Covid-19 Tatili Bitirdi!

TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Eker, pandemi gölgesinde geride kalan 2020 yılını turizm açısından değerlendirdi.27 Kasım 2020 itibariyle dünya genelinde COVİD-19 virüsü nedeniyle enfekte olan kişi sayısı 61 milyonu aşarken, hayatını kaybedenlerin sayısı ise  bir buçuk milyona yaklaştı. Salgının etkileri yayılarak devam etmektedir. Günlük, sosyal ve iş hayatını derinden etkileyen salgın nedeniyle dünya ekonomisi de çok ciddi zarara uğradı. Pandemiden en çok etkilenen sektörlerden birisi de turizm.

Turizm sektörüyle ilgili olarak açıklanan tüm veriler, yaşanan kaybın büyüklüğünü açık biçimde ortaya koymakta. Salgının başladığı Aralık 2019’dan itibaren seyahat hareketleri aşama aşama durduruldu.

İlk etapta salgının etkilediği ülkelerde seyahat hareketlerine kısıtlama getirilirken salgının yayılmasıyla birlikte uluslararası uçuşların tamamına yakını askıya alınmasının ardından Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından yapılan değerlendirmeye göre; Covid-19’un turizm sektörüne verdiği zarar 2009 yılındaki küresel ekonomik krizin 8 katına çıktığını ortaya koydu.

Peki Türkiye’deki turizm sektörü nasıl etkilendi? TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Eker, pandemi gölgesinde kalan 2020 turizm yılını değerlendirdi.  Salgından en çok etkilenen ülkeler arasında Uzak Doğu ülkelerinin bulunduğuna dikkat çeken Eker, Türkiye’nin de etkilenme oranının yüzde 70’leri geçtiğini belirtti.  Eker, bu anlamda seyahat acentelerinin özel bir desteğe ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

Covid-19 salgınında en çok etkilenen sektörün turizm, turizm içinde ise seyahat acenteleri olduğuna dikkat çeken Hasan Eker, şunları söyledi;

SEYAHAT ACENTELERİ DESTEK BEKLİYOR

“2019 yılında 34  buçuk milyon turisti gelirken bu yıl 15 milyon turistle yılı kapatmayı bekliyoruz. Bu yıl gelir olarak ise, 11 milyar dolar gelir bekliyoruz.  Turizm sektöründeki bu etki en çok da seyahat acenteleri etkiledi.  Yaz döneminde bazı oteller iş yapabildi ancak, acenteler bu anlamda sorun yaşadı. Çünkü, uçak seferleri durduruldu. Otellerin büyük bir bölümü kapandı. Kabe’nin kapanması nedeniyle hac ve umre acenteleri hiç iş yapamadı. Bu anlamda seyahat acenteleri özel bir desteği ve hibe desteklerini hakketmektedir. Örneği, kira desteği, seyahat acentesine değil, direkt yer sahibine ödenebilir. Personel desteği, acenteye değil, direkt personele ödenebilir.  Kredi ya da erteleme gibi çalışmaların hiç iş yapılmayan bir ortamda anlamı yok. Ertelemenin vadesi geldiğinde de hiç iş olmadığı ortamda nasıl ödeyeceğiz o kredileri ya da stopajları. O nedenle bu dönemde vergi ve stopaj alınmaması gerekiyor. Sektörde faaliyet gösteren bizlerin bir de hibe desteği beklentisi var.”