“Serbest Piyasa mı, Serbest İnsafsızlık mı?”

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı, Adana’nın Pozantı ilçesinde yaşadığı bir olay üzerinden Türkiye’deki ekonomik düzensizliğe dikkat çekti.

Sendika yöneticileri Kadir Şahin ve Ali Tuna ile birlikte sabahın erken saatlerinde Ankara’dan yola çıkan Şanlı, öğle saatlerinde Pozantı’da mütevazı bir lokantada yemek yediklerini, ancak gelen 750 TL’lik hesap karşısında büyük bir hayrete düştüklerini aktardı.

“Serbest piyasa dedik, herkes kafasına göre fiyat yazıyor”

Şanlı, işletme sahibiyle arasında geçen konuşmayı şöyle aktardı:

“Beyefendiye sordum: Bu ücretle kira, elektrik, su, doğalgaz, işçi maaşı, vergi ödedikten sonra size kazanç kalıyor mu?
Başını öne eğdi ve ‘Şükürler olsun… Serbest piyasa dedik, herkes istediği fiyatı yazıyor. Eskiden zabıta gezer, etiket kontrolü yapardı. Şimdi her şey başıboş. Ev kiraları da öyle. Hükümet buna acilen el atmalı’ dedi.”

Şanlı’ya göre bu kısa diyalog, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik çarpıklığın en net özeti oldu.

“Emekli ay sonunu getiremiyor, bordrolu için mucize gerekiyor”

Şanlı, konuşmasında özellikle bordroluların ve emeklilerin yaşadığı ekonomik sıkıntılara vurgu yaptı:

• “Bir emekli maaşıyla ay sonunu getiremiyor.

• Bir bordro mahkumu için çocuk okutmak, kirada yaşamak, tencere kaynatmak artık mucizeye dönüşmüş durumda.

• ‘Serbest piyasa’ adı altında yürütülen bu başıboş düzen ne üreticiyi ne tüketiciyi koruyor. Sadece en güçlü olanın lehine işliyor.”

“Devletin görevi ekmeği, kirası, umudu korumaktır”

Şanlı, serbest piyasanın denetimsizliğini “serbest insafsızlık” olarak nitelendirerek şu sözlerle hükümete çağrı yaptı:

“Devlet yalnızca yol yapan, köprü açan, ihale dağıtan bir kurum değildir. Devlet, halkının ekmeğini, kirasını, mutfağını, geleceğe dair umudunu korumakla sorumludur.
Denetimsiz bir ekonomi vatandaşı açlığa mahkûm eder. Sessiz kalan bir yönetim, halkın adalet duygusunu derinden yaralar.”

“Ekonomik adalet olmadan huzur olmaz”

Şanlı, açıklamasını şu uyarıyla sonlandırdı:
“Unutmayalım, ekonomik adalet sağlanmadan bu ülkeye gerçek huzur gelmez. Serbest piyasa, serbest insafsızlık haline dönüşmemelidir. Denetim, adaletin eli; adalet ise halkın ekmeğidir.”