Zirveden zemine ülke yönetimi yerine algı yönetimi ile geldiğiniz noktadan memnun musunuz!

“Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Ülkemizde gündem çok çabuk değişiyor. Bir yanda hain odaklara karşı yurt içi ve yurt dışında yürütülen operasyonlar, öte yandan insanımızı açlık ve sefalete mahkum eden ekonomik bunalım, ayyuka çıkan yolsuzluk iddiaları, yönetilemeyen “Küresel Salgın!” Salgınla mücadelede sırasındaki samimiyetsiz görüntü ve tutarsız açıklamalarla inancı sarsılan insanların durumu kanıksamaya başlaması.” sözler Yıldırım Meclisi’nde söz alan İYİ bir isme ait. İYİ Parti Yıldırım Belediye Meclis Üyesi ve Gurup Sözcüsü Mehmet Yılmaz söz aldığı mecliste İsrail tarafından hırsla Kudüs’e uygulanan zalimliği Millet İttifakı adına sert sözlerle kınadı.

Yılmaz; “Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa ve çevresinde İsrail’in arife günü başlattığı, çocuklar ve kadınlar dâhil çok sayıda masum Filistinlinin yaralanmasına ve hayatını kaybetmesine sebep olan menfur saldırıları kınıyoruz. Bayram günlerinde sürdürülen ve Gazze’ye de yönetilen saldırılar, çok vahim bir boyuta ulaşmıştır. Olaylar sonucu yaralanan ve yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı her geçen gün artmaktadır. İsrail’in bu saldırıları, en kutsal hak olan yaşam hakkının ihlalidir. Filistinlilerin nesiller boyunca yaşadıkları topraklara el konulmasını hedefleyen bu saldırılar, orantısız güç kullanılarak hukuk dışı bir oldu-bitti yaratmaya yöneliktir. İsrail’in bu gayri insani saldırılarını şiddetle kınıyor, Birleşmiş Milletler’in (BM) saldırıların durdurulması için uluslararası hukuk ve temel insan hakları hukuku çerçevesinde yaptığı çağrıyı destekliyoruz. Kudüs ve Gazze’de son bir haftadır devam eden İsrail saldırganlığı BM kararlarına aykırı şekilde sürdürülen işgalin ve hukuk tanımazlığın geldiği son aşamayı ibretle gözler önüne sermektedir. Filistin topraklarında işlenen bu suçlardan dolayı İsrail’in hesap vermesi, suçların sorumlularının tespit edilerek yargılanması ve cezalandırılması için uluslararası toplumun birlikte hareket etme zamanı gelmiştir. Bu çerçevede, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) ivedilikle harekete geçmesini talep ediyor, bu maksatla insana ve yaşam hakkına saygı duyan herkesi sorumluluk üstlenmeye çağırıyoruz. Artık İsrail’e karşı net, güçlü ve etkili bir tavır alınması şarttır. Nilüfer ilçesi Millet İttifakı Meclis Üyeleri olarak, İsrail’in saldırganlığının ve Filistin halkına yaptığı zulmün karşısında durmaya, Filistin davasını ve kardeş Filistin halkının haklı özgürlük, adalet, hukuk ve bağımsızlık mücadelesini savunmaya devam edeceğimizi beyan ederiz.” dedi

“AYAKLARI YERE BASAN VE SONUCA ERDİRDİĞİNİZ TEK PROJENİZ VAR MI?” 

Yılmaz; sözlerine “Bildiğiniz gibi Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa ve çevresine İsrail’in başlattığı saldırılar artarak devam ediyor. Kadın çoluk-çocuk demeden masum insanlar vuruluyor. Yaralananlar ve hayatını kaybedenlerin sayısı her geçen gün daha da artıyor. Hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Filistin’de İsrail, Doğu Türkistan’da Çin, velhasıl dünyanın neresinde zulme uğrayan bir mazlum varsa, Orada insanın en temel hakkı olan “yaşama hakkı” gasp ediliyorsa, insanlık suçu işleyen zalimleri lanetliyorum.

Mazlum her yerde mazlumdur! Filistinliler için feveran ederken Doğu Türkistan için tek kelime söyleyemeyenleri de doğrusu anlayamıyorum.

Sayın Başkan, değerli katılımcılar, geçen toplantıdan günümüze önemli günler ve önemli günlerin yıldönümlerini geride bıraktık.

14 Nisan’da Eski Başbakanlarımızdan Yıldırım Akbulut hayatını kaybetti. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.

19 Nisan, “Dil, bir milletin şerefidir!” diyen, henüz 26 yaşında ABD’de en genç profesörü rekorunun sahibi “Türk Aynştayını” Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun ölümünün 6. yıldönümüydü.

24 Nisan, Kültür ve medeniyete sahip çıkmayı memlekete sahip çıkmanın bir yolu olarak gören, Ülkemizde Sosyal Psikolojinin öncülerinden Prof. Dr. Erol Güngör’ün ölümünün 38. yıldönümüydü.

5 Mayıs’ta ömrünü Türk Milliyetçiliği davasına adayan, çıkardığı dergiler, fikirleri ve eserleriyle bir devre damgasını vuran, Türk Edebiyatının güçlü kalemi Emine Işınsu Öksüz hanımefendi

Türk Milletinin gönlüne taht kurmuş değerli bilim ve fikir insanlarımızı saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun.

23 Nisan Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 101. yıl dönümüydü. Bu yıl 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı koronavirüs önlemleri kapsamında evlerde kutladık.

Bursa Büyükşehir Belediyesi billboardlarında, 23 Nisan temalı afişlerde Atatürk resimlerinin yer almadığını gördük. Bu kabul edilebilir mi?

Her açıklamalarında “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde…” diye söze başlayan yöneticilerin Kurucu Cumhurbaşkanını görmezden gelmeleri, yok saymaları kabul edilebilir mi?

Yarın 19 Mayısın Gençlik ve Spor Bayramı. Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 102. Yıldönümü. Şimdiden kutlu olsun.

19 Mayıs Türk istiklalinin ön sözü, 30 Ağustos son sözüdür!

19 Mayısı anlamamak, 23 Nisanı anlamaktır. 23 Nisanı anlamamak, 30 Ağustosu anlamamaktır. 30 Ağustosu anlamamak 18 Martı anlamamaktır. Milli Bayramlarda Atatürk’ü yok sayanların, milli bayramlara gerekli özeni göstermeyenlerin, millilikten bahsetmesi abesle iştigal etmektir.

Atatürk; “Bilelim ki millî benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar” diyor.

Unutmayalım ki milli gün ve bayramlarına gerekli özeni göstermeyen milletler, gün gelir dini bayramlarının da hakkıyla kutlayacak zemini bulamazlar. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Milli Bayramlar duvarı oluşturan tuğlalar arasındaki harç gibi insanları birleştiren, birbirine bağlayan günlerdir. Zirveden zemine ülkeyi yönetimi yerine algı yönetimi üzerinde durulduğuna her fırsatta şahit oluyoruz. Rutin faaliyetler dışında kalıcı bir şey yaptığınızı görmüyoruz. Ne var ki, çok iş yapıyor gibi görünmeyi çok iyi beceriyorsunuz. Bültenlerde, broşürlerde, kataloglarda gördüğümüz Yıldırım’ı gerçek hayatta da görmek istiyoruz.

Sayın Başkan, “Yollar şehrin ana damarları gibidir. Ankara Caddesi’nin yükünü alacak hem kuzey hem güney kısmında çalışmalarımız var. Dikey yollar oluşturarak ana arterlerin yükünü hafifleteceğiz.

Mimar Sinan Parkı altında katlı otopark yapılarak altı otopark üstü park uygulaması ile hasta yakınlarına hizmet edecek önemli bir uygulamayı hayata geçireceğiz. Teleferik İstasyonu yanına katlı otopark yapacağız. Hem turizme hizmet edecek hem mahalle sakinlerinin kullanımına sunacağız. Ahmet Taner Kışlalı Meydanı’nda altı otopark üstü park uygulamasını hayata geçireceğiz” demiştiniz.

Şimdi Yıldırım sakinleri adına size soruyorum. Bu vaatlerden proje safhasına getirdiğiniz, inşaatına başladığınız ya da bitirdiğiniz bir yer var mı?” dedi.