“Biz Devlete Borçlu Değil, Alacaklıyız! Bu Zulüm Artık Bitmeli!”
“17-20 Yıl Beklemek Adalet Değil Zulümdür!” – EMADDER’den Hükümete Sert Çıkış: “Biz Devlete Borçlu Değil, Alacaklıyız! Bu Zulüm Artık Bitmeli!”
Bursa, Türkiye — Emeklilikte Adalet Derneği (EMADDER) Bursa İl Başkanı Gürkan Şimşek, kademeli emeklilik sistemindeki derin adaletsizlikleri sert ifadelerle eleştirdi. Şimşek, EMADDER Genel Merkezi’nin hazırladığı “Kademeli Emeklilik Tablosu” ve adalet temelli çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaşırken, “Artık sabrımız tükendi! Yıllardır alın teriyle, emeğiyle yaşayan insanlara yapılan bu haksızlık kabul edilemez!” diyerek sesini yükseltti.
“Biz Erken Emeklilik Değil, Adil Emeklilik İstiyoruz!”
Şimşek, mevcut sistemin EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar) düzenlemesiyle kıyaslanamayacağını, EMADDER’in talebinin sistemin çökmesine yol açacak toplu bir emeklilik değil, kademeli ve sürdürülebilir bir adalet düzeni olduğunu vurguladı.
“Bir günde, bir haftada, bir ayda geç sigortalı olduk diye 17 ila 20 yıl fazladan çalışmak zorundayız! Bu vicdanları sızlatan bir eşitsizliktir! Biz erken emeklilik değil, hak ettiğimiz adil emekliliği istiyoruz. Primimizi ödedik, görevimizi yaptık, ama hakkımız elimizden alındı. Bu sistem çalışanın değil, zulmün sistemidir!”
“Bu Adaletsizlik Sosyal Barışı Zehirliyor!”
EMADDER Bursa İl Başkanı, aynı iş yerinde aynı yaşta, aynı işi yapan insanların farklı yasalar yüzünden biri emekli, diğeri hâlâ çalışan konumuna düşmesinin toplumsal barışı tehdit ettiğini söyledi.
“Yan masamda 42 yaşında emekli olmuş iş arkadaşım var. Ben 45 yaşındayım, 8500 prim günüm var, hâlâ çalışıyorum! 5900 günle emekli olan insanlar var, ama ben 10 yıl daha bekleyeceğim! Bu nasıl bir sistem, bu nasıl bir adalet anlayışı? Aynı işi yapan iki emekçiden biri maaş alırken diğeri hâlâ prim ödüyor. Böyle bir düzende kim huzur bulabilir?”
“2008 Reformu Emeğin Katillerindendir!”
Şimşek, 2008 yılında yürürlüğe giren ve emekli aylığı bağlama oranlarını düşüren düzenlemenin, milyonlarca çalışanın geleceğini kararttığını belirtti.
“2008 reformu bir dönüm noktası değil, emekçinin kaderini karartan bir darbedir! Emekli maaşları yerle bir edildi, yıllarca ödenen primler hiçe sayıldı. Biz bu düzenlemenin yarattığı adaletsizliğin dağ gibi büyümesine artık sessiz kalmayacağız. Hakkımızı söke söke alacağız!”
“Devlete Borçlu Değil, Alacaklıyız!”
Şimşek, siyasetin duyarsızlığına da sert tepki gösterdi:
“Biz bu ülkeye yıllarca hizmet ettik. Fabrikalarda, tarlalarda, ofislerde gece gündüz çalıştık. Şimdi bize ‘bekle’ diyorlar. Biz devlete borçlu değiliz; biz bu ülkenin alın teriyle kurulmuş temellerinin alacaklısıyız! Devletin görevi, adaleti sağlamak, vatandaşına hakkını vermektir. Biz dilenmiyoruz; hakkımızı istiyoruz!”
“EYT ile Kıyaslamayın! Bizim Mücadelemiz Farklı!”
EYT ile EMADDER’in taleplerinin birbirine karıştırılmasına tepki gösteren Şimşek, “EYT’liler haklı mücadelesini verdi ve kazandı. Bizim farkımız şu: Biz hâlihazırda prim günümüzü doldurmuşuz, ama sistem bize ‘bekle’ diyor. Bu bekleyiş, 17-20 yıla kadar uzuyor. Bu artık teknik bir mesele değil, bir insanlık meselesidir!” dedi.
“Bu Zulüm Yasası Değişmeden Sokaklardan Çekilmeyeceğiz!”
Şimşek, EMADDER’in Türkiye genelinde örgütlenmeye devam ettiğini ve bu mücadeleden geri adım atmayacaklarını vurguladı:
“Bu kademeli adaletsizlik yasası değişmeden, bu zulüm ortadan kalkmadan mücadelemiz bitmeyecek! Türkiye’nin dört bir yanında meydanlardayız, sesimizi her platformda yükselteceğiz. Çünkü adalet istiyoruz, sadece adalet!”
“Erkek 18, Kadın 20 Yıl Fazla Çalışmak Zorunda – Bu Hangi Hukukta Var?”
Şimşek, mevcut sistemin cinsiyet temelli eşitsizliğine de dikkat çekti:
“Bir yasa düşünün; erkekleri 18, kadınları 20 yıl daha fazla çalışmaya mahkûm ediyor. Bu hem insan haklarına, hem sosyal devlet anlayışına aykırıdır. Kademeli değil, adil bir emeklilik yasası derhal çıkarılmalıdır!”
![]()
![]()
“Artık Yeter! Emeğe Saygı, Adalete Davet!”
EMADDER Bursa İl Başkanı Gürkan Şimşek son sözünü açık ve sert bir çağrıyla noktaladı:
“Yıllarımızı çaldınız, geleceğimizi kararttınız! 17-20 yıl beklemek bir kader değil, bir zulüm politikasıdır! Biz susmayacağız, geri çekilmeyeceğiz. Hakkımız olan adil emekliliği alana kadar bu mücadele sürecek!”