Zirvede Haber

1 Mayıs’a Günler Kala BATİS-BAMİS’ten Son Uyarı!

1 Mayıs’a Günler Kala BATİS-BAMİS’ten Son Uyarı!

BATİS ve BAMİS’ten İşçi Bayramına günler kala Coronavirüs Uyarsı; “Değerli ve onurlu işçi kardeşim; Birlik, Dayanışma ve Mücadele günümüz olan 1 Mayıs yaklaşırken, coranavirüs uykusundan uyanalım artık..!

Coronavirüs’ün bedelini işçilere ödetmek istiyorlar..!

17 Nisan’dan itibaren yürürlüğe giren paketle, sözde 3 ay işçi çıkarma yasağı getirildi. Gerek duyulur ise paketle alınan kararlar, cumhurbaşkanı tarafından 3 ay daha uzatılabilecek. İşçi çıkarma yasağına uymayan patron, 2.943 Lira asgari ücret tutarı ceza ödeyip işçi çıkartabilecek;

Aynı paketle başka neler getirildi..?

1)-Sendikaların toplu iş sözleşme süreci ve işçilerin grev hakları 3 ay ertelendi.

2)-İş kanunda olmayan, Yargıtay kararlarında yasak olan, patronların yıllardır çok istedikleri, “bugün iş yok ücretsiz izin var” yasası getirildi. Patronların istediği (ücretsiz izin) az işçiyle ve az parayla işlerini yaptırmaktır. Ayrıca ücretsiz izin için günlük 39,24 Lira üzerinden aylık 1.177 Lira ödeme, iş-kur tarafından işçilerin birikmiş olan işsizlik sigortası ücretinden ödenecek.

3)-Esnek çalışması kabul edilenlerin, brüt asgari ücretin %60’ı yani 1.752 Lira ve en yüksek olana ise 4.381 Lira buda iş-kur tarafından, işçilerin birikmiş olan işsizlik sigortası ücretinden ödenecek. Bu ödemeler 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren açlık sınırının altında yürürlüğe giren asgari ücretin çok altındadır. Bu durum sermaye sınıfı patronları korumak için siz sadaka istediniz, bizde zekat veriyoruz AÇ KAL-SEFİL YAŞA anlamına gelmektedir.

Ayrıca işsizlik ödeneğinden talep edilen ve sadaka gibi verilecek olan zekatlar, ileride işten çıkarıldığımızda tarafımıza ödenmesi gereken, işsizlik ödeneğinden düşülerek, işsizlik ödeneği süre olarak daha az ödenecek..!

Kullanılan ücretsiz izinler, yıllık izinlerin dolup dolmadığı konusunda hesaplamadan düşülerek, yıl dolmuyorsa yıllık izin kullandırılmayacak. Kıdem tazminatı hesabından, ücretsiz izinler düşülerek yıl dolmuyorsa, kıdem tazminatı ödenmeyecek ve kıdem süresi çok ise, tazminat düşük ödenecek. İhbar tazminatı ise kıdem gibi, ücretsiz izinler düşülerek hesaplanacak. İşe iade davalarında ise ücretsiz izinler düşülerek, 6 aylık fiili çalışma süresi hesap edilecek. Görüldüğü gibi ileri tarihlerde ücretsiz izinlerin acısı artıkça artacak.

Sosyal devletlerde bu tür uygulama olmaz. Ancak patronun efendi, işçinin de köle olarak görüldüğü zihniyette uygulanır.

Değerli ve onurlu işçi kardeşim;

Dünya işçi sınıfının Birlik, Dayanışma ve Mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşırken, coronavirüs uykusundan uyanın artık. Uzun süre uyumaya devam edersek, uyandığımızda örgütlenme dahil tüm haklarımız gasp edilerek, işsizliğin her geçen gün arttığı ülkemizde, aldığımız ücretle karnımızı dahi doyuramayacak, birer köle durumuna düşeceğiz.

Sadaka talep edenlerin ve karşılığında zekat vermek isteyenlerin, aldatmaca paketleriyle coronavirüs atlatılamaz
ve bu yaşam böyle yürümez.
Ülkemizde, coronavirüs ortaya çıktığı günden buyana, dile getirdiğimiz taleplerimizi (1 Mayıs yaklaşırken) tekrarlıyoruz. Devlet Sosyal Devlet ise, Sosyal Devleti Yöneten Vekillere ve Bürokratlara sesleniyoruz.

1)-Salgının başladığı 11 Mart 2020’den itibaren işten çıkarmalar şartsız yasaklanır.

2)-Salgının tehlike durumu devam ettiği sürece çalışma durdurulur. İşçilerin ücretleri tehlike ortadan kalkana kadar, işyerleri tarafından eksiksiz ödenir.

3)-Kayıtdışı çalıştırılanlar, kayıt içine alınarak, onlarında ücretleri kayıtdışı çalıştıran işyerleri tarafından ödenir.

4)-Salgının başladığı tarihten önce işsiz kalanlara, salgın devam ettiği sürece işsizlik fonundan en az asgari ücret ödenir.

5)-Asgari ücretin altında maaş alan emeklilerin maaşları, en az asgari ücret seviyesine çıkarılır.

6)-Salgının başladığı tarihten itibaren sınırlı olarak elektrik, su, yakıt, iletişim ve ulaşım ödemeleri kaldırılır. 2.500 Liranın altında ücretle yaşamak zorunda kalan ailelere, yerel yönetimler tarafında ihtiyaç kadar gıda ve kira yardımı yapılır.

7)-Salgın sürecinden itibaren özel hastaneler, kamu hastanesine dönüştürülür. Sağlık çalışanlarının iş güvencesi ve sağlık güvenliği sağlanarak, hasta insanlar tedavi altına alınır.

8)-Salgınla ilgili bilimsel tüm bilgiler insanlar tedirgin edilmeden, yerel ve genel olarak, doğru düzgün açıklamalar yapılır ve insanlar aydınlatılır.

9)-Eğitim devlet kontrolünde eğitimciler tarafından, salgının tehlike durumuna göre şekillendirilir ve aksatmadan devam eder.

10)-Demokrasiye inanan sosyal devlet; salgınla ilgili krizi, bilim kurulu ile insanların oy verdiği tüm parti ve sivil toplum örgütleriyle birlikte yönetir.

11)-Salgın süreci ve salgın sonrası önüne geçilemeyecek en büyük sorun, işsizlik virüs’üne karşı acil çözüm, Finlandiya’da olduğu gibi sürekli ve kalıcı olarak, haftalık çalışma gününü 4 güne, günlük çalışma saatlerini ise 6 saate düşürülmelidir.

12)-Salgınla ilgili tüm çalışmalar, salgın sona erene kadar, üreterek zenginlik yaratan işçilerin ve emekçilerin, demokratik sınıf örgütleri olan sendikaların gözetiminde yürütülür. Bu nedenle sendikaların faaliyeti ve çalışma düzeni kesinlikle kısıtlanamaz.

Emeğiyle geçinip onuruyla yaşamak için, üreterek zenginlik yaratan işçilerin ve emekçilerin, AÇ KALIP-SEFİL YAŞAMASI için sadakaya ve zekata ihtiyacı yoktur. Talep edilenlerde, verilmek istenenlerde gözden geçirilerek, insanlar için sosyal devletin yapması gerekenler yapılmalıdır.

Taleplerimiz; Sosyal devletin yapması gerekenler, her yurttaşın talep hakkıdır. Emeğin Birlik, Dayanışma ve Mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşırken, çağrımız emeğin örgütleri olan sendikaların öncülüğünde, sosyal devletin yapması gerekenleri sesli bir şekilde talep ederek, sesimizi duyurmak olmalıdır..!

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ