Sen Gazetecisin! Yazarken Biraz Vicdanlı Olmalısın!

“İFTİRACISINIZ!” bu yükselen ses CHP Yenişehir İlçe Başkanı Ahmet Köse’ye ait. Köse; “Kirazlıyayla’da maden ayrıştırma ve atık barajı inşaatı yapımı gündeme geldiğinde bir çok kurumdan itirazlar geldi.

Yenişehir’de ve Kirazlıyayla’da yapılan, halk sağlığı uzmanları, jeoloji mühendisleri, deprem uzmanlari, ziraat mühendisleri, Bursa Barosu avukatları, Bursa ve Yenişehir Çevre örgütlerinin de katıldığı bilgilendirme ve degerlendirme toplantılarında tesisin buraya kurulması ve faaliyete geçmesinin doğuracağı felaketler net bir şekilde ortaya kondu.

Vicdan ve ahlakla izah edilmesi mümkün olmayan ÇED sürecinin aşılmasından sonra sözleşmede, firmanın flotasyon işleminde kullanacağı suyun kaynağı, tarım toprağı ve orman alanlarının vasfının değiştirilmesiyle ilgili hususlarda belirsizlikler, muğlâk noktalar olduğu görülmektedir. Gerekli izinlerin alınamadığı ortadadır.

Bu şartlarda firma köye gelerek merada ağaç kesimiyle birlikte insaata başlamıştır. Köylü firmayı mahkemeye vermiş. Mahkeme süreci devam ederken şirket gece gündüz yoğun bir şekilde inşaat çalışmalarını sürdürmüştür. Bu esnada mahkeme 7 bilim adamından oluşan bir bilirkisı heyetini köye göndermiştir. Heyetin yaptığı incelemelerden sonra duzenlediği raporda aynen şu ifade yer almaktadır. “BURAYA BU TESIS YAPILAMAZ.”
Gerekçeleri ise son derece nettir.
Burası birinci derece deprem bölgesidir ve altından fay hattı geçmektedir. İnsaat heyalan bölgesine planlanmıştıŕ. Köyde ve civarda yaşayan insanların sağlığı, tarım, hayvancılık ,su kaynakları, toprak ve hava tehdit altındadır.

Ruhsatlandırılan alanın genişliği, ayrıştırılacak madenin türü ve çeşitliligı, bilirkişi heyetinin raporu, halk sağlığı uzmanları, deprem uzmanları, çevre örgütleri ve ziraat mühendislerinin tespitlerinden, Kirazlıyayla ile birlikte Yenişehir Ovası, Yenişehir’in tarihi, Iznik gölü, tarihi ve turistik Iznik şehri de tehdit altındadır.
Devletin mahkemesi kendi atadığı 7 bilim insanın hazırladığı raporda yazılı hususları, akıl ve bilimsel gerçekleri gözardı ederek yürütmeyi durdurma kararı vermemiştir. Bu anlaşılması zor bir karar olmuştur.

Ancak maden firması bu gerçekleri gözden kaçırmak, firmaya karşı oluşan direnci kırmak için, madene karşı olan insanlar hakkında iftira ve karalama içeren duzmece haberler yaptırmaktadır. Bu işi yaparken de ucuz kalemşörleri kullanmaktadır.

En son kadına şiddete karşı uluslararası dayanışma etkinlikleriyle ilgili köye Bursa’dan gelen insanlarla ilgili olarak, yapılan maksatlı haberde, birkaç köylüyü referans gösterip, CHP ve meclis üyesi arkadaşımıza iftira atılmaktadır.Köylünün söylemediği, kendi zihinlerinde kurguladıkları hikâyeyi haber yapmışlardır. Çamur at izi kalsın düşüncesiyle yapılan bu iftira çok çirkin ve ahlak dışıdır.

Kirazlıyayla’daki milli ve manevi hassasiyetleri istismar ederek, gerçekle alakası olmayan, tamamen yalandan ibaret hikayeleri haber yaparak madene karşı olanlar arasında nifak yaratmak amaçlanmaktadır.

Evet Yenişehir halkı her türlü terör örgütüne karşıdır. Bu şehirde vatan, bayrak denince akan sular durur. Şunu da ifade etmeliyiz ki bu şehir de CHP de her türlü terör örgütüne sonuna kadar karşıdır. Ilçe başkanı, meclis üyeleri ve yöneticiler olarak bu konuda kendimizden en küçük bir kuşkumuz yoktur. Yenişehir halkı bizi bilmektedir.

Anlaşılan odur ki, firma madene karşı bir araya gelerek oluşan yapıyı ve birliği dağıtmak için her kesimden ucuz insanlar bulup, ceplerine para koyarak gerçeği karartmayı, sanaryolar üretip, gerçek dışı haberler yaparak madene karşı köylünün yanında kim varsa, herkesi itibarsizlaştirmayı yöntem olarak benimsemiştir. Bu iğrenç yöntemi daha önce de Yenisehir çevre örgütünün masum üyelerine iftira atarak uygulamıştır. Bu anlamda YEÇEP sözcüsü ve belediye meclis üyemiz, arkadaşımız Sayın Şafak ERDEM ‘e karşı yapılan iftira ve karalama aynı zamanda partimizin kurumsal kimliğine de yapılmıştır. CHP olarak arkadaşımızın ve Kirazlıyayla halkının sonuna kadar yanındayız. Bunu yapan ve yaptıranlar hakkında hukuki süreçle ilgili çalışmalara başlanmıştır.

Sen kirli parayı cebine koyan şözde gazeteci, o parayla aldıklarını evine götürüp çocuklarına yedirirken, iftira attığın, hakkına girdigin bu insanların vebaline girdiğini unutma.

Gazeteci taraf olamaz, gerçeğin, vicdanın ve adaletin tarafındadır. Kamu yararının yanındadır. Diğer türlüsü olsa olsa kalemşörlük olur. Parayı verenin düdüğünü çalmak gazetecilik değildir. Gazeteci toplumun vicdanıdır.” dedi.