Daima İyilik Yapmaya Devam Etmelisin…

Eğitimci-Yazar Zeki Baştürk; “İyilik Yap, İyilik Bul”; İnsan olmanın en güzel erdemlerinden biridir iyilik. Yakınlarınıza, komşularınıza, zor durumda olanlara hiçbir karşılık beklemeden yapılan yardımdır. Çıkarsızca uzattığınız zeytin dalıdır. Bizi en mutsuz anımızdan çekip alan bir el, umutsuzluk içinde boğulurken bize yaklaşan bir sandal ya da sevginin gönüllere açılan kapısıdır iyilik. İnsanın bencil yanını dizginleyen nadide zincirlerden biridir.

Tüm ülkelerin  başına bela olan küresel salgın insanları işinden, gücünden etti. İşyerini kapatan esnaf, işinden çıkarılan işçi, tarlasını ekemeyen çiftçi zor durumda kaldı. Salgından korunmaya çalışırken geçim derdine düştü. Evine ekmek götürememe  kaygısı, salgının önüne geçti. İnsanlar , can derdi ile geçim sıkıntısı arasında sıkışıp kaldı. İşte bu anda insanlığın en güzel erdemi ‘’İYİLİK’’ kavramı yeniden anımsandı.

Adına ister ‘’İNSANLIK’’ deyin , isterse sosyal belediyecilik. İşten çıkarılan işçiye, işyerini kapatan esnafa, tarlasını ekip biçemeyen köylüye uzattılar zeytin dalını. Ucundan tutsunlar, yaşamlarını sürdürebilsinler diye. Hiçbir çocuk yatağına aç girmesin diye uzattılar yardım elini. Bu yardım elini tutsunlar, çıksınlar içine düştükleri kuyulardan diye. Başladılar iyilik yarışına.

İyiliğin en güzeli gizli olanı ve yerine ulaşanıdır, diyerek sıvadılar kolları. Kimisi önce bakkallardaki veresiye defterlerini kapattılar. Borçluların içi rahat etsin, bakkalların önünden başı dik geçebilsinler diye. Kimileri yardım paketleri hazırladılar. Kimileri aşevleri  açtılar. Yaşlıların , çocukların boğazından sıcak bir çorba , bir lokma ekmek geçsin diye. Kimisi süt dağıttı, kimi parasal yardım yaptı , kimisi hastane açtı.  Kimisi  de çitçiye, köylüye ürün alım güvencesi verdi. Kimin ne derdi varsa ona çözüm bulunsun, umut olsun diye. 

 İyilikseverler , iyilik yarışına girdiler. Çünkü bu hem bir erdemdir, hem de bir insanlık görevidir.  Çünkü ,

‘’Vatanını En Çok Seven Görevini En İyi Yapandır.’’

Biliyoruz ki  bu cennet yurdu  hepimiz çok severiz. İşini en iyi yapan  adaletli bir avukat, sağlık dağıtan bir doktor, yurdunu  koruyan bir asker de yurtseverdir. Her ne işle uğraşıyorsak, hangi makam ve mevkide bulunuyorsak işimizi en güzel biçimde yapmalıyız. İyilik, insan olmanın  ayrılmaz bir parçasıdır.

Olumsuz yanı da vardır elbet iyilik yapmanın. Azımsanmayacak sayıda insanda “iyilikten maraz doğar.” düşüncesi de çok yaygındır.  İyilikte yarışanların önü kesildi. Yardımlar durduruldu. Engellendi, kısıtlandı , yasaklandı.  Şaşırdık mı ? Hayır!

Doğaldır  ki bu kişileri yadırgamak doğru değildir.  Öfkeden , ayrışmadan beslenenler, istemediler paylaşmayı bölüşmeyi.  İstemediler iyilikte yarışmayı. Suçladılar, karaladılar iyilikseverleri.

Biliyoruz ki iyilik ve iyilikseverlik , kişilerde  sevgi ve saygı oluşturur. Toplumsal barışı  ve uzlaşıyı  sağlar. Dostluk ve kardeşliği güçlendirir.Yapılan iyilik ve yardımlar sayesinde insanlar sıkıntıdan kurtulur, mutluluğa ulaşırlar. İyilikte bulunmak, iyiliksever olmak insana huzur verir, mutluluk verir, insan olduğunu anımsatır.

Bugün siz de bir iyilik yapın kendinize. Dostlarınızı  arayın, sevdiklerinizi arayın.  Gereksinimlerinin olup olmadığını öğrenin. Seslerini duyun. Sağlıklı olmalarından duyduğunuz sevinci anlatın. Yalnız olmadıklarını, yanlarında olduğunuzu belirtin.  Çayınızın her yudumunda içinize  dolan ılık sevinci paylaşın.  Paylaşın ki paylaştıkça çoğalsın güzellikler. Paylaşın ki ortadan kalksın karamsarlıklar, sıkıntılar.. Bitsin artık bu sıkıcı günler.

İyilik yap, iyilik bul. Kim kazanmış kötülükten. Kazanmış görünenler yanıltmasın sizleri. Ne denli küçük olsa da  hiçbir iyilik boşa gitmez.