DOÇ. DR. SELÇUK ÖZDAĞ’DAN TBMM’DE FUTBOLDA BAHİS SKANDALI AÇIKLAMASI

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) yaptığı açıklamayla futbol dünyasını sarsan bahis skandallarına dikkat çekti. Özdağ, sporun temiz kalması ve gençliğin bu kirli düzene kurban edilmemesi gerektiğini vurguladı.

TBMM’de basın mensuplarına konuşan Özdağ, “Türk futbolu, sadece saha içinde değil, ne yazık ki saha dışında da büyük bir tehditle karşı karşıyadır. Bahis çeteleri, maç sonuçlarını manipüle ederek milyonlarca liralık haksız kazanç sağlamakta, futbolcuları ve kulüpleri tehdit etmektedir,” dedi.

Özdağ, bahis oyunları üzerinden dönen yasa dışı ilişkilerin sadece sporu değil, kamu düzenini ve gençliğin geleceğini de tehdit ettiğini belirterek şunları söyledi:

“Futbolun içine sızmış bu karanlık yapılarla mücadele edilmezse, geleceğimiz olan gençlerimizi kaybedeceğiz. Spor ahlaktır, spor disiplindir. Bahis çetelerine teslim edilen bir sporun, ülkeye de gençliğe de katkısı olamaz.”

Özdağ, konuyla ilgili Meclis’e soru önergeleri sunduğunu belirterek, gerekli denetim ve yasal düzenlemelerin acilen yapılmasını istedi.

Yeni Yol Grubu Grup Başkanvekili ve Muğla Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, Türk futbol tarihinde eşi benzeri görülmemiş ölçekteki bahis skandalına ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Özdağ, açıklamasında yalnızca mevcut skandalı yorumlamakla kalmayıp, sürecin Türkiye’de spor yönetimi, denetim mekanizmaları, etik değerler, gençlik politikaları ve ulusal itibar açısından çok daha geniş bir kurumsal problem alanını işaret ettiğini belirtti. Basın toplantısının sıradan bir açıklama olmadığını vurgulayan Özdağ, bunun aynı zamanda “spor muhasebesi, kurumsal sorgulama ve geleceğe yönelik bir reform çağrısı” niteliği taşıdığını ifade etti.

Spor akademisi mezunu olduğunu hatırlatarak sektöre yabancı olmadığını belirten Özdağ, TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun kamuoyuna açıkladığı rakamların vahametini vurguladı. Özdağ’ın aktardığı verilere göre profesyonel liglerde görev yapan 571 hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğu, 152 hakemin aktif olarak online bahis oynadığı ve yalnızca bir hakemin 18.227 işlem gerçekleştirdiğinin tespit edildiği bildirildi. Bu bulguları “bireysel ihlallerin ötesinde yapısal bir sorun göstergesi” olarak niteleyen Özdağ, “Bu kadar büyük çaplı bir ihlal nasıl fark edilmedi? Denetim mekanizmaları neden işlememiştir?” sorularını gündeme taşıdı ve süreci “tarihî bir kırılma noktası” olarak değerlendirdi.

Disiplin süreci kapsamında Süper Lig’den 27, 1. Lig’den 77, 2. Lig’den 282, 3. Lig’den 629 ve amatör liglerden 9 olmak üzere toplam 1.024 futbolcunun PFDK’ya sevk edildiğini, alt lig müsabakalarının da iki hafta ertelendiğini hatırlatan Özdağ, bu kararların sezon ortasında alınmasının spor kulüpleri üzerinde ciddi kadro, taktik ve ekonomik tahribat oluşturduğunu dile getirdi. Süreç yönetiminin zamanlaması ve uygulama yönteminin eleştiriye açık olduğunu belirten Özdağ, “Temizlik doğru zamanda yapılırsa arınma sağlar; yanlış zamanda yapılırsa derin hasara dönüşür.” sözleriyle görüntüdeki operasyonun stratejik açıdan hatalı uygulandığını ifade etti.

Türkiye’de resmî olarak faaliyet gösteren sekiz bahis şirketi olmasına rağmen yalnızca Misli ve Nesine’den gelen verilerin incelemede kullanıldığını, bunun kapsam ve adalet açısından kabul edilemez olduğunu belirten Özdağ, verilerin hukuki meşruiyetinin tartışmalı olduğunu dile getirdi. Ayrıca bu süreçte diğer firmalardan bilgi alınırken gecikme yaşanmasının bazı kişi veya gruplara “hesap temizleme” fırsatı tanıyıp tanımadığı sorularını sordu. Özdağ, bahis incelemesinin yalnızca hakemler ve futbolcularla sınırlı tutulamayacağını, tercümanlardan menajerlere, teknik heyetten federasyon yöneticilerine kadar tüm sistem paydaşlarının kapsam içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, “Temizlik sadece hakemlerle olmaz.” sözünü hatırlattı.

Açıklamasında Türk futbolunun yalnızca bahis ve disiplin kriziyle değil, aynı zamanda strateji eksikliği, finansal çöküş ve kurumsal vizyon kaybı ile karşı karşıya olduğu tespitinde bulunan Özdağ, Avrupa kupalarındaki sınırlı başarıları ve kulüplerin 31 Ağustos 2025 itibarıyla 71,1 milyar TL’yi bulan borç yükünü örnek gösterdi. Sürecin genç sporcular üzerinde özellikle alt liglerde ciddi tahribat oluşturduğunu belirterek, illegal kazanç eğilimlerinin sosyoekonomik ve psikolojik temellerini irdeledi ve “Bir sporcu neden sahada kazanmayı değil, bahis yoluyla kazanmayı tercih etmiştir?” sorusuyla meseleyi gençlik politikası boyutuna taşıdı.

Özdağ, Türk futbolunda köklü bir yeniden yapılanma için acil uygulanması gereken önerilerini şu başlıklar altında sıraladı:

• TFF bünyesinde bağımsız “Etik Denetim Kurulu” kurulması
• Operasyonların sezon başlangıcından önce tamamlanması
• Federasyon yöneticileri dahil tüm yapının incelenmesi
• Sürecin TBMM’de kanun teklifine dönüştürülmesi

Türk futbolunun kritik bir yol ayrımında olduğunu ifade eden Özdağ, “Ya bu krizi büyük bir skandal olarak görüp günü kurtaracağız ya da bunu yeniden doğuş vesilesi yapacağız.” diyerek reform çağrısında bulundu. Açıklamasını “Karanlıktan çıkmak için değil, ışığı büyütmek için buradayız.” sözleriyle sonlandıran Özdağ, hem siyasi hem stratejik katkı sunmaya hazır olduklarını belirtti.