Levent Fidansoy’dan Bursa’daki Su Kriziyle İlgili Sert Uyarı: “Bursa’nın küçülmekten başka çaresi yok”

Geçmiş dönem BURULAŞ Genel Müdürü Levent Fidansoy, Bursa’da yaşanan su kesintileri ve barajlardaki kritik doluluk seviyeleriyle ilgili dikkat çeken ve oldukça çarpıcı bir değerlendirme yaptı. Fidansoy, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, su kriziyle ilgili önceden yaptığı uyarıların gerçekleştiğini ifade ederek, yetkililere ve sanayiye net uyarılarda bulundu.

Haftada 3 Gün, 12’şer Saatlik Kesinti: Su Yok, Çözüm de Yok

Fidansoy, 10 Ekim’e kadar üç bölgeye ayrılmış şekilde, haftada üç gün, 12’şer saatlik su kesintilerinin uygulanacağını duyurdu. Bu, toplam zaman diliminin yaklaşık %16,6’sında su verilemeyeceği anlamına geliyor. Ancak bu oranda bir kesintinin beklenen tasarrufu sağlamayacağını belirten Fidansoy, “Vatandaş mecburen su stoklayacak, sonra o su kullanılmadan boşaltılacak. Gerçek tasarruf %5-7’yi geçmez” dedi.

Barajlar Alarm Veriyor: “Çınarcık Takviyesi Yetmiyor”

Günlük %0,3 ila %0,5 arasında düşen baraj su seviyelerine dikkat çeken Fidansoy, Çınarcık Barajı’nın takviye sağlamasına rağmen su rezervlerinin azaldığını vurguladı. Sabah itibariyle seviye %2,2’ye kadar düştü. Uludağ’a geçen kış yeterli kar yağışı olmamasının da bu krizi derinleştirdiğine değinen Fidansoy, “Geçmişte az karla dolan barajlar, artık dolmuyor” dedi.

Sanayi ve Tarım Sektörüne Sert Mesaj: “Acilen durmalı”

Fidansoy, proseslerinde yoğun su kullanan boyahaneler gibi sanayi kuruluşlarının acilen faaliyetlerine ara vermesi gerektiğini belirtti. Ayrıca vahşi sulamanın da derhal durdurulması gerektiğini vurguladı.

Radikal Çözüm Önerisi: “Bursa küçülmeli, sanayi Anadolu’ya taşınmalı”

Krizin sürdürülebilir olmadığını dile getiren Fidansoy, Bursa’nın artık küçülmek ve sanayiyi Anadolu’nun diğer bölgelerine kaydırmak zorunda olduğunu ifade ederek, şu sert sözlerle açıklamasını bitirdi:

“Su yoksa yaşam yok. Bu tabloyla Bursa’nın büyüme iddiası bir hayaldir. Şehri tüketerek değil, planlayarak kurtarabiliriz.”

Levent Fidansoy’un bu çıkışı, hem yetkililere hem sanayi çevrelerine hem de vatandaşlara su krizinin ciddiyetini bir kez daha hatırlattı. Önümüzdeki süreçte alınacak tedbirlerin yeterli olup olmayacağı ise merak konusu.