“Konkordato Mağdurlarına Kim Sahip Çıkacak?” – DEVA Partisi Bursa İl Başkanı Tayfun Öztürk’ten Sert Tepki

DEVA Partisi Bursa İl Başkanı Tayfun Öztürk, BTSO’da düzenlenen konkordato eğitimi sonrası kamuoyuna çok sert bir açıklamayla seslendi. “Konkordato ilan eden şirketler nefes alıyor, geride kalan yüzlerce mağdur ise göz göre göre boğuluyor!” diyen Öztürk, yaşanan mağduriyetlerin görmezden gelinmesine isyan etti.
“Eğitim Veriliyor Ama Kimse Mağduru Görmüyor”
Konkordato uygulamalarıyla ilgili verilen eğitimleri önemsediklerini belirten Öztürk, “Ancak ortada çok daha temel bir mesele var: Mağdurlar ne öğrenecek? Hakkını aramanın yolunu, kaybettiklerini geri almanın yolunu kim gösterecek? Hiç kimse!” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
“Atış Yapı Örneği: Emekçinin Alın Teri Yerde Kaldı!”
Öztürk, konkordato sürecindeki en çarpıcı örneklerden biri olarak Atış Yapı mağduriyetini gündeme taşıdı:
“Yüzlerce emekçi, taşeron, tedarikçi alacaklarını alamıyor. Ev sahibi olmak için yıllarca birikim yapan insanlar, yarım kalmış binalara, boş vaatlere mahkûm bırakıldı. Bunlar sadece şirketin sorunu değil; sistemin açıklarının, denetimsizliğin, sorumsuz belediyeciliğin sonucudur.”
“Sistem Çökmüş, Devlet Sadece Seyrediyor!”
Konkordato ilan eden şirketlerin arkasında bıraktığı tahribatı “ekonomik ve sosyal iflas” olarak niteleyen Tayfun Öztürk:
“Ortada bir şirketin krizi değil, devletin çöküşüdür bu! Ruhsat veren ama takip etmeyen, reklam tabelasını gören ama şantiyeye bakmayan anlayış iflas etmiştir. Kurumlar suskun, siyasetçiler üç maymunu oynuyor!”
“DEVA Partisi Olarak Bu Sessizliğe Ortak Olmayacağız”
DEVA Partisi’nin sessiz kalmayacağını vurgulayan Öztürk:
“Biz hakkı yenilen her vatandaşın, emeği gasbedilen her taşeronun, mağdur edilen her yatırımcının sesi olacağız. Bu düzenin mağdurları yalnız değil. Konkordato, bir can simidi olamazken başkalarının mezarı haline gelmemelidir!” dedi.
Net Mesaj: Bu düzenin adını koyalım; denetimsizlik, ilgisizlik ve suskunluk ittifakı!
Konkordato Eğitimi Verildi, Peki Ya Mağdurlar Ne Öğrenecek?
BTSO’da konkordato uygulamaları üzerine eğitim verildi. Elbette bu hukuki süreci bilmek ve yönetmek önemli; fakat biz DEVA Partisi olarak bugün başka bir soruyu yüksek sesle sormak zorundayız:
Konkordato ilan eden firmaların ardında bıraktığı mağdur işçiler, taşeronlar, ev sahibi olmak isteyen vatandaşlar ne eğitimi alacak?
Atış Yapı örneği ortada.
Bugün yüzlerce emekçi alın terinin karşılığını alamıyor. Yıllarca birikim yapıp ev sahibi olmanın hayalini kuran vatandaşlarımız, ortada kalan yapılarla, ödenmeyen hak edişlerle, sesini duyuramayan taşeronlarla baş başa bırakıldı. Konkordato ile işletmeler nefes alırken, geride kalanlar boğuluyor.
Bu yaşananlar, sadece bir şirketin ekonomik dar boğazı değil, aynı zamanda eksik denetimin, şeffaf olmayan yapı ruhsat süreçlerinin ve risk yönetiminin iflasıdır.
Soruyoruz:
• Ruhsat verilirken finansal sürdürülebilirlik ne kadar incelendi?
• Risk raporları nerede?
• Vatandaşın “güvenerek yatırım yaptığı” bu projeler için kamu otoritesi hangi sorumluluğu üstleniyor?
DEVA Partisi Olarak Taleplerimiz:
1. Konkordato ilan eden yapı firmaları için özel denetim komisyonları kurulmalı. Yarım kalan projeler devletin gözetiminde hızla çözülmeli.
2. Mağdur edilen işçi, taşeron ve ev sahibi vatandaşların hakları için hukuki destek mekanizmaları oluşturulmalı.
3. İnşaat firmalarına proje bazlı mali yeterlilik ve teminat şartı getirilerek, vatandaşın birikimi güvence altına alınmalı.
4. Yapı denetim süreçlerinde sadece teknik yeterlilik değil, ekonomik sürdürülebilirlik de incelenmeli.
5. BTSO ve ilgili meslek odaları, mağduriyetlerin önlenmesi için proaktif risk izleme komisyonları kurmalı.
Bu çağrımız sadece Atış Yapı ile sınırlı değildir.
Bugün yaşanan bu kriz, yarın başka firmalarda tekrarlanmasın diye yapısal reform şarttır.
Vatandaşın devlete ve sisteme olan güveni, böyle dönemlerde atılacak adımlarla yeniden tesis edilebilir. Biz DEVA Partisi olarak bu mağduriyetlerin takipçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ediyoruz.