İSTİHDAMIN TÜKENDİĞİ ŞEHİR: ADIYAMAN
Adıyaman’da İstihdam Yetersizliği: Gençlerin Umudu, Kırılan Hayaller ve Çaresizliğin Sessiz Çığlığı
Adıyaman… Tarihi derinlikleri, kadim kültürü, insanının mertliği ve çalışkanlığıyla bilinen bir şehir. Ancak bugün bu şehrin sokaklarında dolaşırken, biriken bir burukluk, hissedilen bir yorgunluk ve en önemlisi geleceğinden kaygı duyan binlerce insanın sessiz çığlığı var: işsizlik.
İstihdam sadece bir “çalışma hakkı” değildir; insanın hayatını kurma, ailesine destek olma, hayal kurabilme ve yaşadığı topraklarda kök salabilme çabasıdır. Fakat Adıyaman’da yıllardır çözülemeyen istihdam yetersizliği, gençlerin umutlarını tüketiyor, aileleri maddi ve manevi olarak zorluyor, şehrin gelişimini durma noktasına getiriyor.
Gençler Göç Ediyor, Şehir Yaşlanıyor
Adıyaman’ın en büyük sorunu yalnızca işsizliğin yüksek olması değil; gençlerin bu şehirde kendine bir gelecek görememesi… Üniversiteyi bitiren gençler, sınavdan sınava koşan kamu adayları, meslek sahibi olmak için çabalayan onlarca insan… Hepsinin ortak derdi aynı: “İş yok.”
Bu yüzden Adıyaman’da genç nüfus hızla başka illere göç ediyor. Giden gençlerle birlikte enerji, üretim gücü, dinamizm ve şehrin geleceği de gidiyor. Adıyaman, her geçen yıl yaşlanan, gençliğini kaybeden bir şehir görüntüsüne bürünüyor.
Tekstil Yetmiyor, Sanayi Dengesiz Yürüyor
Şehirde yıllardır en önemli istihdam alanı olan tekstil sektörü, ekonomik dalgalanmalar ve yüksek maliyetler nedeniyle artık eski gücünde değil. Kurulan OSB’ler şüphesiz önemli adımlar, ancak nitelikli ve sürdürülebilir üretim hâlâ eksik. Adıyaman’a teknoloji yatırımı yok, katma değeri yüksek üretim yok, tarımın modernize edilmesi yok.
Şehrin kaderi neredeyse tek bir sektöre bağlı. O sektör sallanınca, evine ekmek götüren binlerce kişi de sallanıyor.
Kadınlar İş Hayatında Yok Sayılıyor
Adıyaman’da kadın istihdam oranı Türkiye ortalamasının da altında. Çalışmak isteyen kadınlar için yeterli fırsat, güvenli iş alanı ve kreş imkânları bulunmuyor. Bu nedenle ev ekonomisi tek bir kişinin sırtına yükleniyor. Yoksulluk artıyor, ailedeki huzur zarar görüyor.
Kadın iş gücünün desteklenmediği hiçbir şehir büyüyemez.
Deprem Sonrası Yıkım Ekonomisi Oluşturdu
6 Şubat depremleri Adıyaman’da işsizlik sorununu daha da derinleştirdi. Yüzlerce iş yeri kapandı, binlerce esnaf iflas etti, birçok insan işini kaybetti. Afet sonrası umut edilen destekler ve yatırım hamleleri ise hâlâ tam anlamıyla hayata geçmedi. İnsanlar hem evlerinden hem işlerinden oldu.
Şehrin ekonomisi adeta “yıkım ekonomisi” modunda çalışıyor: Harcanan enerjinin çoğu hayatta kalmaya, ayağa kalkmaya gidiyor. Kalkınmaya ise sıra gelmiyor.
Siyasetin Vaatleri Soyut, Çözüm Bekleyen Sorunlar Somut
Seçim dönemlerinde her kapıya gelip “istihdam projeleri”, “fabrika yatırımları”, “gençlere iş imkânı” sözleri veren siyasetçiler; seçim bittikten sonra bu şehri kaderiyle baş başa bırakıyor.
Oysa Adıyaman, verilen vaatleri değil, atılan somut adımları bekliyor.
Çözüm Var: Yeter ki Bu Şehir Görmezden Gelinmesin
Adıyaman’ın kalkınması imkânsız değil. Yeter ki bu şehir hak ettiği değeri görsün.
Yeni ve çeşitlendirilmiş sanayi yatırımlarına ihtiyaç var.
Gençlere yönelik nitelikli eğitim ve meslek kursları yaygınlaştırılmalı.
Kadın istihdamı için özel teşvikler şart.
Tarımda modernleşme ve ürün çeşitliliğine yatırım gerekli.
Deprem sonrası işini kaybeden esnafa gerçek, güçlü destek sağlanmalı.
Adıyaman’ın umudu üretimdedir. İş olan yerde umut olur, umut olan yerde huzur olur, huzur olan yerde şehir büyür.
Adıyaman İş İstiyor, Gelecek İstiyor
Bu şehirde insanlar sadece bir maaş istemiyor.
Bir gelecek, bir umut, bir yaşam kurma fırsatı istiyor.
Gençler doğduğu topraklarda kalmak; aileler çocuklarını güvenle büyütmek; kadınlar toplumda daha fazla yer almak istiyor.
Kısacası Adıyaman’ın talebi çok büyük değil:
Emeğe değer, insana umut veren bir istihdam politikası…
Bu şehir bunu fazlasıyla hak ediyor.
Olaygazeteci -Mehmet ELÇİ