Selçuk Özdağ’dan 2026 Bütçesi Eleştirisi…

Muğla Milletvekili; 24, 25 ve 26. Dönem Manisa Milletvekili; Doç. Dr.; TBMM Grup Başkanvekili ve Gelecek Partisi PYK Üyesi Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2026 bütçesinin tümü üzerine yaptığı konuşmada hükümetin bütçe yaklaşımını sert sözlerle eleştirdi. Özdağ, bütçenin “toplumsal sözleşme niteliği taşıması gerektiğini” vurgulayarak mevcut sistemin hem demokrasiyi hem de bütçe denetimini zayıflattığını söyledi.

“Bu bütçede adalet yok, inşaat var”

Konuşmasının başlangıcında bütçenin insan merkezli olmadığını savunan Özdağ, şu ifadeleri kullandı:

“Bu bütçede ‘İnsan’ yoktur, ‘Rakamlar’ vardır. Bu bütçede ‘Adalet’ yoktur, ‘İnşaat’ vardır. Bu bütçede ‘Gelecek’ yoktur, günü kurtarma telaşı vardır.”

Özdağ, bütçenin devlet ile millet arasında yapılan en önemli toplumsal sözleşme olduğunun altını çizerek, adalet ve şeffaflık içermeyen bir bütçenin “kâğıt üzerinde büyüyeceğini, millet nezdinde ise küçüleceğini” belirtti.

“Devlet şirket mantığıyla yönetilemez”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yönetim anlayışını eleştiren Özdağ, devlet yönetiminde şirket modeli uygulandığını savundu. Devletin temel sorumluluğunun kâr değil, adalet ve hizmet olduğunu dile getiren Özdağ şunları söyledi:

“Bir şirket kârını hedefler, devlet ise adalet ve hizmeti. Şirket mantığıyla devlet yönetmeye kalktığınızda, ‘kâr’ adı altında milleti vergi yüküyle ezersiniz.”

2026 bütçesinin vatandaşın temel ihtiyaçlarına nasıl etki edeceğine değinen Özdağ, bütçe oylamasının ülkenin bir yıl boyunca “nasıl ısınacağına, esnafın kepengini nasıl açık tutacağına ve emeklinin nasıl ayakta duracağına” karar vereceğini söyledi.

“TBMM bir noterliğe dönüştürülmüştür”

Konuşmasında yasama organının güç kaybettiğini savunan Özdağ, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Meclis’i etkisizleştirdiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:

“TBMM, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte rutin bir noterlik faaliyeti yapan bir kuruma dönüştürülmüştür.”

Parlamentonun üç temel görevinin kanun yapmak, denetim yapmak ve bütçe hazırlamak olduğunu hatırlatan Özdağ, mevcut sistemde milletvekillerinin çoğu zaman yalnızca “konuşabildiğini” ifade etti. Cumhurbaşkanının bütçeyi yönetecek kişi olduğunu belirten Özdağ, bütçe görüşmelerinde onun Meclis’te bulunması gerektiğini dile getirdi.

“Hukuk zayıfladığında ekonomi çöker”

2017 referandumuyla kabul edilen ve 2018 seçimleriyle yürürlüğe giren sistemin yönetim mimarisinde ciddi kırılganlıklar oluşturduğunu savunan Özdağ, güçler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının zayıfladığını söyledi.

“Hukuk güvenliği zayıfladığında ekonomik güven de zayıflar. Kurumlar yıprandığında yatırım iklimi daralır, ifade alanı azaldığında toplumsal enerji kısılır.”

Bu nedenle, 2026 bütçesi tartışılırken aynı zamanda sistemin bütçe ahlakına ve denetim kültürüne etkilerinin de konuşulması gerektiğini belirtti.

“Faiz yükü bütçenin en ağır gölgesidir”

Konuşmasının son bölümünde bütçedeki faiz giderlerine dikkat çeken Özdağ, yüksek faiz yükünün bütçeyi zayıflattığını söyledi:

“Bütçesinde faize bu kadar kaynak ayıran bir ülkede huzur ve bereket olur mu? ‘Faize karşı mücadele’ söylemiyle hazırlanan bütçenin bu kadar yüksek faiz taşıması, retorikle gerçeklik arasındaki kopukluğu göstermektedir.”

TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşması, muhalefetin bütçe konusundaki eleştirilerinin önemli bir bölümüyle paralellik gösterirken, hükümetin ekonomi politikalarının ve yönetim modelinin yeniden tartışılmasına yönelik çağrılar içerdi.