EVİMİN KÜÇÜK OĞLU, HALK DOSTU, 25, 26 VE 27. DÖNEM SEVİLEN VEKİLİMİZ ERKAN AYDIN, DEĞİŞİMCİLERDEN PM ADAYI OLUYOR

Erkan Aydın, Bursa’da ve Genel Merkezde tanınan, sevilen ve çalışmaları ile yararlı olan bir vekilimizdi.

Ancak son seçimlerde yapılan hataları hatta hıyaneti ve Bursa’daki kimsenin içine sinmeyen kabul edemeyeceği ve başarısız sonuca sebep olanları burada yazıp tekrar etmeyeceğim.

Örgütün yok sayıldığı ve hak etmiş, emek vermiş ve halkta karşılığı olan Erkan Aydın gibi Yüksel Özkan gibi vekillerimizin de, üstünün çizildiği hatalı tercihlerden dolayı başarısızlık kaçınılmaz olmuştu.

Birde bunun üstüne akılla mantıkla uymayan oyları olmadan her iki bölgeden başköşeye oturtulan 2 sağ partili vekil oylarımızı alıp anında teşekkür bile etmeden çekip gidince örgütte ve halkımızda kırgınlık, kızgınlığa ve küskünlüğe dönüştü.

Seçim sonuçları ile İslamo-faşizmin egemenliğindeki ittifakın ve Tek Adam diktatörlüğünün kazanması örgütlerimizde ve halklarda yani sokaktaki insanda öyle bir fay hattı oluşturdu ki yenileşme ve değişim şart oldu.

CHP gibi Laik Cumhuriyeti kuran, ülkedeki devrimlerin ve halkların en önemlisi emekten yana olan, alın terinin koruyucusu, gençlerin çocukların, kadınların, sosyal devletin, bağımsız yargının koruyucu çınarı kurumaya başladı.

Ancak Genel Merkez, sürekli sağa itibar edip halklarda karşılığı kalmamış sağcı ve geçmişin suç ortakları siyasilerle seçim kaybedilmesini ve Tek Adam faşizminin devamına sebep olduklarını kabul etmeyip % 48 oy almayı başarı olarak anlatmaya çalıştı.

Genel Başkan çok çalışıp emek vermesine ve tek sorumlu olmamsına karşın tercihleri ve sol/sosyal demokrasiden uzaklaşmasının sebep olduğu kaybı, örgütte ve kitlelerdeki isyanı, öfkeyi ve umutsuzluğu görmemekte direnmeye başlayınca değişim ve yenileşme kaçınılmaz oldu.

CHP’de ne olursa olsun hiçbir zaman sağ ve çıkarcı anlayışlar kök budak salmazlar.

Her zaman benzetirim, Sol/Sosyal Demokrat anlayış ve CHP küllerinden yeniden doğan “ANKA KUŞUDUR.” asla yok edilemez.

Genel Başkandaki bu inat ve ısrar, sağa yaslanarak ve sol ideolojiden sürekli uzaklaşarak genel başkan olarak kalma ısrarı partiyi her yerde tartışılır ve güvenilmez duruma soktu.

Bu koşullarda seçimlerdeki sorumluluğu olan ve bu nedenle görevden alıp yenilediği ve kimsede karşılığı olmayan kendisine biat etmiş MYK mecburen seçimli bir kurultay kararı alıp PM’den geçirmek zorunda kaldılar

Bu nedenle 38. Cumhuriyet Halk Partisi Olağan Kurultayı, 4-5 Kasım 2023 tarihinde seçimli olarak yapılacak.

Ömrünü Sol/Sosyal Demokrasi mücadelesine vermiş, kişisel beklentisi olamadan yıllarca sağ iktidarlarda ve faşist darbelerde bedel ödemiş olan herkes yenileşmeden yana tavır almaktadır.

Özellikle ülkedeki İslamo-faşizme ve Tek Adam diktatoryasına karşı CHP’yi tek alternatif yapacak değişim diyen adaylarla sağa yaslanmış ve hala kapalı kapılarda bu gerici anlayışla birliktelik kurmaya çalışan Genel Başkan ve yandaşları yarışacaklar!!!!!

İşte bu koşullarda inanılması imkânsız bazı solda mücadele vermiş dostların ve sorumluların bu yanlışlara destek vermelerini mantıklı bir açıklama yapamayan tercihlerini görüp üzülüyoruz…

Bu tercihleri daha çok kazanılmış belediye başkanlarının etkisi ile kurultay delegesi yapılan illerde ve burada yazmayı kendime zul ve utanç saydığım farklı ama sola yakışmayan bir tercihten dolayı yaptıkları yanlışın farkındayız ve üzüntü duyuyoruz.

Kısaca verdiğim bilgi ve gerçekler ışığında Bursa’mızın da bu çok önemli kurultayda etkili olacağını ve PM’de mutlaka hak eden, emek vermiş, bilgisi birikimi ve sol kimliği ile saygın isimlerin yer alacağını umuyorum.

Kurultayda PM’ye aday olacak ve çok yaralı olacağına inandığımız farklı tahminlerimiz olsa da kazanmasıyla hem CHP’nin hem ülkemizin kurtulacağına inandığım Değişimcilerin ilk adayı Erkan Aydın oluyor.

Dağa önce çok başarılı bir Dağ-der Başkanlığı yapmış olan Erkan Aydın, köy enstitülü bir babanın ve çağdaş bir öğretmen olan annenin tek çocuğu olarak aileden iyi yetişmiş bir genç siyasetçi.

Erkan Aydın CHP’ye katıldıktan sonra 2 kez Osmangazi Belediye Başkan Adayımız olarak yarıştı.

Erkan Aydın’ın adaylığında CHP’nin oyları ciddi oranda artmış ve halkta karşılığı olduğu görüldüğü için Genel Başkan hayati önemi olan bu seçimlerde de aylar önce bir mitingde kendisini yine adayımız olarak ilan etmiştir.

Gerçi ben gerek Sayın Mustafa Bozbey’i iki yıl önce, gerekse Erkan Aydın’ı aylar önce örgüte sormadan, PM’de karar almadan Tek Adam mantığı ile keyfi açıklamasını hatalı bulmuş ve bunu yazılarımda belirtmiştim.

Bu nedenle Erkan Aydın saygısından itiraz etmemiş ve verilen göreve layık olmak ve CHP’nin sesini her yerde duyurmak için özellikle haksızca listelere konmasına karşın çalışmalarına devam etmiştir.

Erkan Aydın benim evimin küçük oğludur.

Hem kendisi hem örnek olan ve gerçekten CHP’li bir vekilin eşi nasıl olması gerekirse öyle saygın ve edepli davranan sevgili eşi ve benimde kıymetlim olan Mimar, üniversitede öğretim üyesi ve mükemmel bir anne, becerikli bir ev kadını Nadire Aydın ile yüz aklarımızdır.

Erkan Aydın’ın örgütte her kesimde ciddi bir karşılığı olduğu bilinmektedir.

Kendisi hiçbir hizbin, tarafın veya çok konuşulup kınanan mezhep veya benzeri oluşumların militanı değildir.

Ailesinden aldığı saygınlık ve terbiye ile geleneklerimize bağlı, büyüğünü küçüğünü bilen, her zaman her yerde acıda veya kıvançta örgütün yanında olan bir siyasidir.

En önemlisi ve çok az vekilde, belediye başkanında veya siyaside bulunan bir başka özelliği Erkan Aydına gece gündüz ulaşılabilir ve asla zorda olan insanlara karşı “Of…” demez.

Veya gündüz sarmaş dolaş olup sevgi sarıldığı partili ve dostlarına aradıkları zaman çoğunlukla dönmeyen özellikle evindeyse kimseyle görüşemeyen siyasilerden değildir!!!!

Çünkü Erkan Aydın’ın eşi de kendisi gibi insanları seven, sayan ve CHP’den kazandıklarının kıymetini bilen aklı başında bir kadındır.

Hatta Nadire Aydın adeta eşinin en iyi danışmanı ve yardımcısıdır.

Benim evimin küçük oğlu olarak nitelediğim ve bana en çok çiçek alan, her zor günümde ve özel günlerde annesine ne yaparsa yalnız olduğumu bildiği için bana da öyle davranan ve yanımda olan saygılı bir insandır.

Nadire Aydın’da aynı sevgi ve saygı ile özellikle rahatsız olduğum zaman bana gelir mutlaka sevdiğim için sarma veya dolma yaparak getiren becerikli bir kızımdır.

Ben siyasette öyle nankörlükler, ihanetler, saygısızlıklar, hadsizlikler yaşadım ki böyle olumlu ve umut veren gençler olmasa çok mutsuz olur ve usanırdım!..

Erkan Aydın’ı, verdiği doğru kararla değişimcilerle ve her alanda olması gereken yenileşmecilerle beraber olduğu için kutluyorum.

Kendisine ilk yenilikçiler ve partiyi içine düştüğü sağ ve statükodan kurtarması gereken değişimcilerin listesinden PM’ye aday olmasını ve Bursa’nın buna ihtiyacı olduğunu ısrarla ben söyledim.

Çünkü biliyorum ki partideki bölünen, örgütteki hizip ve grupların Erkan Aydın gibi fanatizmi olmayan, her kesimde karşılığı olan, örgütün ölüsünde, zor gününde, düğününde ve mutlu gününde yanlarında olan bir PM üyesine ihtiyacı var.

Ayrıca Erkan Aydın biliyorum ve umuyorum ki Bursa kurultay delegelerinin hepsinin hatta doğal delegelerinde hepsinin oyunu alacaktır.

Erkan Aydın’ın tek kusuru benimde olduğu gibi yemek yemeyi çok sevdiği için aldığı kilolarıdır.

Daha fazla anlatmak ve algı yaratmak istemiyorum.

Ancak kendisi ile bugüne dek ben çok şey paylaştım.

Özellikle benden gece yarısı yardım isteyen hiçbir dosta “ben yapamam” demediğim için herkesi arayarak sorunu çözme arzuma Erkan Aydın her zaman olumlu katkı yapmıştır.

PM’de çok yararlı olacağını umduğum evimin küçük oğlu Erkan Aydın’la bugüne dek paylaştıklarımı yazmaya kalksam roman olur ve okumazsınız!!!!

Bunları yazmak ve sabırları zorlamak istemediğim için albümümden bazı resimleri paylaşarak sizlerinde tanıklık etmenizi istedim.

CHP bir kitle partisi olduğu için çok farklı görüş ve düşünceleri içinde barındırır.

Ancak CHP’yi faşizmin temsilcisi partilerle özel ve gizli anlaşmalara mahkûm eden her kim olursa olsun kabul görmemelidir.

Yıllardır kınadığımız ve ülkemizi karanlığa mahkûm eden TEK ADAM zihniyeti ile CHP’de örgütü ve kurumları işlevsiz kılanlar da her kim olursa olsun onay bulmamalıdır.

Israrla hatada direnmek, kendi gelecek ve beklentilerine yer bulmak amacıyla mazeretlere sığınarak yenileşmeye omuz vermeyerek sokaktaki insanı ve halkları umutsuzluğa götürmek inanın hıyanet olur.

Herkes aklını başına koymalı ve hiç kimse hiçbir koşulda ırk ve mezhep birlikteliğinden dolayı ne lobileşmeli nede yok sayılmalıdır.

SON SÖZ:

Benim için şahıslardan çok yenileşme, Tek Adam zihniyetinden kurtulup en geniş katılımla ve Sol/ Sosyal Demokrasiyi evrensel değerleri ile yaşama geçirecek her kez baş tacımdır.

PM’ne ilk adayımız olan Erkan Aydına ve bundan sonra olacak gerçekten hak eden, yaptıkları yapacaklarına teminat olan, bilgisi ve özverisi ile daha da önemlisi her zaman mağdurlara ses soluk olmuş kadın erkek örgüt emekçisi dostlarıma başarılar dilerim.

Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.