“Yeşim Akbaş İçin Adalet” — Ailenin ve Destekçilerin Çağrısı
MANİSA – 14 Nisan 2023’te Manisa’nın Demirci ilçesinde meydana gelen trajik olayda hayatını kaybeden Yeşim Akbaş’ın ölümüyle ilgili adalet mücadelesi sürüyor. Ailesi, hukukçular ve kadın örgütleri, olayın “intihar” olarak nitelendirilmesine itiraz ederek, tüm delillerin yeniden, tarafsız ve bilimsel biçimde incelenmesini talep ediyor.
Yerel mahkeme 12 Temmuz 2024’te “şüpheden sanık yararlanır” gerekçesiyle sanığı beraat ettirse de, dosyada yer alan çelişkiler, usulsüzlük iddiaları ve yeni bilirkişi raporları, adalet arayışını yeniden gündeme taşıdı.
Olayın Ardındaki Çelişkiler ve Bilimsel Bulgular
Olay günü, Demirci Polis Lojmanı’nda görevli polis komiser yardımcısı Doğan Can Yıldız’ın beylik silahından çıkan kurşunla hayatını kaybeden Yeşim Akbaş’ın ölümü, ilk andan itibaren tartışmalı bir sürece konu oldu.
Adli raporlara göre kurşun, Yeşim’in sağ kulağının 3–4 parmak gerisinden, arkadan girip önden çıkan bir açıyla isabet etmişti. Uzmanlara göre bu açı, kendi kendine ateş edilmesini imkânsız kılacak bir pozisyondu. Buna rağmen olay, “intihar” olasılığı olarak değerlendirildi.
Yeşim’in ailesi ve avukatları, bu iddianın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek şu noktalara dikkat çekiyor:
-
Yeşim’in yaşam dolu planları vardı. İki iş yerinin yanı sıra, dört görme engelli kedisine bakan Yeşim, olay sabahı iş yerine gelecek tamirciyle mesajlaşmıştı.
-
Sanığın çelişkili ifadeleri görmezden gelindi. Sanık, ilk ifadesinde “Yeşim’in psikolojik sorunu yoktu” derken, sonraki beyanlarında “intihar etti” savunmasına yöneldi.
-
Boğuşma izleri göz ardı edildi. Sanığın yüzündeki kanayan yara ve Yeşim’in tırnakları arasındaki doku örnekleri dikkate alınmadı. Sanığın yarası, “kedi tırmalaması” denilerek geçiştirildi.
-
Olay yeri delilleri usulsüz taşındı. Silah, olay yerine müdahale yetkisi olmayan polislerce bir havluya sarılarak bir polis otosunun torpido gözüne konuldu. Üstelik failin beylik silahında parmak izi bulunmadı.
-
Sanığın alkol ve ilaç testi eksik yapıldı. Alkol testi saatler sonra uygulanırken, diğer maddelere ilişkin testler hiç yapılmadı.
-
Tek kişilik bilirkişi raporu esas alındı. Yerel mahkemenin üç kişilik bilirkişi heyeti istemesine rağmen, tek kişilik taraflı bir raporla karar verildi.
Bağımsız Bilimsel Rapor: “Yeşim Kendini Vurmadı”
Ailenin talebiyle dosyaya dahil edilen Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Heyeti raporu, Yeşim Akbaş’ın silahı kendisinin tutamayacağı ve yakın atışla değil, uzaktan vurulduğu yönünde net bulgular ortaya koydu.
Raporda, olay yerindeki bulguların “intihar olasılığı” ile çeliştiği, fiziksel açıdan da kendi kendine ateş etmenin mümkün olmadığı vurgulandı.
Bu raporun ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, yerel mahkemenin beraat kararının usule aykırı olduğu kanaatine vararak kararın bozulmasını talep etti. Şu anda dosya, Yargıtay Ceza Dairesi’nin incelemesinde.
Aileden ve Destekçilerden Adalet Çağrısı
Yeşim Akbaş’ın ailesi, “Biz kimseden yanlış bir şey istemiyoruz. Sadece adaletin yerini bulmasını istiyoruz.” diyerek toplum vicdanına sesleniyor:
“Kızımız Yeşim, hiçbir hazırlık yapmadan hayatına son vermiş olamaz. Onu tanıyan herkes bunun imkânsız olduğunu biliyor. Bu dosyada bir ölü var, bir de elini kolunu sallayarak gezen fail. Biz sadece adalet istiyoruz. Başka anneler ağlamasın, başka kız çocukları toprağa girmesin.”
Aile, dosyadaki tüm şüphelerin giderilmesi, delillerin yeniden ve tarafsız şekilde incelenmesi ve adil bir yargılama süreci yürütülmesi için hem kamuoyunun hem de yetkili kurumların desteğini talep ediyor.
Ailenin ve Avukatlarının Talepleri
-
Bağımsız, tarafsız ve çok kişilik bir adli tıp heyeti tarafından yeni bir inceleme yapılması.
-
Olay yerindeki delillerin (silah, olay yeri fotoğrafları, parmak izleri, adli tıp raporları) yeniden, eksiksiz biçimde incelenmesi.
-
Bilirkişi raporu seçimindeki usulsüzlükler ile tanık ifadelerinin göz ardı edilmesi iddialarının bağımsız denetimden geçirilmesi.
-
Adil yargılanma hakkının ihlal edilmemesi, sorumluların yargı önünde hesap vermesi.
Son Söz: Adalet Yerini Bulana Kadar
Yeşim Akbaş’ın ailesi ve destekçileri, Yargıtay sürecinin adil bir kararla sonuçlanması için çağrıda bulundu:
“Yeşim artık konuşamıyor ama biz onun sesi olmaya devam edeceğiz. Bu dava sadece Yeşim’in değil, adalet bekleyen tüm kadınların davasıdır. Adaletin terazisi şaşmasın diye mücadelemiz sürecek.”