ÇIKIŞ YOLU

Bursa Vatan Medya Gurubu köşe yazarı Zeki Baştürk makalesinde;

Ülkemiz, büyük bir gemi gibi, fırtınalı denizlerin ortasında yol almaya çalışıyor. Kimi zaman dalgalar yoksulluk, kimi zaman bilgisizlik,  kimi zaman da adaletsizlik olup çarpıyor güvertelerimize. Peki, bu gemiyi karaya, güvenli bir limana çıkaracak olan nedir?

Çıkış yolu, önce eğitimden başlar. Çünkü aklın ışığı yanmadıkça hiçbir yol görünmez. Çocuklarımızın merak eden gözleri, sorgulayan zihinleri karanlıkta kalırsa, biz de pusulasız kalırız. Özgür, bilimsel, eşitlikçi bir eğitim; sadece meslek değil, aynı zamanda vicdan ve bilinç yetiştirir.

Ardından sağlık gelir. İnsan yaşamını öncelemeyen, yurttaşını koruyamayan bir ülke, hiçbir başarıya imza atamaz. Hastane kapılarında değil, sağlıklı bir toplumun sokaklarında yaşamı büyütmek gerekir. Koruyucu hekimlik, halk sağlığı, insan onuruna yakışır bir sağlık hizmeti… İşte toplumun asıl sigortası budur.

Ekonomi ise sadece para değil, alın terinin değeridir. Yoksulun sırtına yük bindiren değil, emeği yücelten bir düzen kurmalıyız. Tarlada bereketi, fabrikada üretimi, sokakta adil bölüşümü gözetmedikçe refah yalnızca bir hayaldir.

Ve ulaşım… Sadece yollar, köprüler değil; insanı insana, köyü kente, işçiyi işine bağlayan bir damar ağıdır. Ulaşım planlaması gösteriş değil, yaşamı kolaylaştırma sanatı olmalıdır.

Ama en önemlisi güvenlik konusudur. Parklar, sokaklar, caddeler tehlikelerle doludur.  Kişiler,  evlerinde, okullarında, isyerlerinde  bile güven icinde degiller. Özellikle çocuklarımız  ve kadınlarımız tehdit altında.  Gerçek güvenlik, sadece silahların gölgesinde değil, adaletin güvencesinde vardır. Bir yurttaş, düşüncesini özgürce söyleyebiliyor, hakkını mahkemede arayabiliyor, yöneticisini sorgulayabiliyorsa, işte o zaman kendini güvende hisseder.

Çıkış yolu, bir kişinin, bir iktidarın, bir sınıfın değil; hepimizin ortak yolculuğudur. Dayanışmayı yeniden kurmadan, birbirimizin yarasına merhem olmadan, bu gemi kıyıya ulaşamaz.

Sorunun da çözümün de adı bellidir: Bilim, adalet, özgürlük ve dayanışma. İşte bu dört sütun üzerine kurulacak bir gelecek, bizi karanlıktan çıkarıp aydınlığa götürecektir.