2 ARALIK- DÜNYA’DA KÖLELİĞİN KALDIRILMASI GÜNÜ OLARAK KUTLANIYOR BİZDEYSE KÖLELİK HER ALANDA DEVAM EDİYOR.

  • 02 Aralık 2025
2 ARALIK- DÜNYA’DA KÖLELİĞİN KALDIRILMASI GÜNÜ OLARAK KUTLANIYOR BİZDEYSE KÖLELİK HER ALANDA DEVAM EDİYOR.
Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday makalesinde; “2 Aralık; BM tarafından 1949 yılında insan ticareti, cinsel istismar, çocuk işçi çalıştırma, zorla evlendirme gibi köleliğin görünüş formlarını yasaklayan ve kaldıran gün olarak kabul edilmiştir.
İnsanlık tarihinin en büyük utançlarından biri olan kölelik, eski çağlardan başlayarak 19. yüzyıla kadar çeşitli biçimlerde varlığını sürdürdü.
Dünyanın birçok yerinde görülen kölelik, Avrupalıların Yeni Dünya’yı keşfi ile farklı bir boyut kazandı. Afrika kıtasından milyonlarca yerli, insanlık dışı yöntemlerle köle olarak Amerika’ya götürüldü.
İnsanlık tarihinde kara bir leke ve utanç olan kölelik, insan onurunu yok sayarak parayla takas eden alınıp satılan bir mal olarak değersiz bir varlık olarak görüp uygulamanın sonucudur.
Savaşta esir düşmek, köle bir ailede doğmak, ağır suç işlemek, borcunu ödeyememek gibi nedenler bir insanın köle olarak kabulü için yeterliydi.
Bir insanı mal olarak gören kölelik kavramı sahibine ve modern çağımızda iş güç sahiplerine dikta ve faşist yönetimlerde iktidarlar bu yöntemi uygulamaktadırlar
Köleliğin yasaklanmasına dair ilk kanunlar İngiltere’de ve ABD’de 19. yüzyılın ilk çeyreğinde (1807) çıkarılmış, daha sonra diğer Avrupa devletleri onları takip etmiştir.
Avrupa’da İngiltere’den sonra köleliği ilk kaldıran Osmanlı İmparatorluğu’dur.
Osmanlı’da kölelik, Sultan Abdülmecid döneminde 1847’de bir fermanla yasaklanmıştır.
Köleliğin modern görünümleri ile yasaklanması ise 2 Aralık 1949 yılında BM tarafından kabul edilen yasa tasarısı ile bugünkü halini almıştır.
“Modern kölelik, iktisadi kaygılar, iç savaşlar, devlet politikaları, ucuz iş gücü gibi türlü nedenlerle; varlığını göstermekte olup; zorla çalıştırma, zorla evlendirme, çocuğun istismarı, insan ticareti gibi insanlık onur ve şerefiyle bağdaşmayacak fiiller ile klasik köleliğin devam ettiğini işaret etmektedir.
Daha çok zorla çalıştırma ile gündeme gelen kölelik; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Madde 4: “1. Hiç kimse köle veya kul olarak tutulmayacaktır. 2. Hiç kimseden zorla çalıştırılması veya zorunlu çalışması talep edilmeyecektir” ve Anayasa Madde 18: “Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır” hükmü ile hukuken güvence altına alınmıştır.”
Ne yazık ki ülkemizde sistemli olarak yok edilen haklar ve hukuk sayesinde kölelik meşrulaştırılmıştır.
Bağnaz, gerici ve soygun düzeninin örgütlenmiş hali olan cemaatler ve dinci gruplar sayesinde kadınlar eve hapsedilmek istenen köleler, küçük kız çocuklarıysa sapkın yaşlı adamlara sunulan kurbanlar konumundaki kölelerdir.
Ülkedeki gelir dağılımının adaletsizliği nedeniyle ailesine bakmak için okuyamayan ve çocuk işçi olarak en ağır işllere yollanan çocuklarda patronların köleleri konumundalar.
SON NOT:
Ülkemizde, Afrika’da ve geri bırakılmış tüm ülkelerde özellikle savaşlardan sonra çocukların ve kadınların modern çağın köleleri olduklarını görüyor hatta ülkemizde de yaşıyoruz.
Bu nedenle kağıtlarda yazılmış böyle günleri kutlamayı abesle iştigal olarak görüyorum.
Tüm umudum ülkemde 24 yıllık soygun ve yıkım iktidarının bir an önce son bulması ve sol/sosyal demokrat bir iktidarın kurulup bu haksız hukuksuz ve utanç veren her türlü köleliğe son vermesidir.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.
GÜLER BUĞDAY”
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ