altyapı ve yaşamı doğrudan etkileyen temel ihtiyaçların hiçbir şekilde siyasi hesaplara kurban edilemeyeceğini vurguluyor. Belediye yönetiminin sorumluluklarından kaçması, çözüm üretmek yerine bahane üretmesi, halkın öfkesini daha da büyütüyor.
Vatandaşlar, artık vaat değil, sabır çağrısı değil, somut icraat görmek istediklerini açıkça ifade ediyor. “Yıllardır bekledik, sustuk, sabrettik. Ama artık yeter” diyen köylüler, hizmet taleplerinin görmezden gelinmesini kabul etmiyor.
Köy Halkı Net: “Hizmet İstiyoruz”
Köy halkının talebi açık ve net: Somut adımlar, gerçek icraat ve eşit hizmet. “Bozbey’e git” demek yerine, kendi sorumluluğunuzdaki köye hizmet götürmekle yükümlü olduğunuzu hatırlayın” diyen vatandaşlar, artık kaderine terk edilmiş bir köy olmak istemiyor.
Köylüler, “Hakkını arayan halkın sesini duymayan, sorunlara çözüm üretmeyen hiçbir yönetici o makama yakışmaz” diyerek yetkilileri göreve çağırıyor. Büyükorhan’da yaşanan bu tablo, yerel yönetimlerin sorumluluk anlayışının bir kez daha kamuoyunda sorgulanmasına neden oluyor.
