Millet Partisi Bursa’dan Sert ABD Mesajı: Türkiye Müstemleke Ülkesi Değildir!

Türkiye-ABD ilişkilerindeki gelişmeleri değerlendiren Millet Partisi Bursa İl Başkanı Hüsamettin Akyıldız, ABD Başkanı Trump ve Büyükelçisinin açıklamalarına sert tepki gösterdi.

Hüsamettin Akyıldız Başkanlığındaki Millet Partisi Bursa heyeti; Saadet Partisi İl Başkanı Hamza Gürsel, Türkiye Emekliler Partisi Genel Başkanı Oktay Akçın ve Bursa İl Başkanı Müberra Özdemir, Bursa İl Dernekleri Federasyonu Başkanı Ramazan Alp, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu ve Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı, Çağdaş Gazeteciler Derneği Bursa Şube Başkanı ve bursasaati.com.tr Köşe Yazarı Yüksel Baysal ile bursasaati.com.tr Genel Yayın Yönetmeni ve Köşe Yazarı Aysın Komitgan’ı ziyaret etti. Ziyaretlerde Genel Başkan Cuma Nacar’ın kaleme aldığı ‘Terörsüz Türkiye Aldatmacası’ konulu mektubu teslim eden heyet üyeleri, partinin bakış açısını ve çözüm önerilerini anlattı.

‘BİR VATANDAŞ OLARAK REDDEDİYORUM’

Siyasi partilerin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarına ziyaretlerini sürdürdüklerini belirten Millet Partisi Bursa İl Başkanı Hüsamettin Akyıldız, ülkenin bekası için gerçekleri dile getirmeye devam edeceklerini belirtti. Kritik bir dönemden geçildiğini vurgulayan Akyıldız, “Türkiye-ABD ilişkileri, sürecin kritik önemini daha da belirginleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Trump ile görüşmesi uzun süre tartışılacaktır. Bu tabloda Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın adeta sömürge valisi gibi bir imajla Türk milletini rahatsız eden açıklamalarda bulunması kesinlikle kabul edilemez. Cumhurbaşkanına meşruiyet sağladıklarını, Orta Doğu‘yu yeniden yapılandırdıkları mesajını verdiler. Trump‘ın Cumhurbaşkanına yönelik ‘Sen seçim hilelerini iyi bilirsin’ sözü de iktidarın meşruiyetine gölge düşürücü niteliktedir ve bunu da kabul etmek mümkün değil. Türkiye, bir müstemleke (sömürge) ülkesi değildir. Bu sözleri, bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak reddediyorum. Türkiye Cumhuriyeti; bağımsız, maddi sınırları belli ve uluslararası alanda tanınmış meşru bir devlettir. Devletin meşruiyetini, anayasası ve uluslararası anlaşmalar belirler. Bu nedenle devleti yönetenler de, partiler de, kurumlar da meşruiyet ilkesinin, tüm siyasal hayat aksiyonlarının ahlaki ölçü ve kılavuzu olduğunu kabul etmek zorundadır. Hiçbir yetkili, ‘Ben anayasayı tanımam’ diyemez. Eğer derse, meşruiyet prensibini ortadan kaldırır. İşte bu yüzden Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Sayıştay, HSK, TRT ve diğer kurumlar Anayasa’da kendileri için çizilen sınırları aşmamalı ve birbirlerinin işlerine karışmamalı.” değerlendirmesini yaptı.