Diyarbakır’da Lohusalık Dramı: Toplumsal İhmal Bir Can Daha Aldı
Haber: Sevgi Yıldız
Diyarbakır’da yaşanan trajik bir olay, gözleri yeniden lohusalık depresyonu ve annelik sonrası psikolojik desteğin yetersizliğine çevirdi. Sinir krizi geçirdiği iddia edilen bir anne, 2 aylık bebeğini 4’üncü kattaki evlerinin penceresinden attı. Bebeğin hayatını kaybettiği olay sonrası anne gözaltına alındı.
Olay, sadece bir adli vaka değil, derin bir toplumsal yarayı da gözler önüne serdi. Uzmanlar, lohusalık depresyonunun “herkes yaşıyor” diyerek geçiştirilemeyecek kadar ciddi olduğunu vurguluyor. Bu dönemde annenin yalnız bırakılmaması, eş başta olmak üzere tüm yakın çevrenin destek vermesi gerektiği hatırlatılıyor.
“Biz böyle değildik”
Eskiden büyük ailelerin desteğiyle geçirilen doğum sonrası dönem, günümüzde annelerin yalnızlaştığı bir sürece dönüşmüş durumda. Oysa annenin ruhsal sağlığının korunması, bebeğin de sağlıklı gelişimi için hayati önem taşıyor.
Toplum Babayı Unutuyor
Toplumda babaya biçilen rolün hâlâ eksik ve yüzeysel olduğuna dikkat çekiliyor. Doğum sonrası süreçte babanın da aktif sorumluluk alması gerektiği, gerekirse bunun dizilerle, kampanyalarla halka anlatılması gerektiği vurgulanıyor.
Bu acı olay, ihmalle gelen bir cinayeti değil; aynı zamanda sistemli bir ilgisizliğin, eğitimsizliğin ve yalnızlığın sonucu olan bir travmayı da ortaya koyuyor.
Toplum olarak yeniden “yan yana durmanın” gerekliliğini hatırlatıyor.
