Özüpak: “Lüks İçinde Muhalefet Olmaz”

Emekli ve Emekçi Dernekleri Federasyonu (Emedfed) Örgütlenme ve Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Alper Özüpak, muhalefete sert eleştiriler yöneltti. Özüpak, halkın ağır ekonomik sıkıntılar içinde yaşam mücadelesi verdiğini hatırlatarak, lüks yaşam süren siyasetçilerin bu sorunları anlayamayacağını söyledi.

Özüpak açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Ekmek kuyruğunda bekleyen, çocuğuna defter alamayan, ay sonunu getiremeyen milyonlar var bu ülkede. Peki, 5 bin liralık puro içen, milyonluk araçlarla gezen muhalefet temsilcileri bu insanların derdini nasıl anlayacak? Halkın sofrasında soğan ekmek var, onların sofrasında şatafat.”

“Halk çözüm istiyor, boş laf değil”

Sadece kürsülerden bağırmak ve kameralar önünde slogan atmanın halkın derdine çare olmayacağını belirten Özüpak, muhalefetin gerçek anlamda halka karışması gerektiğini vurguladı:
“Halkın sorununu savunmak için önce halk gibi yaşamak, halkın içine karışmak, aynı yolda yürümek gerekir. İşçinin, emeklinin, esnafın sorununu duymak için kulağı sokakta, gözü pazarda olmalı. Çünkü bu millet artık laf değil çözüm istiyor.”

“Hem iktidar hem muhalefet sorumludur”

Geçim derdinin en büyük toplumsal gerçek olduğuna dikkat çeken Özüpak, iktidar ve muhalefeti aynı anda eleştirerek şu sözleri kaydetti:
“Muhalefet, halkın gücüyle iktidarı sıkıştırmazsa, gerçekleri yalın ve net bir şekilde ortaya koymazsa, iktidara geldiklerinde de aynı hataları tekrarlar. Bugün geçim derdi en büyük gerçek. Geçim derdine çözüm üretemeyen bir iktidar ne kadar kalabilir? Aynı şekilde, geçim derdini siyaset malzemesi yapıp çözüm üretmeyen bir muhalefet de bu halkın sırtında fazladır.”

“Yeni bir siyaset anlayışı gerekiyor”

Özüpak, halkı merkeze almayan hiçbir siyasetin ayakta kalamayacağını vurgulayarak açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Siyaset; halk için, halkın yararı için yapılmalı. Eğer iktidar da, muhalefet de bu çizgiden uzaksa ikisi de gitmeli. Yerine, gerçekten halkı temsil eden, halkın içinden çıkan, halka hesap veren yeni bir siyaset anlayışı gelmeli. Çünkü bu millet artık yoruldu; şatafattan, sahte sözlerden, boş vaatlerden bıktı. Gerçek temsilciler, halkın alın teriyle, emeğiyle, geçim derdiyle yan yana durabilenlerdir. Yeni bir yol gerekiyorsa, bu yolu yine halk açacak, halkın içinden çıkanlar yürütecek.”