BOZULAN İKLİMDE ÇOĞUNLUK İNSAN ÜÇ DEĞİL, DÖRT MAYMUNU OYNUYOR.
Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday makalesinde;
Her gün uyanınca veya uyuyamayınca televizyonlardan akla hayale gelmeyecek konularda olumsuzluk ve hukuksuzluklarla güne başlıyoruz.
Oysa aklımızın almadığı, izlediğimiz ve hayretler içinde kaldığımız kötülüklerden, baskı ve despotizmden utanıp ders almak vicdanlı, ahlaklı ve hak-hukuk bilmek insan olmanın ön koşuludur.
Bu özelikler içinde birbirini sevip sayan, erdemli ve edepli olan, iyilik ve doğruluktan beslenen bir ailede büyümek geleceğin temel taşıdır.
Yine sağlıklı bir toplum yaratıp iyi insanlar olabilmek için mesleğini hakkıyla yapan toplumsal duyarlılığı olan, çocukları seven, onları koruyup kollayan, emek verenlere karşı minnet duyan öğretmenlerde okuyup değer ölçülerinin gelişmesi de çok önemlidir.
Ne yazık ki bugün ülkemizde yardımlaşmayı bilen, onlardan edep adap öğrenilen duyarlı komşulardan ve mahalle kültüründen vaz geçilip kalabalık sitelerde yalnızlığa mahkûm olmak çıkarcılığı ve bencilliği öne çıkarmıştır.
Her şeyden çok daha önemli olansa eşit koşullarda yasalarla korunan devleti herkese baba olarak gören yurttaşlar olmak ne kadar önemli ve değerliymiş.
Ne oldu bizlere ne oldu değerlerimize ne oldu da bu kadar acımasız, gaddar, vicdan fakiri ve despotizme tutsak konuma gelindi?
Artık bir avuç bencil ve ahlak fakiri insanın çıkarı uğruna halk ekmeğe muhtaç hale getirilmiş, çocuklar aç yatıp aç olarak okula gidiyorlar.
Bu rezil duruma muhalefet edenlerde meydanları doldurup eylem yapsalar da içlerindeki bölünmüşlükle güven sorunu yaşıyorlar.
Bu kadar bozulma, çürüme ve değerlerden uzaklaşmaya neler neden oldu diye düşündüğümde ne yazık ki bir kesim batılılaşmayı sadece soysuzlaşma olarak anladı.
Bir başka kesimse ülkeye ve halklarımıza dini inancı kullanarak çok daha büyük ihanet ettiler.
“Dindar nesil yetiştireceğiz” diye, her türlü kötülüğü kendi çıkarları için yapan; bencil, duyarsız, vicdansız ve soygun düzeni ile varsıllaşan despot, barbar, saldırgan kendinden olmayanları aldatan bir yetersiz kesime ülkede yönetim teslim edildi.
Ülkemiz ne yazık ki huzur ve güvenle yaşanamaz bir konuma sokuldu.
Şimdi herkes dürüstçe aynaya baksın, vicdanına sorsun kendini ve yerini yeniden tanımlasın.
Bu karanlıktan, barbarlıktan, despotizmden kurtulmak için hatta çocukluğuna dönsün.
Bir simidi arkadaşıyla bölüştüğü ama mutlu olduğu günleri anımsasın.
Bu duyguyu taşıyan insanlar bir ve bütün olsunlar, yazık edilmesin ülkemize ve geleceğimize.
Hiçbir koşulda kötülüğe ve kötülere itibar edilmesin.
Hiç kimse bu tür insanlık düşmanı olumsuz insanlar kendi yakınları da olsa evlerinin içindeki insanlarda olsa üç maymunu hatta 4 maymunu oynamasınlar.
Ölümlü dünya kötülükten beslenilmesin…
İnsanlar arkalarında mal mülk bırakacaklarına saygın bir isim ve gurur duyulan bir geçmiş bıraksınlar.
Bütün bu sorunlardan kurtulmak için çıkarsız ve beklentisiz sol/sosyal demokrat olmak ve ne kendinize nede halka ihanet etmeden özgür bireyler olarak yaşamak ve yaşatmak lazım.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.

ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ
