Ahmet Koçak Yazdı: “Yılbaşı Kutlamak Takvimsel Bir Gelenektir, Dini Bir Sapma Değil”
Bursa Vatan Medya Grubu köşe yazarlarından Ahmet Koçak, yılbaşı kutlamalarına yönelik son dönemde artan eleştirileri kaleme aldığı köşe yazısında sert ifadeler kullandı. Sosyal medyada sıkça karşılaşılan “Müslüman yeni yıl kutlamaz” paylaşımlarına tepki gösteren Koçak, bu tür yaklaşımların hoşgörüden uzak olduğunu vurguladı.
“Bu insanlar nerede yaşamış, hangi eğitimden geçmiş, nasıl bu kadar dar bir bakış açısına sahip olmuşlar, insan merak ediyor,” diyen Koçak, yılbaşı kutlamalarının dinle değil, takvimle ilgili bir gelenek olduğunu belirtti.
Koçak yazısında şunları söyledi:
“Yılbaşı, dünyanın güneş etrafında kazasız belasız bir turunu daha tamamlamasının simgesidir. Bu, evrensel bir döngüdür ve kutlanması dini bir sapma değil, insani bir sevinçtir. İnsanlara değer verdiğimiz için sosyal medyada arkadaş olduk ama karşımıza çıkan bu hoşgörüsüzlük örnekleri düşündürücü. Bu anlayışla toplum ne kadar ileri gidebilir?”
Yazar, yılbaşını kınayanlara karşı toplumda daha sağduyulu, daha kapsayıcı bir bakış açısı geliştirilmesi gerektiğini savundu.

YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN!
Son yıllarda yeni yıl kutlamalarının kınandığını, “Müslüman yeni yıl kutlamaz” paylaşımlarının çoğaldığını gözlemliyorum. Ayırım gözetmeksizin insanlara değer verdiğimiz için bu tür insanlarla sosyal medyada arkadaş olmuşuz. Olalım tabii de saçma sapan paylaşımlarıyla karşılaşıyoruz. Okuyup geçiyoruz; geçelim tabii de kafamızı kurcalıyorlar.
Bunlar nasıl insanlar, nerede yaşamışlar, hangi okullarda okumuşlar, nasıl böyle hoşgörüden yoksun kalmışlar insan düşünmeden edemiyor.
Yılbaşı kutlamak dinlerle ilgili değil, takvimle ilgili bir konudur. Dünya’nın Güneş etrafında kazasız belasız dönüşünü kutlamaktır. Dini bir günmüş gibi göstermek, kutlanmasını kınamak doğru bir davranış değildir.
Yıl değişimini ailesiyle, arkadaşlarıyla karşılayıp eğlenmenin neresi kötüdür? Eğlenen insanın ruh hali iyilikle dolar, yaşama iyimser bakar. Bu sağlığa yararlıdır. Eğlenmesinler somurtup otursunlar mı? Siz yılbaşı gecesini istediğiniz gibi geçirebilirsiniz bize ne? Varsın diledikleri gibi eğlensinler size ne?
Kendi inandıklarının, görüş ve düşüncelerinin en doğru olduğunu düşünen; kendileri gibi yaşamamızı, giyinmemizi, düşünmemizi, paylaşım yapmamızı isteyen insanlar da çoğaldı.
Yaşama sevincinden, renklerinden yoksun bu insanlar ellerine fırsat geçse her şeyimize karışacaklar.
Neyse onları bir kenara bırakalım. Biz yeni yılı kutlayalım; sevinçle, ümitle karşılayalım.
Dünyadan İlginç Yılbaşı Kutlamaları:
*Çinliler için mandalina bereketi sembolize ediyor ve yeni yılda hediye olarak birbirlerine götürüyorlar.
*Yeni yılda yeni arkadaş edinme dileğinde bulunmak için Danimarkalılar seçtikleri bir kişinin evinin kapısına tabak ya da bardak fırlatıyorlar.
*İspanyollar yeni yılı şehir meydanlarında toplanıp çam ağacının başında kutluyorlar. Saatler tam 12’yi gösterdiğinde ağızlarına 12 tane üzüm atıyorlar ve tam 12’yi geçmeden o üzümleri bitirenin dileği gerçek oluyor. 12 üzümün anlamı da her ay için bir üzüm oluyor.
*Estonyalılar yeni yıl kutlamasında 7, 9 ya da 12 çeşit yemek yiyorlar. Bu yemekleri yemenin gelecek yılda yenilen yemek sayısı kadar güç katacağına inanıyorlar. Ve yılbaşı gecesi evi ziyaret eden ruhların olduğuna inandıkları için yemeklerin hiçbirini tam olarak bitirmiyorlar.
*Taylandlılar yeni yıla arınarak girmek için su savaşları yapıyorlar.
*İrlandalı bekâr kadınlar yeni yılda iyi şans için ve evlenecekleri adamla tanışmak için yastıklarının altına ökse otu yaprağı koyuyorlar.
*Avustralyalılar Ortaçağ ve Pagan inanışına göre kötü ruhları kovmak için gürültü çıkartmak gerektiğine inanıyorlar. Bu yüzden Avusturalya’da yeni yıl kutlamaları gürültülü geçiyor.
*Hindistanlılar dünyadaki en renkli ülke olmasını yeni yılda da koruyor. Herkes renkli çiçekler takıp canlı renklerde kıyafetler giyiyor. Hint kadınları baharı anımsatan sarı, turuncu, beyaz çiçekler takıyorlar.
*Belaruslular o yıl ilk kimin evleneceğini öğrenmek için bekâr kadınları yere oturtup, önlerine mısır koçanı koyar, ortaya bir horoz bırakırlar ve bu horoz ilk kimin önündeki mısır koçanını yerse o kişinin yeni yılda ilk evlenen olacağına inanırlar.
*Finlandiyalılar küçük bir teneke parçasını eriterek suya atıyorlar. Bu parçanın aldığı şekli yorumlayarak gelecek yılın nasıl geçeceği üzerine tahmin yürütüyorlar.
*Filipinler kesilip yuvarlak şekil verilmiş meyvelerle tabaklar hazırlıyorlar. Bunun ertesi yıl mutluluk getireceğine inanıyorlar.
*Arjantinler gece yarısı çan çalarken fasulye yemenin ömür boyu şans getireceğine inanıyorlar.
*Ekvatorlular kötü şansı, düşmanı temsil eden insan suretlerini, fotoğrafları sokakta yakılarak kötü şansı kovduklarına inanıyorlar.
*Almanlar yeni yıla girerken reçelli ya da likörlü donutlar ve badem ezmesinden yapılmış domuzcuklar yiyorlar. Bunun onlara şans getireceğine inanıyorlar.
*Johannesbourglular o gece yarısı, yenilerine yer açmak için eski eşyaları topluyorlar.
*Yunanlar o gün eve girerken kapıda nar kırıyorlar. Bunun bereket ve mutluluk getireceğine inanıyorlar. Şapellerin kapısının üzerine Hz. İsa’nın yeniden doğuşunu simgeleyen soğan asıyorlar.
*Romanya’da ayı kılığına girmiş insanlar sokakta dans ederek şeytanı kovmaya çalışıyorlar.
*Şilililer yılbaşını aile fertlerinin ve akrabaların mezarı başında uyuyarak geçiriyorlar.
*Biz Türklerde ise geçmişten günümüze yeni yıl kutlamaları değişiklik gösteriyor. Eskiden aileler bir araya gelir, hindi etinden güzel yemekler yer, piyango çekiliş sonuçlarını heyecanla bekler, tombala oynar, kestane pişirir ve eğlenceli programlar izlerlerdi. Son yıllardaysa tüm Dünyayla beraber bu coşku ve heyecanı paylaşıyoruz. Çeşitli yılbaşı süsleriyle hem evlerde hem de sokak ve caddelerde düzenlemeler, süslemeler yapılıyor. Yılbaşı gecesi farklı yaşam tarzlarına göre eğlence seçenekleri oluyor. Oteller, restoranlar veya kamuya açık alanlarda çeşitli sanatçılar eşliğinde konserlerle eğleniliyor.
YENİ YILDA VE DİĞER YILLARDA HER ŞEYİN GÖNLÜNÜZCE OLMASINI DİLİYORUM. İYİ YILLAR!
ahmet.kocak16@hotmail.com
