İznik Gölü Kuruyacak! Yenişehir Çölleşecek!

Önceki Dönem İYİ Parti (Millet İttifakı) Yenişehir Belediye Başkan Adayı Ercan Özel, “Lübnanlı bir iş adamı zengin olacak diye asit yağmurları ile Türkiye’nin en verimli ovalarından biri olan Yenişehir Ovası’nın heba edilmesine, İznik Gölü’nün kurumasına  sessiz kalamayız” dedi.

Özel’den, Kirazlıyayla’da faaliyet göstermek isteyen Lübnanlı Meyra Madencilik şirketine sert tepki.

“Ülkemizin milli servetlerinin ekonomimiz için değerlendirilmesini herkesten çok biz istiyoruz” diyen Ercan Özel, “Karşı olduğumuz konu, yabancı bir maden şirketinin bizleri adeta sömürerek doğal kaynaklarımızdan zengin olmalarının yanında zehir ve pislikleri bize bırakarak ekolojik dengeye zarar vermeleri ve halkımızı zehirlemeleridir. Lübnanlı bir işadamı zengin olacak diye asit yağmurları ile Türkiye’nin en verimli ovalarından biri olan Yenişehir ovasının heba edilmesine, insanlarımızın sağlıklarının bozulmasına sessiz kalmamızı kimse bizden beklemesin” şeklinde konuştu.

Özel, “Dünyadaki ve ülkemizdeki örneklerden biliyoruz ki, zehirli kimyasallarla yapılan madencilik ile insanlar, doğal kaynak suları ve tarım alanları zehirleniyor, ormanlar yok oluyor. Anayasamıza göre çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların asli   görevidir. Kirazlıyaylalılar birilerinin dediği gibi maden tesisine karşı çıktıkları için vatan haini ve terörist değil, aksine vatan toprakları için mücadele eden örnek insanlardır.

İlk günden bu yana ÇED Raporunun oldu bittiye getirilerek usule aykırı bir şekilde verildiğini savunuyorum. Usül ve esas yönünden verilen ÇED Raporu’nun uygun olmadığını düşünüyorum” dedi.

Ercan Özel, maden firmasının çalışmalarının durdurulmasına gerekçe olarak gördüğü hususları da maddeler halinde açıkladı:

a) Bursa Valiliği’nin (Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün) maden şirketine tarım dışı amaçlı kullanım izni vermemesi, (Maden şirketinin bölgede Flotasyon Tesisi ve Atık Barajı yapması için Bursa Valiliği’nden tarım dışı amaçlı kullanım izni alması gerekiyor. Bölge endemik bitkilerle kaplı bir tarım bölgesi olduğu için Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü maden şirketine tarım dışı amaçla kullanamazsın diyor.)

b) ÇED Raporu’nun alınması esnasında Devlet Su İşleri’nin, her geçen gün su seviyesi çekilen İznik gölünden firmanın su çekmesi için olumlu rapor vermemesi, (ÇED Raporunda çinko-kurşun ve bakırın ayrıştırma işlemi için İznik Gölünden, Göllüce Sulama Kooperatifinden ve maden sahası içine açılacak derin pompalarla yeraltı sularının kullanılacağı ifade ediliyor. Raporda İznik Gölü’nden yıllık 750 bin ton su çekileceği ifade ediliyor. İklim değişikliği ve çevresel etkilerle gölün zaten her geçen yıl birkaç metre çekildiği,  su besleme sorununun olduğu gölden su çekmenin bölgeye ciddi zarar vereceğini üniversite ve odalardan yetkililer açıkça ifade ediyor. )

c) Maden şirketinin gayri sıhhi müessese ruhsatının olmaması, (Türkiye’de yaşanan çevre felaketlerinin başlıca sebepleri madenlerde yaşanan sorunlardır. Zenginleştirme sonrasında çıkan maden atıkları 29417 sayılı maden atıkları yönetmeliğine göre tehlikeli atık olarak tanımlanıyor. Çevre ve halk sağlığı için oldukça önemli olan bu tesislerin muhakkak gayri sıhhi müessese ruhsatları olması gerekiyor. Firmanın ÇED Raporu alırken böyle bir ruhsatı yok.)

d) ÇED Raporu sürecinde Halkın Katılımı Toplantısı ve itiraz sürecinde usule aykırılıkların olması, (ÇED Raporu halkın görüşüne açılması ve halkın bilgilendirme toplantısında yeterli imzalar atılmadığı gibi mükerrer imzalar olduğu vatandaşlar tarafından belirtiliyor. Askı süresince yetkililer tarafından halkın ÇED Raporunu inceleyebilme imkânı sunulmadığı itiraz için raporun askıya hiç çıkmadığı Kirazlıyaylalılar tarafından ifade ediliyor.)

Ercan Özel, saydığı hususlara ilave olarak, bölgenin yapı itibarıyla da söz konusu faaliyetlere uygun olmadığını söylüyor. İtirazlarını da maddeler halinde şu şekilde sıralıyor:

a) Maden Sahası deprem bölgesinde bulunuyor.(Madenin yapılacağı yer Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın güney kolunda yer alan İznik-Mekece aktif fay hattına 4 km mesafede bulunuyor.)

b) Atık Barajı Yenişehir ovasına %15-20 eğimli bir araziye yapılıyor. (3 milyon m3’lük kapasiteye sahip zehirli kimyasallar için yapılacak atık barajına günde yüzlerce ton zehirli posa gömülecek. Uzman mühendisler ruhsat sahasının deprem riski altında ve heyelan bölgesine yakın olduğunu belirtirken, muhtemel en küçük bir çatlakta verimli Yenişehir ovasının yok olacağını ifade ediyorlar.)

c) Maden sahası içinde 1. derece sit alanı olan binlerce yıllık tarihi yapı bulunuyor.(ÇED raporu içinde kalan bölgede madenin çıkartıldığı alana 50 metre mesafede Taş Ev olarak adlandırılan Bizans Döneminden kalma 1. derece sit alanı olarak ayrılmış yapı bulunuyor.

d) Bölge halkının yaşamlarını idame ettirecekleri alanlar maden sahası içinde kalıyor. (Maden sahası içinde Kirazlıyayla halkının girişinin yasak olduğu bölgede hayvanlarını suya götürdükleri ve tarlalarına su aldıkları göletler, doğal su kaynakları ve hayvanlarını otlattıkları meralar bulunuyor.)

e) Verimli Yenişehir Ovası yok olma tehlikesi yaşıyor. (Bazı bölgelerinde yılda üç mahsulün yetiştiği verimli Yenişehir Ovası’nda üretilen yaş sebze ve meyveler sadece Türkiye’ye değil dünyanın birçok ülkesine gönderiliyor. Maden sahasındaki çökelti havuzlarında buharlaşan zehirli kimyasallar, yağmurla ve rüzgarla Yenişehir ovasının üstüne asit yağmurları ile inecek belki bundan beş – on yıl sonra ürün yetiştiremeyeceğiz yetiştirsek de kimse almayacak.)

Ercan Özel, dikkat çektiği maddelerin Kirazlıyayla’da yapılması planlanan Çinko-Kurşun-Bakır Maden Tesisi ve Atık Barajı Projesi’nin neden zararlı olduğu ve ÇED Raporu’nun hukuki geçerliliğinin de tartışmaya ne kadar açık olduğunu apaçık gösterdiğini söyledi.

Özel, yürütmenin durdurulması için açtığı dava sonucunda, 15 Mayıs tarihinde 1. İdare Mahkemesi ÇED Raporunun tekrar değerlendirilmesi ve bilirkişilerle keşif yapılması için bir hakimi keşif hakimi olarak atadığını da hatırlatarak, bayram sonunda mahkeme heyeti ve bilirkişilerin yürütmeyi durdurma kararı için maden sahasında incelemelerde bulunacaklarını da sözlerine ekledi.

“MEMLEKET MASASINDA BİR ARAYA GELİN”

Sağduyulu insanların, vatan toprağını, bölge halkının sağlığını ve ülkenin iyiliğini düşünen insanların bu usulsüzlüğe müsaade etmeyeceklerine inandığını söyleyen Ercan Özel, “Önce Yenişehir olarak, özlenen birlik ve beraberliği siyasi parti ilçe başkanlarımız göstermeli diye düşünüyorum. Gelin bunu ilçemiz için bir fırsata çevirin. Bütün siyasi görüşleri bir kenara bırakarak, AK Parti İlçe Başkanı sevgili kardeşim Fikret Hatipoğlu, İYİ Partimizin kıymetli İlçe Başkanı Bülent Korku, CHP İlçe Başkanı Ahmet Köse, MHP İlçe Başkanı Arif Eren, Saadet Partisi İlçe Başkanı Adem Beyazıt ve Yeniden Refah Partisi İlçe Başkanı sevgili dostum Ümit Yılgın, yuvarlak bir masanın etrafında bir araya gelerek Kirazlıyayla’yı tartışın. Bu masaya memleket masası adını verin. Hep birlikte köye giderek bölge halkı ile konuşun. İnanıyorum ki bu birlikteliğiniz Yenişehir’in geleceği için olumlu katkılar koyacaktır” dedi.

Ercan Özel, bu süreçte asıl karar merciinin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan olacağını, ilçe başkanlarının bölgeleri için bu çabalarının Ankara’da takdir bulacağını ve çevre katliamına bir son verileceğini düşündüğünü de sözlerine ekledi.