DOST EVİNİN BALKONUNA CHP’Lİ DOSTUMUZ AVUKAT DERYA AYSEL’DE GELDİ.

Kendisini son yapılan Nilüfer ilçe seçimleri sırasında beni aradığında tanıdım.

CHP Bursa İl Bşk. Yrd olarak görev yapmış, oldukça üyesi olan Demokrasi Hareketinden Ekrem Demiröz “bizim adayımız” diye lanse edince de ilgimi çekmişti.

Av. Derya Aysel, oldukça da etkili çalıştı örgütle, mahalle temsilcileri ile muhtarlarla toplantılar yaptı.

Hatta oldukça şık giyinen, güzel konuşan, temsil yeteneği olan genç bir kadın adayın şahsen siyasette başarılı olmasını isterim.

Neyse sonuç asla kabul edilemeyecek kadar yakışıksız hatta haksız ve listeye girenlerin ihaneti ile absürt bir konumda sonuçlandı.

Şahsen ben seçimi her koşulda özellikle arkasındaki destekten ve kendisinin de daha önceki tecrübesinden dolayı Özgür’ün kazanacağından emindim.

Ancak bu sonuçta kaybeden sadece Derya Aysel değildi.

O listeye ismini ilçe yönetim kurulu ve il delegesi olarak yazılanları kimlerse gerçekten çok kınadım.

Bu tavır ne dürüstlüğe sığar nede sosyal demokrat kimliğe!!!

Bu arada demokrasi hareketini ve özellikle Ekrem Demiröz’ünde tavrını şık ve doğru bulmadım!!!!

Tabi en büyük eleştiriyi de CHP Bursa İl Bşk. Yrd olarak görev yapmış ve oldukça da para harcayarak kalabalık ve ikramlı toplantılar yapan ve sonuçta buraya yazmak istemediğim bir oyla kaybeden Derya Aysel’e yaptım.

Siyaset her türlü olayı doğru değerlendirecek, tespit yapabilecek sağduyuya sahip olmayı gerektirir.

Neyse kendisine seçim sonucuyla ilgili mutlaka onu üzen ama ders alabileceği eleştirileri yaptım ama sonunda yinede moral verdim.

Kendisine pes etmemesini ama koşullar uygun değilse “illa bir yerde olmalıyım” demeden mutlaka mücadele etmesini önerdim.

Derya Aysel, gelirken benden çekiniyormuş ancak giderken tam tersini ifade etti.

Bana “Güler Abla inan korkarak geldim ama siz dış görünüşün aksine çok esprili, sevecen ve güven veren bir insansınız” diye düşüncelerini belirtti.

Bu arada sevgili derya elinde çok kıymetli büyük bir “ATATÜRK” çiçeği ve kestane şekeri ile geldi.

Bende kendisini aç bırakmadım))) maalesef yürüme zorluğumdan dolayı eskisi gibi şık ve güzel sofralar hazırlayamıyorum ama yemeklerimi her koşulda yapıyorum.

Bir ip ucu vererek bu espriyi kapatayım:

Derya çorbamı görünce “analı kızlımı” diye sordu bende adını koymadığım bana ait bir çorba olduğunu söyledim.

İçinde boyun eti, nohut, küçük kesilmiş hamurlar olan yoğurtlu ve terbiyeli üstüne de tereyağı yakılan bir çorbaydı çok beğendi.

Arkasından içli köfteler kaynarken acele çıkarmak istedi ben daha olmadı dediğimde “Abla erken çıkarmazsak çatlarlar” dedi.

O zaman nereli olduğunu sordum durumu anladım ve kendisine “merak etme asla çatlamaz” dedim sosunu döküp ikram ettiğimde çok beğendiğini söyledi.

Kısmeti varmış ona yaptığım ev baklavasını da ikram ettim üstüne neskafeleri o yapıp getirdi.

Uzun bir sohbet oldu.

Ve düşündüm “biz neden hep hata yapıyoruz” diye.

Genç, pırıl pırıl bir kadın.

Çocuklarına değer ve emek veren olumlu bir anne ve konuşmalarından anladığım kadarıyla iyi bir eş…

Mesleğinde de başarılı olduğunu anladım.

Kendisinden rica etmiştim tutuklanan Fırat Yılmaz’ı benim adıma ziyaret etmesini istedim Eğer Turgay Erdem başka bir ile gönderilmemiş olsaydı aynısını onun içinde isteyecektim.

Çünkü daha kimse yargılanmadı ve suçlu oldukları kanıtlanmadı.

Ben vefasızlığı, çıkarcılığı ve korkaklık yanında oportünizmi sevmiyorum!!!!

Zorda olana yardım edip destek olmazsak insanlığımız nerede kalır?

Gelelim Derya Aysel’e, o zaman neden bu konumda yetenekleri olanları eleyip gerekli desteği vermiyoruz.

Ben benzer bir olayı her zaman sevgili Hülya Dink için düşünürüm.

Kendisi bilgisi, görgüsü karakteri konumu ve çalışma azmi ile herkesle yarışacak ama kırmadan, dökmeden “BİZ” olmayı başaracak kalitede bir arkadaşımızı ne yazık ki değerlendiremedik.

Üstelik dil bilen vizyonu yüksek varlıklı ama çok yardımsever partiye kalite katacak ve bir o kadarda saygılı, ölçülü haddini bilen bir arkadaşımızdı.

Seçim zamanı nedense bu tür kadınlar kimsenin aklına gelmiyor!

Oysa bu tür kadınları hak ettikleri yerlerde görev verip değerlendirmek gerçekten partimize kalite, saygınlık ve başarı katacaktır.

Bugün biraz sohbet mantığı ile bu yazıyı paylaştım bir yandan da CHP’nin 39. Bana göre gerçek bir değişim kurultayı oluyor ve ben onu izliyorum.

Tüzükte değişiklikler yapıldı ve izlediğim kadarıyla ben olumlu buldum.

Programda da önemli değişiklikler var.

Umudum arttı sonunda gerçek bir sosyal demokrat parti ve iktidar göreceğiz.

Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.

GÜLER BUĞDAY