“Su, Zeytin ve Ormanı Çalıyorlar!”

Feyziye’de Rant İçin Doğa Katliamı
Erten Kayan’dan Maden Projesine Sert Tepki: “Bu Vahşete Geçit Yok!”
Gemlik’in doğasına kurşun sıkılmak isteniyor. Bursa Çimento Fabrikası A.Ş. tarafından Feyziye Köyü ile Hamidiye Köyü arasına kurulması planlanan marn ocağı projesi, bölgede büyük bir infiale yol açtı.
Yaklaşık 22 dönüm büyüklüğündeki alanda yapılması planlanan bu doğa kıyımı projesine karşı köylüler, sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ve çevreci yurttaşlar tek yürek oldu.
En sert açıklama ise bölgenin tanınmış iş insanı Erten Kayan’dan geldi. Kayan, projeyi doğrudan “halkı kandırmaya dönük bir rant operasyonu” olarak nitelendirdi ve şunları söyledi:
“Bu memleketin suyunu kestiniz, ormanını yaktınız, şimdi kalkmış 8 kilometre aşağıya göz boyama bir maden ocağı kuruyorsunuz. Bu nasıl bir pervasızlık! Ağaç dikmekle, üstünü kapatamazsınız. Burada doğayla değil, halkla savaş başlattınız!”
“Bir Avuç Şirket Para Kazanacak Diye Bu Halkın Ciğeri Satılamaz!”
Erten Kayan açıklamalarını daha da sertleştirerek şöyle devam etti:
“Ormanı yakıyorsunuz, ardından çıkıp ‘ağaç dikiyoruz’ diyerek halkı aldatmaya çalışıyorsunuz. Bu halkı aptal mı sanıyorsunuz? 22 dönümlük araziye dikilen birkaç fidanla doğa kurtulmaz. Biz istemiyoruz! 11 Kasım’da traktörlerle, çocuklarımızla, annelerimizle bu sahaya yürüyeceğiz. Bu toprakları rant çetelerine peşkeş çektirmeyeceğiz!”
Kayan, bu sürecin yalnızca bir köyün meselesi olmadığının altını çizdi:
“Bu sadece Feyziye’nin değil, Gemlik’in, Gürsu’nun, Mustafakemalpaşa’nın, Türkiye’nin meselesidir. Bu toprakları çocuklarımızdan ödünç aldık, satılık değil. Bu bir ekolojik yıkım değil, açık açık organize bir doğa cinayetidir!”
“Su Yok, Ağaç Yok, Zeytin Yok; Peki Ne Kaldı?”
Köylülerle birlikte sahaya çıkan Kayan, bölgede planlanan maden ocağının sonuçlarını tek tek sıraladı:
-
Yer altı su kaynakları kuruyacak
-
Zeytinlikler verimsizleşecek, bazıları tamamen yok olacak
-
Orman dokusu tahrip edilecek, mikroiklim çökecek
-
Tarımsal üretim bitecek, köyler terk edilecek
“Bu proje başlarsa, sadece doğa değil, bölge ekonomisi de çöker. Zeytinden geçinen köylü ne yiyecek, ne satacak? Susuz kalan köy nasıl ayakta kalacak? Rant, halktan değerli mi?”
“Doğayı Tahrip Edenler Ağacın Hesabını Verecek!”
Kayan, açıklamasının sonunda projeye karşı örgütlü mücadelenin devam edeceğini belirtti ve kamuoyuna şu çağrıyı yaptı:
“Bu halk susmayacak! 11 Kasım’da traktörlerle sahadayız. Bu projeye ‘HAYIR’ demek sadece çevreciliğin değil, vicdanın da gereğidir. Su yoksa yaşam da yok. Ağacı, suyu, doğayı çalanlara karşı omuz omuza duracağız. Gemlik, Gürsu ve civar köyler olarak suskun değiliz, ayaktayız!”
“Sembolik Ağaç Dikmekle Doğa Kurtulmaz”
Söz konusu proje kapsamında “rehabilitasyon alanı” adı altında 22 dönümlük alana ağaç dikileceği belirtiliyor. Ancak bölge halkı ve çevreciler bu adımı “göstermelik” olarak değerlendiriyor.
Kayan: “8 kilometre yukarıdaki gerçek yangın sahasını yok ettiniz, şimdi göz boyamak için aşağıda fidan mı dikiyorsunuz? Siz ağacı değil, doğayı yok ediyorsunuz. Ve biz sizi izlemeyeceğiz!”
Gemlik Kent Konseyi ve STK’lar da Ayakta
Gemlik Kent Konseyi Başkanı Sedat Akkuş da yaptığı açıklamada binlerce ağacın kesileceğine, zeytinliklerin zarar göreceğine ve su kaynaklarının kuruyacağına dikkat çekerek projeye karşı olduklarını duyurdu. STK’lar, dernekler ve köy muhtarları da aynı çizgide birleşti: “Bu katliama dur deyin!”
11 Kasım’da Maden Sahasına Yürüyüş Var!
Maden ocağına karşı büyük kitlesel yürüyüş için çağrı yapıldı. Gürsu, Gemlik ve çevre köylerden yüzlerce yurttaş, traktörlerle ve pankartlarla sahaya yürümeye hazırlanıyor.
“Bu yalnızca bir yürüyüş değil, bir direniş ilanıdır. Bu memleketin doğası üzerindeki oyunları bozacağız. Sessiz kalmayacağız, meydanlarda olacağız!”
Son Söz: “Bu Topraklar Rantla Değil, Direnişle Kurtulacak”
Erten Kayan’ın ifadeleriyle, bölge halkının mesajı net:
“Bu halkın doğası yok edilemez! Rant kazanmayacak, biz kazanacağız!”
![]()
![]()