KİM YAŞLI, KİM GENÇ?

Eğitimci Yazar Zeki Baştürk’ten; “Suçluyu Bulduk” yazısı;”Suçlu bulundu. Corona belasını başımıza getirenler yaşlılar. Corona ile birlikte gündeme geldiler.Öyle bir hava estirildi ki Corona denilen illet onlar yüzünden geldi ülkemize.

Şu emekliler, şu yaşlılar olmasa ekonomi düzlüğe çıkacak. Her şey güllük gülistanlık olacak. Evlerine tıkıldılar önce. Özgürlükleri kısıtlandı. Sokaklara çıkamaz oldular. Aşağılandılar, dışlandılar, alay edildiler. Önce ayıklanmalıydı onlar. Azalmalıydı sayıları. Çünkü devlete yüktü onlar. Toplumun sırtında bir kamburdular.

Çalışmadan aylık alırlar. Durmadan hastanelere, eczanelere koşarlar. Banka önlerinde kuyruğa girerler. O yüzden yaşamaları gereksizdi. YAŞLI KİME DENİR ? Kimin “yaşlı” olduğu, kime “yaşlı” denebileceği uzun yıllardır süregelen bir tartışma konusudur.

Yine de dünyada kabul edilmiş bazı tanımlar vardır. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği yaşlılık yaşı 65’tir. Burada öne çıkan takvim yaşıdır. Yaşlılığın sadece kronolojik yaşlanma kavramı kapsamında değerlendirilmesi eksik bir yaklaşımdır. Biyolojik, psikolojik, sosyal yaşlanma gibi diğer tanımların da dikkate alınması son derece önemlidir. Yaşlılık , çoğu kez emeklilik yaşıdır.

YAŞLI NÜFUSUNUN ARTIŞI SORUN MUDUR?

Gerçekten yük müdür, onlar asalak mıdır, kambur mudur toplumun sırtında? Onlar, ne asalaktır ne de kamburdurlar? Onlar üç darbeyi yaşamış, emperyalizme başkaldırmış, 6. Filo’yu denize dökmüş delikanlılardır. Onlar, ekmek yerine kitap alan, panelden foruma, konferanstan sinema günlerine koşan filozoflardır.

Onlar işçinin, köylünün ,emekçinin hakkını savunan ,halktan yana olan insanlardır. Bir lokma ekmeği paylaşan, halkı için ölümü göze alan yiğitlerdir. Onlar, kaç darbe yaşamış, her türlü baskıya direnen direnişçilerdir. Onlarla alay etmek, onları dışlamak kimseyi yüceltmez.

Öncelikle şunu belirtiyim ki yaşlılıkla ilgili olumlu politikalar ve iyi yönetim planı olursa yaşlılık bir sorun değildir aksine zenginliktir. Bilgi onlardadır, deneyim onlardadır. Önemli olan gençler ile yaşlıları bir arada tutabilmek, onları kaynaştırmaktır.

Amaç bu olmalı..

Gençlerin enerjisinden yaşlıların deneyiminden yararlanmak gerek. Gençlerin değerini bilen, ülkemizi gençliğe emanet eden Ulu Önderimiz Atatürk’ün dediği gibi ; ‘’Genç fikirli demek, doğruyu gören ve anlayan gerçek fikirli demektir.’’