BAHARIN TAZELİĞİYLE CİLT VE VÜCUT BAKIMI: CİLDİNİZİ YENİ MEVSİME HAZIRLAMAK İÇİN TAM ZAMANI!

Baharın yaklaşması ile kış aylarının kasvetli ve soğuk havalarını geride bırakıyoruz. Ruh halimizi, cildimizi ve vücudumuzu etkileyen hava koşulları iyileşmeye doğru giderken ‘‘Cildimiz yeni mevsime hazır mı?’’ sorusu akıllarda beliriyor.  Mevsim geçişlerinde cilt bakımının önemine değinen uzmanlar, doğru bir cilt ve vücut bakımı nasıl yapılmalıdır sorusuna cevap verdiler.

Kış aylarında soğuk hava ve rüzgar gibi etkenlere maruz kalan cildimiz, mevsim geçişlerinde oldukça yorulmuş oluyor. Bahar aylarının gelmesi cildimizi bakıma almak için kaçırılmayacak bir fırsat demek. Cildimizin sağlıklı, canlı bir görünümüne kavuşabilmesi için cilt bakımına ve beslenmeye dikkat etmek gerektiğini belirten Cilt Bakım ve Güzellik uzmanı Aylin Kutupyıldızı, ilk hedef mutlaka cilt yapımıza uygun günlük bir rutinimizin olması olduğunu belirtti.

‘‘CİLT TEMİZLİĞİ OLMAZSA OLMAZLARDAN BİRİ’’

Cilde gereken özen gösterilmediği takdirde bu durumlar çeşitli cilt problemlerini beraberinde getiriyor. Cildimizi kış mevsiminin olumsuz etkilerinden arındırıp artan hava sıcaklığıyla birlikte yaz mevsimine hazırlamak için yapılması gerekenlere değinen Aylin Kutupyıldızı, ‘‘Cilt sağlığımızda dikkat etmemiz gereken en önemli nokta, cildimizi temiz tutmaktan geçer. Mevsim fark etmeksizin cildimizi her gün düzenli temizleyip nemlendirmeli, dışarıya çıkmadan 15 dakika önce güneş koruyucumuzu uygulamış olmalıyız. Cildin üzerindeki ölü tabakanın temizlenmesi, bakteri oluşumunu önleyerek, gözeneklerdeki atıkları cilt yüzeyinden uzaklaştırır. Cildimizi temizlemeden hiçbir ürünü kullanmamalıyız. Bununla birlikte dengeli beslenmeye de dikkat etmeliyiz. Antioksidan içeren yeşillikler tüketmeli, sağlıklı bir cilt için günde 2,5 litre su içmeye özen göstermeliyiz. Uyku, cilt sağlığını en çok etkileyen unsurlardan biridir ve günde 7 – 9 saat kaliteli uykuya özen göstermeliyiz.’’ dedi.

CİLT BAKIM RUTİNİNİ BAHAR AYLARINDA NASIL YAPMALIYIZ?

Kışın soğuk havanın etkisiyle kuruyan, matlaşan ve nemini kaybeden ciltler için, bahar ayları cildimizi bakıma almak için kaçırılmayacak kadar değerli. Bu dönemlerde cilt bakımı yaparken iyi bir nemlendirici krem kullanmalı ve cildi bolca neme doyurmalısınız diyen Kutupyıldızı, ‘‘Cilt bakımı, uzman kişiler tarafından uygun içerikli ürün ve teknikler kullanılarak yaptırılması gereken bir bakımdır. Yıpranan, kuruyan ve matlaşan cildimize uygulanacak profesyonel cilt bakımları, cilt türüne göre değişiklik gösterir. Her bakım, her cilt türüne uygun olmayabilir. Cilde bakım yapılırken mutlaka güvenilir ve doğru ürünler kullanılmalıdır. İyi yapılmış bir cilt bakımı sonucunda hem sağlık açısından hem de estetik açıdan güzel sonuçlar alınır. Ayrıca günlük hayatımızda kullandığımız krem ve ürünlerin içeriklerine çok dikkat etmeliyiz, kimyasaldan uzak ve cilt tipimize uygun olmalıdır.’’  ifadelerini kullandı.

‘‘FİT GÖRÜNÜMÜ YAKALAMAK İÇİN CİLDİNİZDEN ÖDÜN VERMEYİN!’’

Cildin sağlıklı olması sadece dış görünüşü değil kişinin kendisini nasıl hissettiğini de etkileyen önemli bir faktördür. Kış ayları boyunca vücudumuzda bazı bölgelerde zamanla biriken yağlardan sadece kilo vererek kurtulamayabiliriz.  Bu durumda o bölgeye özel bazı işlem ve uygulamalarla incelme sağlanabildiğini belirten Kutupyıldızı,  ‘‘Bölgesel zayıflama, bölgede zayıflamayı amaçladığı için daha fit ve hoş bir görüntüye kavuşabilmek için oldukça önem taşıyor. Cildin çabuk yaşlanmasının ve esnekliğini kaybetmesinin en yaygın sebeplerinden biri yanlış beslenmedir. Bu sebeple hızlı kilo verme amacıyla yapılan yanlış diyetler ya da yanlış beslenme türleri cildinize zarar verebilir. Hiçbir bölgesel incelme uygulaması tek başına yeterli olmaz. Ancak diyet ve sporun da tek başına yeterli olamadığı noktada destek verir ve istenilen sonuca daha kısa sürede, daha konforlu bir biçimde ulaşılmasını sağlar. Bölgesel zayıflama uygulaması ortalama 20 – 30 dakika içerisinde tamamlanmaktadır. Uygulama için gereken seans sayısı bölgesel zayıflamanın hangi bölgelere uygulanacağına ve giderilmek istenen yağ dokusunun miktarına bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. Kişinin yapısına ilişkin özelliklerin de süreci belirlediği uygulamada genel olarak ortalama 6 – 10 seans yeterli olmaktadır.’’ diye belirtti.