Bursa Vatan Medya Grubu Köşe Yazarı Bahri Palas’tan Gönül Dolu Bir “Merhaba”

Bursa Vatan Medya Grubu’nun usta kalemlerinden Bahri Palas, kaleme aldığı son yazısında okurlarına duygu yüklü bir “merhaba” ile seslendi. Her yeni günü umutla karşılayan, hayatın en sade anlarını bile içtenlikle selamlayan Palas, yazısında doğaya, emeğe, aileye ve alın terine duyduğu saygıyı zarif bir dille ifade etti.
“Açan çiçeklere, öten bülbüllere merhaba; hamur kokan ellere, nenelere annelere, tarlada bağda bahçede, madende helal kazanmak için çalışan babaların, dedelerin, abilerin nasırlaşmış ellerine merhaba,” sözleriyle başlayan yazı, hem edebi derinliği hem de samimi tonuyla okurlarından büyük beğeni topladı.
Palas, bu içten girişin ardından Türk edebiyatının büyük ismi Yahya Kemal Beyatlı’nın “Merhaba” şiirini paylaşarak yazısına şiirsel bir değer kattı. Şiirin ardından ise klasik Bahri Palas üslubuyla okurlarıyla dertleşti, gündelik hayatın içinden küçük ama anlamlı gözlemler sundu.
Yazı, Bahri Palas’ın sadece bir köşe yazarı değil; aynı zamanda insan ruhuna dokunan, değerleri hatırlatan bir kalem erbabı olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Bahri Palas’ın köşe yazıları her hafta Vatan Medya sayfalarında ve dijital platformlarında okuyucuyla buluşmaya devam ediyor.
Merhaba değerli dostlarım ,
Yeni bir güne merhaba, açan çiçeklere, öten bülbüllere merhaba , hamur kokan ellere, nenelere annelere, tarlada bağda bahçede, madende helal kazanmak için çalışan babaların dedelerin, abilerin nasırlaşmış ellerine merhaba.
Bu kadar merhabadan sonra Yahya Kemalin bir Merhaba şiirini sizlerle paylaşmak ve ardından da sizlerle dertleşmek istedim. Umarım keyifle okursunuz.
Merhaba
Dünyanın ucunda bir gül açılmış
Efil efil esen yele merhaba
Karanlığın sonu bir ulu şafak
Sarp kayadan geçen yola merhaba
Gün be gün yüreğim ulu yalımda
Engel tuzak kurmuş bekler yolumda
Zulümlerde işkencede ölümde
Bükülmeyen güce kola merhaba
Acıda kahırda çekmiş geliyor
Güneşten boşanmış kopmuş geliyor
Bir ışık selidir sökmüş geliyor
Nazım usta coşkun sele merhaba
Alınacak Anadolu’nun öcü
Yerde kalmıyacak çekilen acı
Açıldı geliyor şafağın ucu
Şu doğdu doğacak güne merhaba
Selam olsun dört bir yana merhaba
Akan kana düşen cana merhaba
Hesap sorulacak güne merhaba
Türküler söyleyen dile merhaba
Değerli okuyucularım; Elbetteki yeni bir güne merhaba derken, bu güzel şiiri okurken gönlüme Filistin ve Filistin’de zulme uğrayan bebeler, anneler , ablalar, dedeler , neneler aklımın bir köşesinde dönüp durdu. İsrail zaliminin yapmış olduğu zulum gözlerimin önünde canlanırken bir kez daha İslamca malüp olmanın acısını iliklerime kadar maalesef hissettim ve sizlerle duygularımı paylaşmak istedim.
Canım okuyucularım. İsrail köpeği Cenabı hak tarafından da malumunuz olduğu üzere lanetlenmiş bir kavim, lanetlenmiş bir millet. Kokuşmuş bir dine mensup bu zalimlerin mübarek İslam ile şereflenmiş biz Müslümanlar ile baş edebilmeleri mümkün değil.
Bunu çok değerli bir hocamızın bir cümlelik sözlerinde çok daha rahat görebiliyoruz.
Mustafa İslamoğlu Hocamız Mavi Marmara gemisinden sonra demişti ki ;
‘ Her Müslüman evinden doldurduğu birer kova suyu bu katillerin yaşadıkları yere boca ediverseler. O boca edilen suyun içerisinde boğulup giderler Cenabı hakkın El Kahhar esmasına doğru. ‘
Bu kadar kolay mı ? Evet ardı sıra Amerika katili olmasa gerçekten bu kadar kolay. Ah Amerika…
Bunları sizlerle paylaşırken Musa As. İle Firavun arasında geçen bir arif kıssası aklıma geldi. Aklıma düşmüşken emen sizlerle de paylaşayım.
Musa as. Gitmiş firavuna hak dini anlatıyor ve dine davet ediyor ama Firavunun iman edeceği filan da yok hani. Firavun diyor ki güç ve kudret sahibi benim benden başka tanrı arama Peygamber Musa’ya. Musa as. ‘ da diyor ki insandan tanrı olmaz gel benim tanrıma iman et.
Ortak bir noktada buluşulur. Her kim Nil nehrini tersine akıtabilirse onun söyledikleri doğru kabul edilecek ve kavga bitecek.
Musa as.’ın işine gelir . Nasıl olsa ben cenabı hakkın ulül-ü azam şeriat peygamberiyim beni Firavunun karşısında mahcup etmez diye düşünerek kendinden emin bir şekilde evine gider vurur kafayı yatar ertesi güne kadar. Allah eyvallah.
Ertesi gün olur ve Nil’in kıyısında Firavun ve Musa as. buluşurlar. Musa peygamber peygamberliğinden dolayı o kadar emindir ki aynı bizim Müslüman olduğumuzdan dolayı her şartta bizi Allahın koruyup kollayacağını düşündüğümüz gibi.
İlk Musa peygamber seslenir Nil nehrine ‘ Ey Nil tersine ak ‘ diye emreder ama Nil nehri her zaman aktığı yöne doğru akmaya devam eder. Tekrar seslenir Nil ‘e ‘ Ey Nil tersine ak ‘ yine değişen bir şey olmaz. Bir daha zorlar durumu ‘ Ey Nil tersine ak ‘ Musa as. ‘ın gardı düşmüş morali son derece bozulmuştur.
Şimdi Nil’e seslenme sırası Firavuna gelmiştir ve seslenir ; ‘ Ey Nil tersine ak ‘ demesiyle Nil nehri tersine akmaya başlar. Musa as. çok ciddi bir sınav veriyordur Firavunun karşısında utançla karışık.
Yenilmiştir ve içi içini yemektedir. Hemen koşarak Turi Sinaya her zaman Cenabı hak ile aracısız konuştuğu noktaya gider ve hemen sorar yarabbi nasıl böyle bir şeye imkan verirsin. Oysaki ben senin indirdiğin hak dini temsil ediyorum. Sen bir kafiri haklı çıkarttın galip getirttin bu günün lisanıyla. Daha çok şey eklenir ama saadete gelip konuyu sonuca bağlayalım heman.
Cenabı hak seslenir Musa Peygambere ‘ Ey Musa êvet sen benim peygamberimsin benim tarafımdan görevlendirildin benim emir ve yasaklarımı insanlara bildirmek için lakin sen Peygamberliğine güvendin ve yan gelip yattın. Oysaki senin düşmanın firavun kendini ters bir şekilde sakallarından bağlayarak sabaha kadar bana dua etti Yarabbi beni Musa’nın karşısında mahcup etme diye. O kadar gayretli, o kadar samimiydi ki ettiği duayı görmemezlikten gelemezdim. Bundan dolayı onun duasını kabul ettim senin kini etmedim.
Çok kıymetli okuyucularım. Evet İsrail lanetlenmiş bir kavmin yaşadığı topraklar. Bizde Elhamdülillah Müslümanız. Biz niye malübuz, bizim dualarımız niye onların karşısında geçersiz kalıyor diyorsanız hala yukarıda yazdığım kıssayı bir kez daha okumanızı önerim. Biz Allah’a sığınıp yatarken onlarda çalışarak , üreterek , teknolojilerini geliştirerek sığınıyorlardı.
Cenabı hakk bize uyanın mesajını göndermektedir. Akıllı olmak lazım.
Şimdilik yazıma burada son verirken bir ara hatırlatıverinde Fiili Dua nedir nasıl edilir yada yapılır bir gün bunu da siz biricik okuyucularıma anlatıvereyim.
Hoşçakalın.