BURSASPOR lige ısınıyor.

Bursa Vatan Medya Gurubu köşe yazarı Ali Yazır makalesinde;

Zaferlerin ayı Ağustos ayında Bursaspor ligde 2 galibiyet alarak şampiyonluk için taraftarına umut verdi.
Bursaspor sahadaki oyunuyla değil, muhteşem seyircisi ile desibel rekorları kıran, müthiş şovlarıyla ülke futbolunun anlı şanlı takımların seyircilerini yine kıskandırmasıyla öne çıktı. Hatta maç sonrası Trabzon takımının başkanının açıklaması ciddi bir ikazdı tüm futbol takımları için.
İlk hafta deplasmanda alınan farklı Malatya galibiyeti sonrası, seyircimizde oluşan beklentinin verdiği stres, sıkıntı sahaya yansıdı. Muhteşem seyircimizin etkisinin rakibi baskılaması beklenirken, tam tersine rakip Trabzon 1461 özellikle daha çok motive oldu ve stresi yaşayan bizim oyuncularmış gibi bir görüntü ortaya çıktı. Bursasporun atacağı gol veya goller geciktiği zaman, takımımızı negatif yönde değil olumlu yönde destekleyen bir seyircimiz var. Yıllar önce dört beş gollü galibiyetlerde dahi ıslıklanan oyuncuları gören biri olarak, seyircimizin geçmişten ders aldığını düşünüyorum. Hatta rakip oyuncular üzerinde onları demoralize edecek tezahüratta bulunabiliyorlar. O nedenle seyirci baskısı bizim oyuncularımızı iyi yönde motive ederken rakibimizi olumsuz etkilemiş olması lazım.
Maçta ilk 35 dakika beklentileri karşıladı. Bursaspor sahada ne yaptığını bilen sistem üzerinde oynayan, top rakipteyken oldukça dirençli mücadeleci ve oyun hakimiyetine sahipti.
Trabzon 1461 genç ve agresif oyunculardan kurulu. Sanırım Adem hoca bir hafta önce izlettiği Trabzon takımının oyun sisteminden etkilenmiş olsa gerek ki, kenarlardan yapacakları ataklara ciddi önlemler alma ihtiyacı duymuş. Bu nedenle İlhan Depe ve Sertaç rakip kaleden epey uzaklaştırılmış oldu. Benim burada bir itirazım var. Çok ciddi transfer yapan Bursaspor rakibin oyun sistemini bozmaya yönelik bir taktikle hele hele kendi sahasında oynamamalı. Evet rakibin güçlü yanlarını zayıf yanlarını Lehimize çevirecek bir oyun düzeni tabii ki gerekli. Ama Adem hoca bunu bu maç sonrası demeçte açıklaması, bilinmelidir ki bizim seyircimizi tatmin etmez. Bursaspor seyircisi futbolu bilir. O nedenle Bursaspor’un zaafiyetini ortaya koyacak açıklamalara lütfen dikkat. Çünkü ” her doğru her yerde söylenmez” sevgili Adem hocam.
Rakip ortasaha ağırlıklı oyununu kenar beklerini de ileride tutarak özellikle ikinci yarı hem bizim pozisyona girmemizi engelledi hemde savunmamızı çok zorladılar. Bu baskının nedenlerinden biri Hakkı ve Tayfun’u oyundan alınması idi. Orta sahamız düştü ve rakip bizi oldukça yordu. Bu iki oyuncumuzun yerine alınan oyuncuların telaşlı ve verimsizlikleri rotasyonun yanlışlığını gösterdi.
Muhammed gibi son vuruş ustası bir oyuncun varsa, onun sakatlığı yoksa 90 dakika sahada tutmalıdır hoca. Çünkü savunmada üç oyuncuyu orada bağlıyordu. Muhammed çıktıktan sonra savunma oyuncularıda orta alana gelince, maçın son dakikalarındaki acziyet, bu kadroya yakışmadı.
Resmi olarak açıklanan “kurulan bu kadro ikinci lig üzeri kalitesinde “ hafızalara kazınınca seyredenler ne oluyor Bursaspor’a demeye başladılar.
Bizim kadromuz kariyer sahibi, orta yaşlı sonuç değiştirebilecek çok tecrübeli bir kadro. Eğer siz bu kadroyu olduğundan fazla sisteme entegre eder özgürlük tanımazsanız, İlhan Depe, Sertaç, Muhammet, Tayfun gibi oyuncular’dan verim almanız düşer. Bu oyuncular rakip kaleye ne kadar yakınsa o kadar verimlilikleri artar. Adem hoca mutlaka bunları düşünüyordur. Acaba sahadaki sistemden futbolcular mutlu değil mi?
Sahadaki futbol yetersiz, savunma oyuncularımızın dışındakilerinde ortaya çıkan fiziksel yetersizlikleri, orta sahanın oyundan düşmesi, pas yüzdesinin azalması ve birinci, ikinci ve üçüncü bölgelere geçişlerde yaşanan sıkıntılar ligin başında bize verilen önemli mesajlardı. İsimlerin büyüklüğü ile verimliliklerin ters orantılı olduğu gördük.
Eğer bu dersler iyi okunmazsa
futbol bunun hesabını sorar ve acısını çok ağır çıkartır. Eldeki kadro kalitesine göre sistemi kurmak takımın verimliliğini her zaman arttırdığı çeşitli günümüz futboldaki örneklerden biliyoruz.

Çarşamba günü Söğütspor’la ziraat Türkiye kupası maçını oynadık. Rakip Deplasmanlı amatör Lig takımı. Bursaspor’a rakip olması zaten düşünülemezdi ve öyle de oldu.
Adem hoca bu maçta da ideale yakın bir kadroyla maça çıktı. Belki de Trabzon maçındaki sistemin biraz daha iyi oturmasını görmek istemiş olabilir. İyi bir antrenman maçı oldu. Oyuncularımızın hırslı ve mücadeleci görüntüsü güzeldi.
Böyle maçlarda altyapıdaki gençlerden faydalanmak lazım. Onlara güvenmek lazım.
Ama anladığım kadarıyla Adem hoca altyapıdan A takıma çıkan gençlere güvenmiyor ve oynatmayı düşünmüyor. Zorunluluktan esame listesine gençleri yazıyor!
Neyse biz şampiyon olalım da bu sene gençler oynamasın mı? diye kendime soruyorum. Genç oyuncular usta oyuncuların arasında pişer, onların yanında savaşırlar güven kazanırlar. Adem hocanın Bursaspor’a kazandıracağı şampiyonluk kadar, önümüzdeki yıllarda Bursaspor‘u sırtında taşıyacak yetenekli gençleri kadroya
Monte etmesi çok önemlidir. Ama hocam, sen sanırım oynatma niyetinde değilsin.
Bu kadronun ölüsü Mersin’ i farklı yener gelir. Neden derseniz bizim kadrodaki oyuncular gerçekten karakterliler. Bu oyunculara gölge edilmesin yeter.