Yarım bıraktığım işi Bursa’da tamamlayacağım!

Bir dizi ziyaretler için Bursa’ya gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, son günlerde yaşanan yangın ve sel gibi afetler hakkında konuştu. Bursa ile ilgili de konulara değinen Davutoğlu, “Bursa dikkatli planlanmazsa, dünyanın en verimli tarım noktalarını kaybedebilir. Bir gün tekrar iktidar nasip olursa, yarım bıraktığım işi tamamlayacağım. Türkiye genelinde imar yasası çıkaracağız, yerel uygulamaları çıkaracağız. İlk uygulama İstanbul, ikinci uygulama Bursa olacak.” dedi.Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, bir takım ziyaretlerde bulunmak üzere Bursa’ya geldi. Davutoğlu, ilk olarak partisinin  İl Başkanlığı’na geldi. Burada gerçekleştirilen toplantıda basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Davutoğlu, ülke gündemini değerlendirdi. Türkiye’de son zamanlarda yangın ve sel gibi afetlerin meydana geldiğine işaret eden Davutoğlu, ülkenin omuz omuza vermesinin felaketlerin aşılmasında büyük önem taşıdığını ifade etti.

“TEDBİRLERİN ERKEN AŞAMALARDA ALINMASI BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR”

Antalya ve Muğla’da 15 yangın noktasını ziyaret ederek vatandaşlar ile bir araya geldiğini kaydeden Davutoğlu, “Hepimizin yüreği yakan yangınlar ile son 2 gündür sel felaketleri karşısında gelen manzaralar karşısında derin üzüntüler duyuyoruz. Krizlerin yönetimleri konusunda çok ciddi aksamalar ile karşı karşıyayız. Tedbirlerin erken aşamalarda alınması büyük önem taşıyor. Yaklaşık 2 hafta boyunca 21 ilde süren yangınlar ile ilgili yapılan çeşitli açıklamalar, müdahalede gecikmeler, bazı istenmeyen davranış ve tutumlar hepimizi ciddi bir şekilde düşünceye sevk etmiş duruyor” dedi.

“IBAN NUMARALARIYLA VATANDAŞIN DEVLETE OLAN GÜVENİ SARSILIYOR”

“Cumhurbaşkanlığı kararıyla IBAN numarasının verilmesi hepimizi yaraladı” diyerek sözlerine devam eden Davutoğlu, “Hem Türkiye Cumhuriyeti’nin kudretinden bahsedeceksiniz, hem her afet olayında vatandaştan yardım toplamak ilk aklınıza gelecek. IBAN numaralarının her verildiği süreçte vatandaşın devlete olan güvenin sarsıldığı görülmüyor. Bugün Türkiye’yi yönetenler, halkın psikolojisinden koptular. ‘Acaba buradan da nasıl bir kaynak oluştururuz’ telaşına girdiler. Devlet vatandaşından IBAN ile yardım toplamaz. Bırakalım sivil toplum örgütleri yardımları toplasın, devlet denetleme görevi üstlensin. Bu noktada kapsamlı bir rapor hazırlıyoruz” ifadelerini kullandı.

“AFAD YENİDEN YAPILANDIRILMALI”

AFAD’ın yeniden yapılandırılması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, “AFAD’ın İçişleri Bakanlığı’na bağlanması büyük hata olmuştur. AFAD bugün İçişleri Bakanlığı’nın bünyesinde bir genel müdürlük konumuna indirgendi. AFAD, başbakanlığım döneminde başbakanlığa bağlıydı. Türkiye bir afet ülkesi. Türkiye’nin şu andan itibaren, AFAD’ın yeniden yapılandırılması dahil olmak üzere bölge ve konu bazlı AFAD yönetimine geçmesi lazım. Sele müdahale farklı bir mantıkla, depreme, yangına müdahale farklı bir mantıkla ele alınmalı. İnsan unsuru göz önüne alınmalı, kapsamlı bir AFAD müdahale timleri kurulması lazım” şeklinde konuştu.

“ŞEFFAF BİR İLETİŞİM ŞART”

Hükümete ilişkin eleştirilerde bulunan Davutoğlu, son dönemlerde meydana gelen afetlere ilişkin şeffaf bir iletişim şart olduğunu vurguladı.

Davutoğlu, şöyle devam etti;

“İktidar, doğru zamanda doğru bilgileri vatandaşlarla paylaşmadığı zaman spekülasyonlar ortalığı kaplar. Barajların kapanıp açılmadığı ile ilgili son spekülasyonlar var. Vaktinde doğru bilgilendirmeler yapılmamasının getirdiği bir durum, bu. Hükümete, devlete, sisteme olan güveni zararlar. Yüreğimiz yangınla dağlandı, yüreğimizde sel ile şimdi fırtınalar var. Çok sayıda kayıp vatandaşımızın olduğu bilgileri geliyor. Hükümet yetkilileri bu konuda şeffaf bir bilgilendirme yapıp, tabloyu açık bir şekilde paylaşırsa, bu kadar panik ortamı olmaz. Ümit ederiz ki gerekli tedbirler alınır. Bizim gözümüz kulağımız bu bölgelerde olacak.”

“ÇİFTÇİNİN BELİNİ BÜKEN ANA UNSUR BANKALARDAN FAİZ İLE ALINAN KREDİLER”

Bursa’nın bir açık hava müzesi olduğuna, doğa ile tarihin iyi bir sentezinin bulunduğuna işaret eden Davutoğlu, “Bursa’nın kültürel özelliklerinin yanı sıra, tarım ve sanayi potansiyeli taşıması hem avantajdır, hem risktir. Ülkeyi, kenti yönetenlerin en temel görevi Bursa’nın tarihi ve kültürel yapısını korurken, tarım ve sanayiyi de planlamasıdır. Görevde bulunduğum sürede TOKİ yapılanması olmak üzere imar yasasını gündeme getirdiğimde en çok göz önüne aldığım şehirlerden biriydi Bursa. Bursa dikkatli planlanmazsa, dünyanın en verimli tarım noktalarını kaybedebilir. Bir gün tekrar iktidar nasip olursa, yarım bıraktığım işi tamamlayacağım. Türkiye genelinde imar yasası çıkaracağız, yerel uygulamaları çıkaracağız. İlk uygulama İstanbul, ikinci uygulama Bursa olacak. Şimdiden bu konuyla ilgili çalışmalarımız var. Çevre kirliliğine yol açmayacak teknolojinin yapılanması gerekiyor, bunu yapabilmek için vizyon gerekir. 81 bin işletme var burada, 800 bin kişi çalışıyor. Ciddi bir potansiyel var, özellikle kötü ekonomik politikalar sebebiyle yüzde 90’ı icralık oluyor, esnaf sıkıntılar çekiyor. Tek tek esnafı gezeceğiz. Pandeminin başında derhal 2020 bütçesinin revize edilip; tarım, eğitim ve sağlık harcamaları hariç tüm masrafları durdurun dedim. Elinizdeki tüm kaynakları esnafa ayırın dedim. Çiftçinin belini büken ana unsur bankalardan faiz ile alınan krediler. Bursa’da da esnafın yoğun bir krizden geçtiği dile getiriliyor. Başbakan olarak geldiğimde her seferinde Bursa’nın tüm turizm alanlarıyla korunması gerektiğini söyledim. Demiryolu bağlantısı Bursa için zarurettir. Bu kadar üretimin karayoluna yapılması, karayolları üzerinde ağır baskı oluşturuyor” açıklamalarında bulundu.

Davutoğlu basın toplantısının ardından esnaf ziyareti gerçekleştirdi.