Bir Çekimlik Hayatlar

  • 16 Ekim 2025
Bir Çekimlik Hayatlar

Yazar: Mesut Çavuş

Bir zamanlar tertemiz bir çocuktu…
Okuldan eve koşarken elinde misketleri, cebinde umutları vardı.
Annesi “yemeğin hazır” derdi, babası “derslerini ihmal etme oğlum.”
Sonra bir gün… o sokak köşesinde tanıştığı “abi” dediği biri,
bir kâğıt parçasına sardığı karanlığı avuçlarına bıraktı.
Ve o çocuk, o gün kendi mezarının ilk taşını koydu.

Uyuşturucu, öyle bir canavar ki;
insanı öldürmeden önce ruhunu kemirir.
Ne kalbini bırakır sağlam, ne aklını…
Bir kere kapısını araladın mı, bir daha kapanmaz.
İlk çekimde umut, ikinci de bağımlılık, üçüncüde pişmanlık…
Sonrası sadece karanlık.

REKLAM ALANI

Bugün şehirlerin arka sokaklarında,
çocuk yaşta ellerine enjekte edilen bu zehirle,
geleceğimizin damarlarına ölüm akıtılıyor.
Anneler sabaha kadar ağlıyor,
babalar utançla susuyor,
devletler yasalarla uğraşıyor ama o madde,
bir şekilde yeni kurbanlarını buluyor.

Uyuşturucu sadece bir “madde” değildir,
bir sessiz soykırımdır.
Bir milletin gençliğini hedef alır,
geleceğini çürütür, umudunu yakar.

Bu işin arkasında sadece satıcılar yoktur.
Bazen sessiz kalan komşu,
“Bana ne” diyen öğretmen,
“Yorgunum” diyen anne baba da vardır.
Çünkü mücadele sadece sokakta değil,
evde, okulda, toplumun kalbinde başlar.

Bir gencin gözlerindeki ışık sönmeden,
bir annenin kalbi tamamen kırılmadan,
bir baba mezar başında “Keşke” demeden…
uyanmalıyız.
Uyuşturucu ile savaş sadece polisiye bir mesele değil,
insanlık davasıdır.

Birileri o bataklığa düşmüş olabilir,
ama unutmamalıyız:
her karanlığın içinde bir ışık yanabilir.
Yeter ki bir el uzansın,
bir “vazgeçme” sesi duyulsun.

Bir toplum, gençliğini kaybederse,
geleceğini de kaybeder.
O yüzden susmayalım.
Çünkü bazen bir söz, bir hayat kurtarır.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ