Devlet Eğer Çağdaş Bir Dünyaya Adım Atmak İstiyorsa Üniversite Öğrencisinin Barınma Sorununu Çözmek Zorundadır

İyi bir üniversite kadar güvenli, temiz ve keseye uygun bir yurt bulabilmek de velilerin en büyük sorunu. Kredi Yurtlar Kurumu’nun sağladığı yurt imkanı sınırlı sayıda olduğu için devlet yurtlarına yerleşemeyen öğrenciler özel yurtları tercih etmek zorunda kalıyor. Ailesinden farklı şehirde eğitim gören üniversite öğrencilerinin en önemli sorunlardan biri olan konaklama problemi, devlet yurtlarına yerleşemeyenler için cep yakıyor. Aile yanından farklı bir şehirde okuyacak olan öğrencilerin; Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) yurtları, özel yurtlar ve kiralık evler olmak üzere üç seçeneği var. KYK yurtlarına yerleşemeyen öğrenciler için geriye sadece iki seçenek kalıyor. Hemen hemen her bütçeye uygun özel yurt olsa da kalite arttıkça fiyat da artabiliyor. Tabii fiyatı aynı zamanda bulunduğu konumda fazlasıyla etkiliyor. Tek kişilikten 7-8 kişiliğe kadar oda imkanı sağlayan yurtlardan bazıları öğrencilere sadece oda ve sabah kahvaltısı imkanı sunarken, bazı yurtlar akşam yemeği, üniversiteye servis, spor salonu, manzaralı oda gibi imkânlar da sunuyor. Aylık ücreti düşük olan yurtların bir kısmında elektrik, su, çamaşır yıkama için ekstra ücret talep edilebiliyor. Pandemi sonrası özel yurt ve kiralarda cep yakıyor.
Kendi de Z Kuşağı neslinden gelen Genç Parti MKK Üyesi Ayça Zeliha Mutlu; yurt ve barınma sorununa dikkat çekerek; “Geçtiğimiz yıllarda her keseye uygun öğrencilerimizin kalacağı imkanlar oluşturulabiliyordu. Ama; 17-18 aylık pandemi kıskacından çıktıktan sonra öğrencilerin barınabileceği devlet yurtlarının yatak kapasiteleri neredeyse yarı yarıya düşerken, özel yurtlarda da yatak kapasitesi yüzde 25 oranında azaldı. Öğrencilerin sosyal medyadan haykırışlarına onların bir ablaları olarak benim yüreğim dayanmıyor açıkçası. Okumak, diploma sahibi olmak için öğrencilerin büyük parklarda çadır kurduğunu duyuyoruz. Eğer devletimiz bu işe bir çözüm bulamazsa öğrencilerimiz çadırlarda bir eğitim dönemi geçirecek. Yazı var, kışı var, yağmuru var, donu kar. Üniversiteli kardeşlerimizi çaresiz kaderleriyle baş başa bırakmayalım.” dedi.
Genç Parti Nilüfer İlçe Başkanı Gülçin Ortalık da öğrencilerin barınma problemleri ile ilgili olarak; “Bursa’ın en büyük üniversitesi ilçemizde. Uludağ Üniversitesi’ne yakınlığı nedeniyle Görükle öğrenci kenti diye anılıyor. 18 aylık kısıtlamalarda hayalet kent olarak Görükle okulların açılmasına haftalar kala öğrencilerin kente dönmesi ile eski günlerine dönmeye çalışıyor. Pandemi sonrası iğneden ipliğe herşeye zam üstüne zam geldi. Esnafta ayakta kalmak için zam yaptı. Vicdan sınırlarını zorlayan zam oranları öğrenci kardeşlerimizi düşündürmeye başladı. Şimdi duyuyoruz üniversiteli gençler Görükle’yi terk ederek Uludağ Üniversitesi’ne yakın köylere gidiyorlarmış. Barınma sorunun Ulusal Güvenlik Seviyesi’ne çıktığı Bursa’da Kamu Kurumları ve Belediyeler ortak bir strateji belirleyerek konuyu Türkiye’nin gündeminden çıkartmalı. Bursa’da 80 binden fazla Uludağ’da 80 binden fazla BTÜ de ise 10 bin öğrenci var. Bursa’da devlet imkanlarıyla 12 bin özel yurtlarda ise 20 bin öğrenci barınma kapasitesine sahip. Zorunlu nedenlerle özel yurtlar geçmiş yıllara göre ortalama yüzde 80 zam yaptı. Eğer önlem alınmazsa bu öğrenciler kiralara yüzde 120 zam geldiği Bursa’da nasıl okuyacak!” dedi.