YUNT’UN “İMGENİN ONURU” BAŞLIKLI PODCAST YAYININ BEŞİNCİ KONUĞU EMİN ALPER!

YUNT, yazın bilimci ve sanat kuramcısı Zeynep Sayın tarafından hazırlanıp sunulan “İmgenin Onuru” başlıklı podcast yayınının beşinci bölümünde yönetmen Emin Alper’i konuk etti. Bölüm, Alper’in sinemasından hareketle çoğunluk ve şiddet ilişkisini ele alarak Türkiye’nin siyasal ve toplumsal yapısındaki gerilimlere yakından bakmaya olanak sağladı.
Zeynep Sayın’ın Carlo Ginzburg’un ortaya koyduğu “utanç bağı” kavramını hatırlatmasıyla başlayan konuşma, insanın ait olduğu ülkenin “adına utandığı ülke” olması düşüncesi üzerine Sayın ve Alper arasında bir diyaloğa imkân tanıdı. “Görünmez bağlarla bağlı olduğumuz insanlardan” utandığımızı ifade eden Alper, sinemasını ele almak için utanç duygusunun doğru bir başlangıç noktası olduğunu vurgulayarak filmleri aracılığıyla rahatsız olduğu, kendisini utandıran ve hoşlanmadığı şeylerin altını çizdiğine dikkat çekti.
Sinemasındaki taşra imgesine değinen Alper, sadece taşrayı anlattığının düşünülmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Taşra ve büyüdüğü yerlerle “sevgiye dayalı bir bağı” olduğunu vurgulayan yönetmen, bütün anlattıklarının bir “taşra kötülemesi” olarak anlaşılmasından kaygı duyduğunu vurguladı. Alper, taşranın filmlerindeki yerini açıklamak için “öncelikle memleketime, yaşadığım ülkeye dair olumsuzlukların resmedildiği bir mikrokozmos ama daha genelinde de tabii ki insanlığa dair meselelerin ele alındığı bir mikrokozmos” ifadelerini kullandı.
Alper, günümüz Türkiye’si bağlamında onur kavramının öneminin üstünde durarak insan onurunun otoriter rejimlerin saldırısına uğrama eğiliminde olduğunu hatırlattı:
“Onurumuza yönelik büyük bir saldırı var ve biz bunu korumaya çalışıyoruz. Yani yazılarını okuduğumuz gazeteciler gözaltına alınıyor. Belki bize bir şey olmuyor ama komşum eşcinsel olduğu için baskı altına alınıyor ve benim onun adına itiraz etmem engelleniyor. Oy verdiğimiz belediye başkanı, oy verdiğimiz partinin genel başkanları gözaltına alınıyor, belirsiz sürelerle üstelik. Ve bizim bunlara yönelik itiraz hakkımız elimizden alındıkça bizim onurumuz, haysiyetimiz zedeleniyor.”
Konuşma sırasında “çoğunluğun şiddeti” üstünde duran Alper, “norm dışı” olarak görülenlerin “sapkın” olmakla, başka bir ifadeyle “doğal” ve “akil” olmamakla itham edilmelerinin “terbiye edilecek, hizaya getirilecek ya da yok edilecek insanlar olarak” kabul edilmeleriyle neticelendiğinin altını çizdi. Şiddeti bu yaklaşımın sonucu olarak değerlendiren yönetmen, “paranoya” ve “öz savunma” ile şiddetin meşrulaştırıldığına vurgu yaptı. “Tepenin Ardı” (2012) adlı filmine atıfta bulunan Alper, “millet olamama hâli”nin ayrılıkların görmezden gelinmesi ya da bastırılmaya çalışılması sonucunu doğurduğunu ifade ederken “dış mihrak” ve “dışarıdan gelen düşman imgesi” ile içerideki birtakım azınlıkların “işbirlikçi” olarak görülmesinin bu durumu pekiştirdiğini ifade etti.
“Kurak Günler” (2022) filmindeki obruk imgesi üzerinden popülist siyasetin doğal kaynaklar ve çevre meselelerine yaklaşımını ele alan Alper, filmdeki savcı karakterinin zaaflarına değinerek senaryodaki tragedya unsurunun karaktere derinlik katmanın ötesinde politik bir mesaj da içerdiğini vurguladı:
“Hiçbirimiz ‘kötülükle’ veya ‘siyasi kötülük’le mücadele ederken kendimize baktığımızda, kendimize baktığımız ayna bizim saf ve temiz olduğumuzu düşündürmemeli. Bir şekilde bu kötülük siyasetine bulaşık olduğumuzu her zaman aklımızda tutmalıyız demeye çalıştım kendimce.”
“İmgenin Onuru” başlıklı podcast yayını her cumartesi yeni bölümüyle dinleyicilerle buluşacak. “İmgenin Onuru”nu Spotify ve Apple Podcast üzerinden dinleyebilirsiniz.
Yapım: YUNT
Hazırlayan ve Sunan: Zeynep Sayın
Podcast Yürütücüsü: Esra Ece Kuleci
Stüdyo: Postane Production
Fotoğraf: Postane Production
Özgün Müzik ve Post Prodüksiyon: Bilgehan Turgut
Grafik Tasarım: Dilara Sezgin
Emin Alper Hakkında:
Emin Alper (d. 1974, Karaman) Boğaziçi Üniversitesi’nde ekonomi ve tarih eğitimi aldı, Türk Yakın Tarihi alanında doktorasını tamamladı. İlk uzun metrajlı filmi Tepenin Ardı (2012), Berlinale Forum’da Caligari Film Ödülü ve Asya Pasifik Ödülleri’nde En İyi Film dahil olmak üzere çok sayıda ödül aldı. 30’dan fazla uluslararası film festivalinde gösterilen film, Fransa (Memento Films) ve Almanya’da (Arsenal) gösterime girdi. İkinci uzun metrajlı filmi Abluka (2015) prömiyerini 72. Venedik Film Festivali’nin ana yarışmada yaptı ve Jüri Özel Ödülü’nü aldı. Abluka ayrıca 9. Asya Pasifik Ekran Ödülleri’nde Jüri Büyük Ödülü’nün de sahibi oldu. Alper’in üçüncü filmi Kız Kardeşler dünya prömiyerini 69. Berlin Uluslararası Film Festivali’nin Ana Yarışma bölümünde yaptı ve 38. İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film, En İyi Yönetmen ve FIPRESCI ödülleri ile 25. Saraybosna Film Festivali’nde En İyi Yönetmen dahil olmak üzere çeşitli ödüller kazandı. Dördüncü filmi Kurak Günler ise dünya prömiyerini 2022’de Cannes Film Festivali’nin Belirli Bir Bakış bölümünde yaptı.
Emin Alper, sinema kariyerinin yanı sıra İstanbul Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü’nde modern tarih dersleri verdi. Şu anda İstanbul’daki Sinematek/Sinema Evi’nin sanat yönetmenliğini yapıyor.
Zeynep Sayın Hakkında:
Zeynep Sayın (d.1961, İstanbul), yazın bilimci ve sanat kuramcısıdır. İstanbul’da ve Salzburg’da Alman edebiyatı, sanat tarihi ve felsefe okudu. İstanbul’da, Mardin’de, Viyana’da, Leipzig’de ve Linz’de çeşitli üniversitelerde çalıştı. Mithat Şen ve Bedenyazısı (Kaknüs, 1999), Noli me tangere (Kaknüs, 2000), İmgenin Pornografisi (Metis, 2003), Kötülük Cemaatleri (Tekhne, 2016), Ölüm Terbiyesi (Metis, 2018) ve Çizginin Boşluğu (2024) adlı kitapları vardır.
YUNT Hakkında:
Muratcan Sabuncu tarafından kurulan ve Sultanbeyli’de bulunan YUNT, kâr amacı gütmeyen bir sanat ve etkileşim alanıdır. Sanat danışmanlığını Sergen Şehitoğlu’nun, akademik danışmanlığını ise Prof. Dr. Eva Şarlak’ın üstlendiği YUNT, toplumun sanatsal etkinliklerle karşılaşma olanaklarını artırmayı amaçlamaktadır. Sergi ve etkinliklerin yanı sıra eğitim programı ve desteklediği yayınlar ile temas ettiği kişilerin dünya ile yeni duyusal ilişkiler kurmasına imkân tanımaktadır.
Mekânın sunduğu deneyim ve etkileşim olanakları ile toplumsal değişim potansiyellerinin çoğalmasına yardımcı olmayı hedeflemektedir.
YUNT, etkinlik programı ve teşvik politikası ile sanat üretimini ve entelektüel düşünceyi destekler.
Adres:
Hasanpaşa Mahallesi
Fatih Bulvarı No: 33, 34920
Sultanbeyli/İstanbul
İletişim:
https://www.yunt.art/ | info@yunt.art