“Kıyı Ve Sınır” 30 Eylül’e dek Bodrum Belediyesi Mausolos Sergi Salonu’nda

  • 06 Eylül 2025
“Kıyı Ve Sınır” 30 Eylül’e dek Bodrum Belediyesi Mausolos Sergi Salonu’nda

2 Eylül’de açılan “Kıyı Ve Sınır,  30 Eylüle kadar Bodrum Belediyesi Mausolos Sergi Salonu’nda görülebilir.

Sanatçılar: Ayşen Karakaya, Bawer Doğanay, Doğu Çankaya, Hesen Chalak, İpek Çankaya, Mehmet Çimen, Tao Ulusoy

Sergi Koordinasyon: Mehmet Çimen, Tao Ulusoy

REKLAM ALANI

Haritalarda çizgiler dümdüz görünür. Oysa yaşarken çizgiler öyle değildir: kayar, çatlar, üzerimizden geçer. Sınır ve kıyı, ilk bakışta birbirinden ayrı kavramlar gibi görünse de, yaşamın, düşüncenin ve hafızanın içinde çoğu zaman iç içe geçer. Bir çizgi kimi zaman engel olur, kimi zaman eşiğe dönüşür; kıyı kimi zaman davetkâr, kimi zaman dışlayıcıdır.

“Kıyı ve Sınır” sergisi, Bodrum ve Mardin’de yaşayan sanatçıların bir araya geldiği bu sergi, “kıyı” ve “sınır” kavramlarını kişisel ve kolektif hafızalar üzerinden tartışmaya açıyor. Sanatçılar, yaşadıkları coğrafyanın onlara yüklediği algısal bakışı fark ederek, sınırın sertliğini kıyının geçirgenliğiyle kırmayı; kıyının akışkanlığını sınırın denetleyen bakışıyla sınamayı deniyor. Böylece sergideki her bir iş, hem kendini karşısındakinin yerine koymaya davet eden bir bakışı hem de içeriden kendine yeniden bakmayı barındırıyor.

Sanatçıların soruları da bu çizgiler etrafında dolaşıyor:
— Bir çizgi ne zaman engel olur?
— Ne zaman bir eşiğe dönüşür?
— Hafızamız sınırları nasıl kaydeder?
— Toprak ve su kendini nasıl hatırlatır?

Bazı işler çocukluk anılarındaki çizgilere bakarken, bazıları hayvanların mekânla ilişkisini ve bilişsel sınırlarını sorguluyor; kimileri ilk sınır taşlarının mitolojik ve tarihsel kökenlerini araştırıyor; kimileri ise kolektif belleğin kentte nasıl silindiğine işaret ediyor.

Sergide yer alan sanatçılar:

  • Mehmet Çimen, kıyı şeritlerinin hafızayla kurduğu ilişkiyi ve mutenalaşma süreçlerinde kolektif belleğin nasıl kesintiye uğradığını tartışıyor.
  • Bawer Doğanay, tarihteki ilk sınır taşından yola çıkarak, sınırın yalnızca toprak paylaşımı değil, aynı zamanda iktidar ve kutsallık ilişkilerini de biçimlendirdiğini hatırlatıyor.
  • Tao Ulusoy, çizginin politik boyutunu sorgularken, onun aynı anda hem ayıran hem birleştiren, hem kırılgan hem esnek doğasına dikkat çekiyor.
  • Ayşen Karakaya, betonla tuval arasındaki sınırda ürettiği işlerinde, görünürlüğün geçiciliğini ve hafızanın inatçı izlerini açığa çıkarıyor.
  • Hesen Chalak, hayvanların coğrafyayla kurdukları ilişkiyi sınır kavramı üzerinden ele alıyor. İnsan eliyle çizilen yollar, çitler ve yerleşimler, yalnızca insan yaşamını değil, hayvanların hafızasını ve geçiş güzergâhlarını da kesintiye uğratıyor.
  • İpek Çankaya, belleği tarihle birlikte düşünür. Bodrum’un geçmişine dair bulunmuş dia görsellerini yeniden kurgulayarak, sıradan insanların ve artık var olmayan manzaraların izlerini işler; belleğin kırılgan ve kişisel doğasına dikkat çeker.
  • Doğu Çankaya, sanatı bir tür simya olarak görür. Kıyı ve sınır kavramlarını resimlerinde bir coğrafyayı bölen ve yeniden bütünleştiren imgeler olarak ele alır; bu arayışın merkezine merhameti yerleştirir.

“Kıyı ve Sınır”, yalnızca bir karşılaşma değil; aynı zamanda bir yer değiştirme, bir konum kaybı ve belki de yeni bir yer açma denemesidir. Kıyıda olanı sınıra, sınırda olanı kıyıya bakmaya davet eder. Çünkü bazen bir çizgiyi anlamanın en iyi yolu, onun öte yanına geçmeye çalışmaktır.

 

Sergi bir süreç sergisi olup 6 aylık bir süreç sonunda gerçekleşti.

Bodrumda açılış yapılan sergiye büyük bir kalabalık eşlik etti. Birçok üretim tekniğini ve sanat pratiğini merkezine alan bu sergide. Fotoğraf, Resim , Baskı, 3d printing, Entelasyon, Heykel, digital ve yapay zeka ile üretilen işler yer aldı.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ