Orman Yangınlarıyla Mücadelede Yeni Dönem: Önlem, Strateji ve Uzmanlaşma Şart!

Yazar Atilla Güney, yangınlarla mücadelede çözüm odaklı yeni yaklaşımları gündeme taşıdı

Ülkenin dört bir yanında peş peşe çıkan orman yangınları, sadece doğayı değil, geleceğimizi ve yaşam alanlarımızı da tehdit eder hâle geldi. Yangınlara karşı verilen mücadele sürerken, gazeteci-yazar Atilla Güney, konuya dair kapsamlı ve çözüm önerileri içeren dikkat çekici bir yazı kaleme aldı.

Güney, www.moradergisi.com ve www.bursadasondakika.com adreslerinde yayımlanan makalesinde, “Her yıl aynı kabusu yaşamamak için artık sadece söndürmeyi değil, önlemeyi konuşmalıyız” mesajı verdi.

---

“Her yaz yangın çıkacak, bunu artık kabul etmeliyiz!”

Atilla Güney’e göre, Türkiye’nin yaz aylarında yangın riskiyle karşı karşıya olduğu artık bilinen ve öngörülebilir bir gerçek. Ancak kamuoyunun ve kurumların yangın öncesi önlemler konusunda hâlâ refleks göstermediğini belirtiyor:

“Olaylar yaşandıktan sonra gündem oluyor, sonra hızla unutuluyor. Bu döngüyü kırmazsak aynı acıları tekrar yaşarız.”

---

Çam Ormanları Yangına Davetiye Çıkarıyor mu?

Güney, yangın riskini artıran faktörlerin başında tek tip çam ağaçlarıyla yapılan ağaçlandırma politikalarının geldiğine dikkat çekiyor. Yazıda şu ifadeler yer alıyor:

“Ülkemizin ormanlarının %80’i çam. İğne yaprakları kuru çıra gibi tutuşuyor. Oysa geniş yapraklı ağaçlar toprağı nemli tutar, yangının yayılmasını yavaşlatır.”

Bu nedenle, orman türlerinin çeşitlendirilmesi, özellikle riskli bölgelerde geniş yapraklı türlerin tercih edilmesi gerektiği vurgulanıyor.

---

Orman Yapısı Yeniden Planlanmalı

Yangınlara müdahaleyi kolaylaştırmak için fiziksel orman yapısında değişiklikler yapılması gerektiğini ifade eden Güney, şu maddelere dikkat çekiyor:

• Orman içi yollar genişletilmeli, acil müdahale için özel yollar açılmalı

• Ağaçlar sık değil, belirli mesafelerde dikilmeli

• Yangın ekipleri için manevra alanları oluşturulmalı

---

“Orman Yangınları Bakanlığı” Kurulsun!

Atilla Güney’in en çarpıcı önerilerinden biri ise, bağımsız bir “Orman Yangınları Bakanlığı” kurulması yönünde:

“Tarım ve orman işleri birbirinden ayrılmalı. Orman yangınlarıyla mücadele, uzmanlaşmış, sürekli hazır ve sadece bu işle ilgilenen bir kurumun görevi olmalı.”

Ayrıca, Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesine yangın önleme ve müdahale merkezleri kurulması; bu merkezlerde yangın uçakları, helikopterler ve tam donanımlı ekiplerin sürekli hazır tutulması gerektiği ifade ediliyor.

---

Toplum Bilinci ve Gönüllü Katılım Hayati Önem Taşıyor

Güney, sadece devletin değil, halkın da bu sürece dahil olması gerektiğini vurguluyor. Emekli orman çalışanları ve itfaiyecilerin gönüllü olarak sürece katılması, çocuklara küçük yaşta orman sevgisinin öğretilmesi, doğaya karşı kolektif bir bilinç oluşturulması çağrısı yapıyor.

“Yangın sonrası fidan dikmek yetmez. Esas görev, yangın hiç çıkmadan önlem almak ve ormanları birlikte korumaktır.”

---