Zirvede Haber

Memleket Yıldırım Kongresi’nde Heyecan Doruğa Çıktı! “Atatürk’ün İzinden Yürüyerek Türkiye’yi Eski Sağlıklı Günlerine Kavuşturacağız!”

Memleket Yıldırım Kongresi’nde Heyecan Doruğa Çıktı! “Atatürk’ün İzinden Yürüyerek Türkiye’yi Eski Sağlıklı Günlerine Kavuşturacağız!”

Türkiye’nin en yeni partisi Yıldırım kongresi ile kadrolarını yeniledi. Memleket Yıldırım Partisi İlçe Kongresi’ne İl Başkanı Güner Aklan ve İl Yönetimi, Kurucu ve Parti Meclisi üyesi Ruşen Sever, İnegöl İlçe Başkanı Yasemin Soydan, Mudanya İlçe Başkanı Hasan Yıldırım, STK Temsilcileri ve muhtarlar, partililer katıldı. Divan Başkanlığı’nı Yasemin Soydan’ın yaptığı kongrede katipliklere Esra Arıkan ve Metin Düzgün yaptı. PM Üyesi Ruşen Sever’in selamlama konuşması sonrası söz alan İl Başkanı Güner Aklan; “Memleket Partisinin kuruluş amaçları tüzüğünde yer alıyor. Tüm üyelerimiz vatandaşlarımız ile buluşmalarda lütfen kamuoyunun bizi anlaması için tüzüğümüzden kesitler okusun. Atatürk’ü kırmızı çizgi ilan eden ve bunu tüzüğüne işleyecek kadar cesaret örneği gösterebilen tek parti biziz. Kuruluş Savaşı ve Lozan hangi partinin dokunulmazı! Her geçen gün büyüyen bir aileyiz. Burada gördüm ki; ilçe binamız bile bizi içine alamıyor! Güzel günler MEMLEKET ile gelecek.” dedi.

Kongrede güven tazeleyen Kurucu İlçe Başkanı Mesut Şahin; “Ülkemizde son günlerde yaşanan sel ve yangın felaketlerinde kaybettiğimiz canlarımıza rahmet dileyerek başlamak istiyorum konuşmama. Bu bölgede yaşamını yitiren vatandaşlarımızla birlikte, tüm doğa, tüm canlılar yok oldu. Allah bu millete, bir daha böyle acılar yaşatmasın inşallah. 17 Mayıs 2021 tarihinde resmen kurulan partimiz 11 Haziran 2021 tarihinde Yıldırım İlçemizde şahsımı kurucu ilçe başkanı olarak onurlandırmış bulunmaktadır. Öncelikle beni ve kurucu yönetimde yer alan yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımı bu görevle onurlandıran, partimizin üst organ yetkililerine şükranlarımı sunuyorum. Yine yönetim kurulundaki tüm arkadaşlarım, kurucu üyelerimiz, üye olamasa da bizi hiç yalnız bırakmayan gençlerimiz, hepsi partimizin kuruluş mücadelesinde nefer olmuşlardır, ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmışlar ve bu kısa sürede bizleri en iyi şekilde temsil etmek istemişlerdir. sizlerin huzurunda büyük fedakarlıkları için hepsine teşekkür etmek istiyorum.

Sevr Anlatşmasını imzalayıp İngiliz mandıralı bir gemiyle kaçan, ülkeyi kaderi ile başbaşa bırakan zihniyetin torunları tıpkı dün olduğu gibi bugün de emperyalist güçlerle iş birliği yaparak  Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarını yok etmeye çalışıyor. Getirilen “Tek adam.” diktasının estirdiği faşist rüzgarla, uğruna büyük bedeller ödenerek kazanılan tüm demokratik değerler, halkın sesi ve iradesini ortaya koyan parlamenter sistem, göz göre göre yok edildi..

Sosyal sorunların, iç barışımızı ve huzurumuzu tehdit ettiği günümüzde;

  • Milyonlarca insanımız açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamakta…
  • Çocuklarımız eğitimsiz ,sağlıksız ,işsiz ve geleceksiz…
  • Yoksulluk ve adaletsizlik diz boyu…
  • Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, şiddet, ölüm, kavga almış başını gidiyor…
  • Hem adalet, hem demokrasi hem de özgürlüklerin tahrip edildiği günleri hep beraber yaşıyoruz .
  • Emek, barış ve demokrasi güçleri susturulmak isteniyor…
  • Değerlerimiz yok ediliyor…Ve…daha birçok konuda geleceğimiz karartılıyor….
  • Yani 19 yıllık iktidarın enkazını hayatımızın tüm alanlarında görmemiz mümkündür.

Muhalefetinde çanak tutmasıyla birlikte Başarısızlıklarla dolu bir 19 yıl geçirdiler. Peki başardıkları hiç bir şey yok mu bunların ?… Ebetteki var.. Bölmeyi, ayrıştırmayı, ötekileştirmeyi çok iyi becerdiler. Bir tarafta saltanat ve hilafet hayali içinde yanıp tutuşanlar , öte yanda laik Türkiye Cumhuriyeti sevdalıları, Yani Demokrasi Sevdalıları, Yani Çağdaş Yaşam Sevdalıları, Yani Adalet Sevdalıları, Yani Mustafa Kemal ATATÜRK’ün  Askerleri,  Yani bizler !!

İşte hal böyleyken bizlerin, bu güzel Ülkenin mimarı GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ve silah arkadaşlarına bir minnet ve vefa borcumuz var. Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet koruyup yaşatacağımıza dair kararlılığımız ve yeminimiz var. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere açtığı yol ve ilkeler ışığında dün olduğu gibi bugün de bu zorlu süreci aşacağımızdan adım gibi eminim. Ancak bu süreçte dikkat etmemiz gereken bir husus varki  o da birlik ve beraberlik ruhudur. Bu birlikteliği sağlamakta benim, sizin, hepimizin boynunun borcudur…

Tüm kişisel menfaat ve arzularımızı bir kenara bırakıp, aydınlık yarınlarımız için, atalarımızın emanetini, çocuklarımızın geleceğini korumak için, hep birlikte, tek bir yürek olarak, omuz omuza, kol kola mücadele etmemiz gerekmektedir. Birbirimize güvenmemiz, birbirimizi sevmemiz gerekmektedir. İşte bizler bu birlikteliğe adayız. Bizler umudu Yıldırımdan yeşertmeye adayız.. Bizler İktidar rüzgarını Yıldırımdan estirmeye adayız… Peki nasıl başaracağız bunu, bizim farkımız ne ? Mesela biz, bize derdini anlatan çiftçiye “ AL ANANI DA GİT” demeyeceğiz. O çiftçinin derdine derman olacağız, o ananın elini öpüp yüzünü güldüreceğiz. Kibir kulelerini hep birlikte yıkacağız. Mesela biz 13 tane makam uçan saray yani makam uçağı almayacağız. Orman yangınlarına müdahale edebileceğimiz onlarca uçağımız olacak bizim. İtibardan tasarruf olmaz anlayışını yıkıp, Doğaya ve insana hizmetten tasarruf olmaz anlayışını getireceğiz.

Mesela biz gençlere “EN AZ 3 ÇOCUK “ istiyoruz demeyeceğiz.. Onlara Endüstri 4.0 diyeceğiz, Uzay Madenciliği Diyeceğiz, Kuantum diyeceğiz… Mesela biz yine “ DİNDAR VE KİNDAR BİR NESİL YETİŞTİRİYORUZ” demeyeceğiz. Biz çocuklarımıza gençlerimize, matematik öğreteceğiz, fizik öğreteceğiz, edebiyat öğreteceğiz.. Kindar bir nesil değil, umut dolu bir nesil, çağdaş bir nesil, muasır medeniyetler seviyesinde yaşayan, fikri hür vicdanı hür bir nesil yetiştireceğiz.  Mesela biz “Bir kereden bişey olmaz” demeyeceğiz.Çocuğa ve kadına uzanan o elleri bir bir kıracağız… Tabi bunu yargı sistemiyle yapacağız, cezalar caydırıcı olacak, hiç kimse bir daha cesaret edemeyecek.. Mesela biz, Diyarbakır’da “Megri Megri” , Bursa’da “Yerli Milli” demeyeceğiz…. Diyarbakır da, Hakkari de, Şırnak ta ne diyorsak, Bursa da İstanbul da İzmir de Trabzonda da aynısını diyeceğiz… Mesela biz “ 16 bin kişinin uçtuğu Kütahya havaalanına 1.5 milyon uçma garantisi vermeyeceğiz” Milletin parasını çarçur etmeyeceğiz..bu iktidar işte bu kadar savruldu daha havaalanının hesabını yapamıyor. Ülkeyi nasıl yönetecekler.

Mesela biz “ SURİYELİLER GİDERSE EKONOMİ ÇÖKER” demeyeceğiz. Tüm sığınmacıları bayrama gittikleri gibi derhal evlerine göndereceğiz. Hemen Göndereceğiz. Öte yandan biz dersim olaylarına “ DERSİM KATLİAMI” da demeyeceğiz… Diyeni de içimizde barındırmayacağız… Çünkü bu olaylara Katliam derseniz, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’e katliamcı dersiniz ve bu bir gaf değildir. Bu terbiyesizliğin, hadsizliğin daniskasıdır. Alasıdır.. Asla müsaade etmeyiz biz buna. Mesela biz sadece “Mustafa” demeyeceğiz yada “ Mustafa Kemal’in Yoldaşıyız” da demeyeceğiz… Biz  “ GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK” diyeceğiz ve asla ATATÜRK’ü tartıştırmayacağız. Mesela biz “ CUMHUR BAŞKANI ADAYIMIZI DIŞ GÜÇLER BELİRLEYECEK” demeyeceğiz.. Çünkü bizim Cumhurbaşkanı adayımızı üyelerimiz belirleyecek yani halk belirleyecek..

Gelelim şimdi Yıldırım’a, Bizim bir sloganımız var biliyorsunuz değilmi “ BİZ DİŞ BİLEMİYORUZ İŞ BİLİYORUZ “… Biz gerçekten de iş biliyoruz, Yıldırım’ı çok iyi biliyoruz. Hangi mahallede nasıl bir sorun var, çözümü nedir hepsini biliyoruz. Mesela Karapınar mahallesinin başı boş gezen, tehlike saçan hayvan problemini, aydınlatma problemini, Pazar yeri problemini, çarşıya heykele ulaşım problemini biliyoruz. Ulus ta, Mevlana da, Anadolu Mahallesinde gençlerimiz uyuşturucu belasıyla karşı karşıya olduğunu biliyoruz. Yine bu mahallelerde gençlerin vakit geçirebilecekleri, eğlenebilecekleri tek bir sosyal donatı alanının olmadığını da biliyoruz. Çocuklarının sallanabilecekleri bir salıncak, oynayabilecekleri bir park bile yok buralarda.. Yeşilyayla da Teyyareci Mehmet Ali Efendi Caddesinde, Teleferikte Çiçek caddesinde, Mesken de Eğitim de, Prof. Tezok caddesinde trafik yoğunluğu , otopark sorunu hatta ve hatta yaya trafiği yoğunluğunu biliyoruz.. Ve yıllardır yerel iktidarın çözüm üretmediğini de biliyoruz. Bunun gibi her mahallenin sorununu ve çözüm yolunu biliyoruz. Yine Suriyeli sığınmacıların tahrip ettiği mahalle kültürünün örneklerini de Yıldırımın tüm mahallelerinde görüyoruz.

Kentsel dönüşümün nasıl rantsal dönüşüme evrildiğinide biliyoruz… Merkezi yönetimin içine düştüğü kibir halini, plansızlık ve savurganlığı yerelde yıldırım da da her alanda görüyoruz. Mesela Özgen Keskin döneminde Mevlana mahallesinde, otopark olarak açılan ve milyonlarca lira harcanan yapı, Özgen Keskin gidip Edebali gelince yine milyonlarca para harcanarak Kentsel Dönüşüm Ofisine çevrildi… Sonra Edebali de gitti yerine Oktay Yılmaz geldi.. yine milyonlarca lira para harcanıp burası Kütüphaneye çevrildi… Yani bizlerin parası, benden öncesi yalan, benden sonrası tufan diyenler tarafından çarçur edildi. Çöpe atıldı.. Yetmedi Ufak bir bağış karşılığında Bir Şahsın ismi yazıldı o kütüphaneye, o şahsın kütüphaneye yaptığı bağış, belediyenin o kütüphaneye aldığı 10 bilgisayarın parası etmiyor.. Öyleyse neyin karşılığında o Şahsın adını o Kütüphaneye verdiniz… Yine Yıldırım Tıp Merkezinde de benzer uygulamaları görebiliriz. Milyonlarca liralık yatırım sırf bir önceki belediye baskanının çalışmalarını boşa çıkarmak için heba edildi. Atıl duruma getirildi o Tıp Merkezi..  Yıldırım da sorun çok , ama bugün hepsini sıralamaya vakit yok.. Havada sıcak, bir taraftan pandemi koşullarınıda gözetmemiz gerekiyor.. Hemen  önümüzdeki döneme ilişkin birkaç konuya daha değinip sözlerimi bitireceğim.

Görev süremiz boyunca, üyelerimize belirli periyotlarla parti içi eğitim programlayacağız. Parti tüzüğümüzü, parti programımızı ve genel merkezimizin belirleyeceği bazı konuları üyelerimizle paylaşacağız. Bir başka çalışmamız, üye sayımız arttıkça en az bir kadın ve bir gencin muhakkak olduğu mahalle komiteleri oluşturacağız. Yıldırımı sizlerle birlikte yönetmeyi arzuluyoruz. Nüfusu 800 bini geçen 50 ilden daha büyük bir ilçeyi 1 ilçe baskanı ve 18 yöneticinin yönetmesi mümkün değildir. halkla iletişimin yolu mahalle komitelerinden geçmektedir. Güçlü bir yapılanma ile sadece seçim dönemi değil sürekli mahallenin ve mahallelinin sorunları ile yakından ilgilenecek, takipçisi olacak, üye güncellemelerini raporlayacak, yeni üye kazandıracak komiteler oluşturacağız. Bu arkadaşlarımızla yani mahalle komiteleriyle de 2 ayda bir defa muhakkak toplanarak, ilçe faaliyetlerimiz, yada güncel siyasi konular hakkında bilgilendirmeler ve karşılıklı fikir alışverişlerinde bulunacağız. Sivil toplum örgütleri ve sendikalar ile sürekli temas halinde olacağız. Onları da mücadelemizin bir parçası haline getirmek için gerekli gayreti göstereceğiz.

Faaliyetlerimizi yapacağımız düzenli basın toplantıları ile toplumun bilgisine sunacağız. Teşkilatımızı gündemde tutacağız. Belirli periyotlarla genişletilmiş örgüt toplantısı yapacağız. Orada biz yöneticiler değil, üyelerimiz konuşacak, bizleri eleştirecek, görüş önerilerini paylaşacak. Böylece üyenin de söz sahibi olmasını sağlayacağız. Bu projelerimiz sizlerinde katkıları ile geliştirilebilir, yeni projeler eklenebilir. Ama en büyük projemiz nedir biliyor musunuz dostlarım ? En büyük projemiz SEVGİ dir SEVGİ ! Yıldırımda Sevgi dilini egemen kılacağız… Kucaklaşacağız, herkesle kucaklaşacağız. Barışacağız, herkesle barışacağız.. Kimseyi ötekileştirmeyeceğiz, kimsenin etnik kökeni ile, mezhebi ile, memleketi ile uğraşmayacağız… Herkese eşit yakınlıkta, eşit uzaklıkta olacağız.. Siyaset yapmak isteyen herkesin de önünü açacağız.. Tüm kişisel menfaat ve arzularımızı bir kenara bırakıp, tek bir yürek olarak, omuz omuza, kol kola mücadele edeceğiz.. Ve birlikte BAŞARACAĞIZ. Evet! Biliyorum yolumuz uzun, işimiz de çok ! AMAAAA benim çok büyük bir umudum var, çünkü benim gözlerinde Mustafa Kemal ATATÜRK’ü gördüğüm sizin gibi kıymetli yol arkadaşlarım, dostlarım, kardeşlerim, ablalarım, ağabeylerim  var. !!!” dedi.  Yapılan seçimde Mesut Şahin güven tazeleyerek seçilmiş başkan oldu.

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ