Zirvede Haber

ŞİRKETLERİN YENİ SÜPER GÜCÜ: DEĞER YARATMA KABİLİYETİ

ŞİRKETLERİN YENİ SÜPER GÜCÜ: DEĞER YARATMA KABİLİYETİ

Entegre Raporlama Derneği Türkiye (ERTA) “Değer Yaratan CEO’lar” serisinin 2. webinarı ERTA Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güler Aras’ın moderatörlüğünde, Coca-Cola CCI CEO’su Sn. Burak Başarır ve Garanti BBVA CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Recep Baştuğ’un değerli katılımları ile 20 Ekim 2021 (14:00-15:30) tarihinde gerçekleştirildi.

Kurumsal raporlamaya yön veren en kilit paydaşların başında gelen şirketlerin ortak ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak bir düşünce ve raporlama sistemini geliştirmek üzere farkındalık yaratmanın önemi ile gerçekleştirilen ve ERTA Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güler Aras’ın Entegre Raporlama Çerçevesi ve ilgili gerekliliklerin yönü, içeriği ve bu konudaki gelişmeler hakkında bilgi aktardığı toplantıda, Coca-Cola CCI CEO’su Sn. Burak Başarır ve Garanti BBVA CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Recep Baştuğ şirketlerinin değer yaratma modelleri, liderlik deneyimleri ve mesajlarını paylaştılar.

Prof. Dr. Güler Aras, ERTA Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı

Entegre raporlama ve entegre düşüncenin yaygınlaştırılmasını amaçlayan Entegre Raporlama Derneği Türkiye (ERTA), şirketlerin iş modellerine değer yaratma yaklaşımını yerleştirmeleri ve entegre düşünce perspektifini benimsemelerine destek olmak amacını taşımaktadır. Bu çabalarımıza ulaşma yolunda çalışmalarımız yakın zamanlı dernekleşmemiz ile birlikte artan bir hız ile devam etmekte. Çatı örgütümüz IIRC – Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi ve SASB – Uluslararası Sürdürülebilirlik Muhasebesi Standartları Kurulu’nun birleşerek VRF – Değer Raporlaması Vakfı’nın kuruluşu aynı zamanda ERTA olarak stratejik hedeflerimiz arasında yer alan “Dernekleşme” sürecimizi hızlandıran önemli bir itici güç oldu. Bu konuda ERTA olarak çok büyük bir mesafe kattettiğimizi söylemekten mutluluk duyuyor ve bu önemli oluşumun Türkiye’deki tek  temsilini Dernek çatısı altında çok daha güçlü ve etkili bir şekilde sürdüreceğimize yürekten inanıyorum. Bugün; farkındalık çalışmalarımız, projelerimiz, etkinliklerimiz ve Türkiye’de entegre raporlama yapan kurum sayısındaki artış ile dünyadaki diğer ülkelere örnek gösterilen bir ülke konumunda olmamız çok gurur verici.

Yapılan araştırmalar, pandemi, iklim değişikliği gibi çeşitli etkenlerle değişen yeni düzende, liderlerin artık farklı bir bakış açısı ile düşünmeleri gerektiğini, CEO’lardan beklenen en öncelikli konunun sürdürülebilir değer yaratmak olduğunu gösteriyor. Kurumların, yaptıkları işlerin sonuçlarını, çıktılarını ve bunun iç paydaşlara, dış paydaşlara ve toplumun bütününe nasıl yansıdığını raporlamaları bekleniyor. Bu kapsamda atılması gereken çok önemli adımlar var. Değişime hızla adapte olmak bu sürecin en önemli aşaması. Şirketlerin yeni süper gücü; “Değer Yaratma Kabiliyeti” olarak tanımlanabilir! Üst yönetimin stratejilerine değer yaratmayı entegre etmesi, sahiplenmesi çok önemli. “Entegre Düşünce”, kurumlarda iş yapma şeklinin odağına koyulmadığı sürece yatırımcılarla, paydaşlarla ilişkilerin uzun vadede sağlıklı bir şekilde devam ettirilmesi mümkün olamayacak.

Artık taahhütlerimizi değer yaratma çerçevesindeki hedeflerimiz ile eyleme geçirme zamanı. Global gelişmeler, paydaş ve yatırımcı beklentileri, regülasyon değişimleri, lokal ve küresel düzenlemeler çerçevesinde tüm kurumlar değişmek ve dönüşmek zorunda. Bu değişim yönetimini hızla gerçekleştiremeyen ve adapte olamayan kurumların sistemin dışarıda kalacağı bir döneme giriyoruz. Kurumların bu amaçla kullandığı en etkili araçlardan biri olan entegre raporlamanın; kurumların sürdürülebilir performansını desteklerken, şirketlerin yatırımcıları ile diğer paydaşlarının şirketin gerçek performansını ve risklerini görebilmelerine imkân sağladığı ve mevcut kurumsal raporlama ekosistemi içerisindeki varlığını daha da güçlendirdiği açıkça görülüyor. Değer yaratımı bir yolculuk ve bu yol haritasında önceliklendirilmesi gereken konuların belirlenmesinde entegre düşüncenin ve entegre raporlamanın önemini ısrarla vurgulamak isterim.

Burak Başarır, Coca-Cola İçecek CEO

Coca-Cola İçecek olarak 10 yılı aşkın süredir sürdürülebilirlik ve faaliyet raporlarımızla, faaliyetlerimizin güncel çıktılarını ve geleceğe dair planlarımızı, hedeflerimiz ve sürdürülebilirliğe dair yaklaşımımız çerçevesinde ele aldık. 2020 yılı raporlama döneminde ise finansal ve finansal olmayan performansımızın bütünsel bir değerlendirmesiyle geleceğe dönük stratejimizin paylaşıldığı ilk entegre faaliyet raporumuzu yayınlamanın heyecanı ve gururu içerisindeyiz. Bu raporla, Türkiye’de hızlı tüketim malları sektöründe ‘ilk’ entegre faaliyet raporunu yayınlayan kurum olduk.

Yarattığımız değeri Tüketici Sağlığı, Müşteri Değeri, İnsan Hakları, Beşeri Sermaye, Toplumsal Kalkınma, Çevresel Ayak İzi başlıkları altında takip ediyoruz. Entegre faaliyet raporumuz aracılığıyla şeffaf bir biçimde strateji, iş sonuçları ve sürdürülebilirlik vizyonumuzu, beraberinde aksiyonlarımızı tüm paydaşlarımızla paylaşıyoruz. Entegre faaliyet raporumuzla birlikte, entegre düşünce yaklaşımı iş yapış şekillerimizde de benimsenmeye başlandı. Finansal sermayenin yanı sıra üretilmiş, entelektüel, beşeri, sosyal ve doğal sermaye kavramları içselleştirildikçe, çalışanlarımızın işlerine yaklaşımının da değiştiğini görüyoruz. Bizim için sürdürülebilirliği stratejik karar alma sürecinin parçası haline getirmek önemli. Sürdürülebilir düşünme alışkanlığını organizasyonun ana stratejisinin ayrılmaz bir parçası olarak konumlandırıyoruz.

Yakın zamanda Özbekistan’ın dahil olmasıyla beraber 11 ülkede yaklaşık 10 bin çalışan ve 29 tesisimiz ile 430 milyon tüketiciye ulaşıyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde “hızlı tüketim malları sektörünün en iyi şirketi olma” vizyonuyla çalışıyoruz. Çok çeşitli risk ve fırsatları barındıran bir coğrafyadayız. Entegre bir bakış açısıyla hem kendimiz hem de paydaşlarımız için değer yaratma odağıyla geleceğe dönük stratejiler üretiyoruz. Doğrudan ve dolaylı olarak CCI bünyesinde bulunan 30 bin kişilik CCI ailemiz toplum, çalışanlarımız, müşterilerimiz ve tüketicilerimiz için değer yaratmak amacını taşıyor. Biz “değer”i başkaları üzerinde yarattığımız pozitif etki olarak tanımladık. Kendimizden başlayarak sağlayacağımız pozitif katkının tüm paydaşlarımıza sirayet edeceğine inanıyor ve bu amaçla hareket ediyoruz. Coca-Cola İçecek olarak taşıdığımız değer yaratmak amacımız doğrultusunda tüm ekosistemimizin sürdürülebilir gelişimine destek oluyoruz.

Recep Baştuğ, Garanti BBVA CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi

Entegre düşüncenin iş modelimizin çerçevesini oluşturması artık bir kurum kültürü haline geldi. Daha kapsamlı risk ve fırsat analiziyle, faaliyetlerimizi daha geniş çevresel ve sosyal etkileriyle anlama imkanımız oldu. Ölçümlemeler yaptık. Hedefleri koyduk, çalışanlarımızı eğittik. Bunları yaparken, net ve anlaşılabilir olmaya çalıştık. Sürdürülebilirliği pozitif olarak ayırdık ve desteklemeye başladık. Özetle entegre düşünce yaklaşımımızı öne çıkaran bu akım, sürekli gelişen bir yönümüz oldu.

Yoğun regülasyonlarla faaliyet gösteren bankalar olarak, önümüzdeki dönem için hem kendi risklerimiz, hem de iklim krizi gibi küresel riskler için tedbirler, aksiyonlar alıyoruz. BBVA 2018 yılında sürdürülebilir kalkınma ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için 2025 yılına kadar 100 milyar Euro ayırmıştı. Mevcut durumda bu taahhüdü iki katına, toplam 200 milyar Euro’ya çıkardı. Garanti BBVA olarak biz de 2025 yılına kadar grubumuzun gelişimine paralel artan miktarlarda finansman sağlayacağımızı taahhüt ediyoruz. 2014’ten bu yana, proje finansmanı portföyümüzün karbondan arındırılması amacıyla finansman sağladığımız yeni enerji üretim projelerinin tamamı yenilenebilir enerji yatırımlarından oluşuyor. Bu yatırımlara sağladığımız finansman 2020 yılı sonunda 5,6 milyar doların üzerine çıktı. Yaklaşık %25 pazar payıyla Türkiye’de rüzgâr enerji santrallerinin finansmanında pazar lideriyiz. Mart ayında da yenilenebilir enerjiye olan desteğimizi bir adım öteye taşıyarak kömürle bağlantılı aktiviteleri finanse etmeyeceğimizi taahhüt ettik. Aynı zamanda finansman sağlayan kurum kimliğimizle, kurduğumuz kredi yapılarına da sürdürülebilirliği entegre ederek, birçok ilki gerçekleştirdik.

Üstlendiğimiz öncü rol ile, regülasyonun gerekliliklerinin daha ötesinde taahhütler verdik ve entegre raporumuzda beyan ettik. Entegre raporlama, iş yapış şeklimizin temelindeki entegre düşüncenin ve şeffaflığın bir sonucu aslında. Raporlama çok değerli bir öğrenme süreci. Kurumsal sağlığın ve şeffaflığın, şirketlerin devamlılığı için can alıcı noktalar olduğunu söylemek isterim. Ülkenin ekonomiye yön veren aktörlerinin, halka açık olsun olmasın, kendilerini regülasyonlar dışında taahhütlere sokmasının ve bunları sürekli paylaşmasının, kurum yapısına ve toplumsal gelişime önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum. Kendisini geleceğe taşıyacak şirketlerin, riskleri iyi analiz eden, uzun vadeli plan yapan, toplumu ve çevreyi gözeten şirketler olacağını, bunların da bütünleşik değer yaratımıyla iş planlarını sağlıklı olarak sürdürebileceklerini düşünüyoruz, bütün çalışmamız ve çabamız da bu yönde.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ