Daha önce yazdığımız 4 yazımızda Kur’anda en çok ismi geçen kavmin Yahudiler olduğunu belirtmiştik.

Kısaca özetlemek gerekirse,

Müslümanların yeryüzündeki en azılı düşmanları ‘YAHUDİLER’ dir.

Allah’a verdikleri hiçbir sözde durmamışlardır.
Lanetli ve korkak bir kavimdirler.
Kalpleri katıdır, merhametleri yoktur.

Peygamberleri öldürmüşlerdir.
Kendilerine gönderilen kitapta (tevratta) tahribat yapmışlardır.
Tenbihatları unutmuşlardır.
Pek azı hariç tamamı ihanet içindedirler.
Onlar birbirleriyle ve az da olsa Hıristiyanlarla dostturlar.

Sadece bu maddeler bile, bu gün yaşananların sebebini gayet net bir şekilde ortaya koymaktadır.

Yaptıkları zulüm ve hıyanetin asıl gerekçeleri tahrif ettikleri Tevrat’ta zikredilmektedir.

Kabala isimli bir israiloğlu yüzyıllardır köle olan kavmini övmek, onlara direnç kazandırmak adına kendi adıyla anılan “kabala” kitabını yazmıştır. Aslen bir büyü, resim ve şekillerin bulunduğu, ırkçı bir kitap olan kabalaya göre de bazı Yahudi hahamları Hz Musa (as)’ın Tevrat’ını değiştirerek 39 kitap yapıp yeryüzüne fitne yaymaya devam ediyorlar.
Yani kendi uydurdukları kitapla dünyayı kasıp kavurmaktalar.

İşte yalan yanlış biçimde (değiştirilmiş) Tevrat’taki bazı bölümler;

* O gün Rab Abramla ahdedip dedi ki, “mısır ırmağından büyük ırmağa (Fırat) kadar senin zürriyetine verdim”.
(Tevrat, tekvin bölümü.18. Ayet)

* Rabbin miras olarak sana vermekte olduğu bu kavimlerin şehirlerinden nefes alan kimseyi sağ bırakmayacaksın. Rabbin sana emrettiği gibi tamamen yok edeceksin. (Tevrat, tesniye bölümü. Ayet 10-17)

* Onları kasaplık koyunlar gibi ayır ve öldürme günü için onları hazırla. (Tevrat, yeremya böl. Ayet 3.)

* Onların her şeylerini tamamen yok et ve onları esirgeme. Erkekten kadına, çocuktan emzikte olana, öküzden koyuna, deveden eşeğe kadar hepsini öldür. (Tevrat 1. Samuel böl. Ayet 3)…

Bir çok benzeri yazıları sanki Allah kelamıymış gibi elleriyle bozdukları kitaba yazarak günümüzde ‘tek din devleti’ olan israili yönetiyorlar. Sadece israili değil daha önceden yazdığımız bir yazımızda belirttim dünyayı yönetip köleleştirmeyi hedefliyorlar.

Mantıkları düz mantık.

Onlardansın, kölesin veya ölmelisin!
Siyonist inancına göre yeryüzünde insan olarak asıl yaratılan yahudidir. Diğer insanlar sair varlıklar (kır hayvanları) gibi yahudiye hizmetçi olarak yaratılmışlardır. Köleliği kabul etmeyenlerin ise ırzı, malı, canı mubahtır. Dahası yahudi bir anneden doğmayan zaten yahudi olamaz. Yani bir insanın önce başka bir dine mensup iken sonradan yahudi olması mümkün değildir. İnancın bozukluğuna bakar mısınız? Allah yarattığı kullarına zulmetmesi için (haşa) peygamber göndermiş gibi hareket ediyorlar.

Siyonistin inancı işte budur.
Hal böyleyken her ilçeye kaymakam atayacak nüfusu dahi olmayan Siyonist zihniyet diğer din ve uluslardan kişileri kendine hizmetkar yapıyor, yani mason yapıyor. İşbirlikçileri vasıtasıyla ele geçirdikleri dünyada sadece Yahudiler hariç bütün insanlara kan kusturmaya devam ediyor.

Dünya nüfusunun azalması için çeşitli çalışmalar yapıyorlar. Sahte virüsler üretip insanların başına bela ediyorlar. Ortaçağ’da veba bu virüslerdendi. AIDS ve Ebola ve Kene de öyle. Türkiye dahil birçok ülkeye havadan kene attılar DNA’sı değiştirilmiş kenelerle ölüm saçtılar. Günümüzdeki korona gibi! Kanser ve şeker hastalığını da bilinçli yayıyorlar. Tohum, su, toprak, hayvanların DNA’larını bozup insanlara zarar vermek istiyorlar. İşbirlikçileri vasıtasıyla savaşlar çıkartıyor yeryüzündeki insan nüfusunu azaltmayı planlıyorlar. Dünya ticaretine yön vermek için organizasyonlar oluşturuyorlar. Sahte krizlerle sömürü sistemini işletiyor insanlığı fakirleştiriyorlar. İnançlarının gereğini yapıyorlar.

Biz Müslümanlar hani Kurban Bayramı’mızda hayvanları Allah için kurban ederiz. Bunu yapmamız bizim inancımızın bir gereğidir. Hiç vicdan azabı duymayız.

Siyonist zihniyette insanlığa verdiği zarar nedeniyle, yeryüzünde yaptıkları bozgunculuktan vicdanen hiç bir rahatsızlık duymuyor.

Çünkü bozuk inancının vecibesini yerine getiriyor.

Bilakis ibadetini yerine getirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyor.

Aslında Yahudinin kılıcı tahtadandır üzerine gidildikçe bize işlemediğini fark edeceksiniz.

Biz biliyoruz ki işbirlikçileriyle birlikte yerle bir olacaklar.

Biz müslümanlar akrepten bal vermesini beklememeliyiz.

Dünyaya huzur ve barışın hakim olacağı “Yeni Medeniyeti” bizler, Müslümanlar kuracağız.

Zafer inananların olacaktır.
Ne zaman mı?

Fikirlerde ve beyinlerde değişim başladığında!
Fiili harekete geçildiğinde! Defanstan hücum hattına ilerlendiğinde!

Kabalacıların, emperyalistlerin, siyonistlerin, işbirlikçilerin yanında değil, insanlığın huzur ve barışını tesis edenlerin yanında olunduğunda!

Onlara lider olunduğunda!

Özümüze dönüldüğünde!

Yaratılış gayemizi hatırladığımızda!

Salih ameller işlediğimizde!

Mazlumun elinden tuttuğumuzda, duasına AMİN dediğimizde!

MAZLUMLAR AYAĞA KALKTIĞINDA ZALİM SİYONİSTLER DÜNYA’DA HAK ETTİKLERİNİ BULACAKLARDIR!..

VESSELAM.