Zirvede Haber

TOPLUMU ÇÜRÜTEN, ÇOCUKLARIMIZIN YAŞAMINI YOK EDEN, SAPKIN, TEHLİKELİ TARİKAT YURTLARINA DEVLET EL KOYSUN.

TOPLUMU ÇÜRÜTEN, ÇOCUKLARIMIZIN YAŞAMINI YOK EDEN,  SAPKIN,  TEHLİKELİ TARİKAT YURTLARINA DEVLET EL KOYSUN.

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday’dan dikkat çeken yazı!

Buğday; “Ülkemde insanların kendilerine dini tercihini sormadan kimliklerine yazılır inançları yani mensup oldukları dinleri.
Buna göre de yüzde 99’unun Müslüman olduğuyla övünülen sanki gerçekten iyilik, güzellik, insanlık ve toplum için ahlak, vicdan, başarı ve insanca yaşama katkı yapıyormuş gibi övünülür bununla.
Siyasal İslam’ın adım adım ülkemizde şeriatı hakim kılmak için “Didar ve Kindar” bir nesil yetiştirmek amaçlı attığı her adım bugün kü sapkınlıklara temel taşı olmuştur.
Biliyorum ben bunları yazınca sanki haksızlık, saygısızlık, yanlış tespit yaptığımı düşünmeseler de çoğunluk öyle göstermek için yazımı beğenmeyecek veya okumayacak.
Umurumda değiller… Sahtekârlık ve vicdansızlık yapmanın analımı da faydası da yok…
Daha doğrusu korkunun ecele faydası yok.
Yeter artık ruh sağlığımız bozuldu. İnsanlığımızdan utanır olduk: Hiç kimse kusura bakmasın “KRAL ÇIPLAK”
Bu ne utanmazlık, vicdansızlık, ahlaksızlık, barbarlık ve önlenmeyen, çocukların bedenlerine musallat olan ve canlar yakıp toplumu çürüten sapkınlık?
Gerçekler canımızı çok acıtsa da artık konuşulmalıyız.
Her gün bir başkası ortaya dökülen rezilliklere, sapkınlıklara ve cinayetlere ses çıkarılıp isyan edinilmelidir.
Yıllardır sayıları binleri aşan ve kontrol edilemeyen tüm tarikat ve kaçak kuran kursları gözlenmeli yaşanan çirkinlikler ve ahlaksızlıklar “kol kırılır yen içinde kalır” denmeden toplumsal tepki gösterilmeli ve devlet bu kanayan yaraya neşter vurmalıdır.
Hiçbir istisnaya yer vermeden ne kadar tarikat, cemaat veya dinci, hatta dini temelli yurt veya kurs varsa acilen devlet el koymalı ve tüm izinleri iptal etmelidir.
Ensar Vakfında ortaya dökülen rezilliklerin üstü örtülmese, Aileden sorumlu aslında sorumsuz Kadın Bakan “Bir seferden bir şey olmaz” gibi insanlık dışı bir söz sarf etmese ve gereken o gün yapılsaydı çocuklarımız bu kadar kolay harcanmaz gelecekleri yok edilmezdi.
20 yılda AKP ve Tek Adam Şahsın Devleti gerçekten Laik, Sosyal bir Hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetini yok etti.
Tüm kazanımlarını, varlıklarını ve ahlaki değerlerini dejenere edip tolumu böldü parçaladı ve kardeşi kardeşe düşman etti.
Ancak en hötüsünü ülkemizin bereketli topraklarını yok ettirip,, çiftçisini, köylüsünü ve üreticisini çok kullanıp kendilerini aklamak için kullandıkları dış güçlere muhtaç etti.
Bir başka ve çok can yakan, ahlakı bozan, insan olmaktan utanmamızı sağlayan ama kendilerinin saltanatı ve şatafat içinde yaşayabilmeleri için cahil, düşünemeyen, analiz yapamayan ve itiraz edemeyen bir kitle oluşturmak için çocuklarımızı mahvetti.
Cahil, barbar, ilkel, insanlıktan nasiplerini almamışların çoğunlukta olduğu tarikatlar ve sapkın hoca (1) denen ahlaksızların görevli olduğu tarikat yurtları ve kuran kursları sayesinde din öğretilmemiş toplum değerlerine düşman ama Tek Adama biat eden nesiller yetiştirilmeye çalışılmıştır.
Yani kitlesel oy depoları oluşturuluyor diye denetimsiz, kontrolsüz, bilim ve gerçeklerden uzak kindar bir gençlik hatta çocukluk yetişmesi için her türlü kirlenmeye, haksızlığa ve rezalete hatta cinayetlere ses çıkarılmamıştır.
Bu işlerle uğraşması gereken iç işleri bakanı inanılmaz hatalar yaparak her kesin iddia ettiği gibi bu rezaletleri görmezden gelen bir Suç işleri bakanı olmuştur.
Rize’de yaratılan tabloyu gördünüz. Üzülmediniz mi çocuklarımızın böyle kullanılmasına?
Kimsenin hakkı yoktur böyle bir din dayatması için çocuklarımızı ziyan etmeye.
Nedir o görüntüler küçücük çocuklar kız erkek ayrı oturtulup bizde olmayan Arap kültürünü ve zoraki bir mezhep dayatmasıyla çocuklarımızı zehirlemeye…
Daha 3-4 gün önce pırıl pırıl bir üniversite öğrencisinin kaçak bir tarikat yurdunda kafasını kestiler…
Daha dün Erzurum’ Dadaşalar diyarında 7 çocuğa tecavüz edildi ama kıyamet kopmuyor…
Allah aşkına sizler nasıl anne babalarsınız?
Gerçekten benim ruh sağlığım bozuluyor. Akıl sağlığımdan korkuyorum.
Bu nasıl bir kirlenme ve çürüme…
Ey geleceğin mimarı olan öğretmenler…
Bu mesleğin saygınlığını ve itibarını anlamsız tavır ve davranışlarıyla yok edenler aklınızı başınıza alın.
Sosyal medyada ve paylaşımlarınızda konumunuza ve mesleğinize yakışanı yapın.
İnsanlığınız kaybetmeden, saygısızlık ve dejenerasyon yapmadan, kendinizi ve mensup olduğunuz aile ve kurumu rezil etmeden çocuklarımıza sahip çıkarak görevinizi yapın!
Sol/Sosyal Demokratlar, bu görev sizlerin yani bizlerin. Halkın aşı ve ekmeği yok oldu çok zordalar ve çözüm gerekiyor haklısınız.
Ancak çocukları ve gençleri böyle bir tehdit altındayken gelecekten kimse umutlu olmasın.
Her gün, her dakika bu konunun üstüne gidin ve daha fazla tolumun sosyal yaşamı, statüleri ve yaşam tarzlarına müdahale edilip kifayetsiz ve sindirilmiş bir halk oluşturulmasına izin vermeyin.
Bu konuyu burada bırakmayacağım her gün anımsatacağım. Ayrıca bu konuyla ilgili çok duyarlı ve yürekli bir başka vekilimizde sizlere yazıp tanıtacağım.
Daha doğrusu çoğunuzun tanıdığı ama paylaşımlarından ders almadığınız eğitimci, yürekli, çalışkan ve duyarlı bir vekilimizi bir daha yazacağım.
Ses ver… Sahip çık… Geleceğimizi yok ettirme…
Sevgiyle, saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile özgür bir yaşam ve hakça paylaşılan bir düzende yaşayalım ve yaşatalım.”
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ