BUSKİ; Mahkeme Kararına Rağmen Su Hattı Döşemeye Devam Ediyor! Nerede Kaldı Hukukun Gücü!

“Bursa’nın Yenişehir ilçesine bağlı Eski-Yukarı Marmaracık’ın 350 yıllık köy çeşmesini kendi abonesi olmamasına rağmen geçen yıl Kurban Bayramı arife gününde kökünden suyu keserek Bursa tarihine geçen ve 220 nüfuslu köyü susuz bırakan BUSKİ’den ikinci girişim!” bu spotla vermiştik BUSKİ’nin ikinci su girişimini. 6 gündür Yukarı Marmaracık’tan 2,6 kilometre uzağında bulunan Marmaracık mahallesine su hattı döşeyen taşeron şirket 200 metre ilerleme sağlayabildi. 17 günlük kısıtlamanın ikinci günü başlayan çalışmalar 6 mayıs perşembe geç saatlere kadar sürdü. 220 kişinin yaşadığı Yukarı Marmaracık sakinlerinin gelen ekibe “hat döşenmesi için yazılı bir emir olup olmadığını” sorduğu, gelen ekibinde “yukarı kadrolardan sözlü talimat” aldıkları yönünde açıklama yaptıkları öğrenildi. Kadastro Yolu üzerinde yapılan kazı çalışmalarının tarlalara kadar indiği bölge sakinleri tarafından ifade ediliyor. Yenişehir’de dikkatlerin maden şirketi tarafından yaptırılan enerji hattı nedeni ile susuz kalan ve CHP-İYİ Partililerin yoğun ilgisi olduğu Kirazlıyayla’da olduğu bir dönemde BUSKİ’nin yerel mahkeme kararını bile takmaması akıllarda soru işareti bırakıyor.

1975 yılında alınan bir karar nedeni ile önceki yerleşim biriminden 2,6 kilometre uzaklığa taşınan 420 hane olan Marmaracıklılar Bursa-Yenişehir yol boyuna göç etmişlerdi. 2000’li yılların başlarında eski köylüler yukarıda kalan topraklarını ve evlerini birçoğu emekli memur olan Türkiye’nin birçok ilinden gelen vatandaşlara satmışlar, yıllar içinde de Yukarı Marmaracık’ta 220 vatandaşın daimi adresi haline gelen 55 meskenin yapılmasına vesile olmuşlardı. 12 yıldır suyu, elektriği ve yolu bulunmayan, yasal abonelik hakları için çalmadık kapı bırakmayan Yukarı Marmaracıklıların tek su kaynağı da geçen yıl BUSKİ tarafından kesilmişti. Yukarı Marmaracıklılar soluğu mahkemede almış “yürütmeyi durdurma” kararı almışlardı.  Yukarı Marmaracıklıların dramını yansıtan haberlerimiz sonrası CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan TBMM Kürsüsünden ulusala, İYİ Parti Büyükşehir Gurup Sözcüsü Mehmet Temirtaş ise Meclis Kürsüsü’nden konuyu Bursa gündemine taşımış, MHP’li Yenişehir Belediyesi yerleşim birimine hizmet götürmüş, Cumhuriyet Halk Parti, Milliyetçi Hareket Parti, Saadet Parti, İYİ Parti, Demokrat Parti, Gelecek Parti, Büyük Birlik Parti, Demokratik Sol Parti, Milliyetçi Cumhuriyet Parti, Genç Parti, Memleket Hareketi, Türkiye Değişim Parti, Sol Parti, Demokrasi ve Atılım Parti ve Genç Parti İl ve İlçe Başkanlıklarından peş peşe Yukarı Marmaracıklılara destek mesajı gelmişti.

3. İdare Mahkemesi 2020/721 Esas No’lu, “Su’ya Dokunamazsın” kararına rağmen BUSKİ ikinci bir operasyon yaptı. BUSKİ’nin ilk girişimi şubat ayında “Su kaynağının kesilmesini ve bu kaynaktan farklı bir yere su götürülmesini” kesin bir dil kullanarak mahkemenin durdurmuş olmasına rağmen; 30 Mart akşamı ile 2 Nisan akşamı tarihleri arasında BUSKİ yetkilileri köye ekip göndererek tarihi köy çeşmesi civarında kazı işlemleri yapmış, sonrasında da Yukarı Marmaracık Köyü Avukatı Güner Aklan’ın olay yerine giderek “yazılı talimat veya görev emri” istemesine oradaki görevlilerin “öyle bir yazılı talimat almadık” demesi ile birlikte toplamda 2 kepçe ile 8 resmi araçla birlikte 22 teknik elemanını bölgeye gönderen BUSKİ ekiplerini geri çekmişti.

29 Nisan-17 Mayıs arasında uygulanan 17 günlük kısıtlamada BUSKİ Genel Müdürlüğü’nden gelen 1 kepçe ve 2 ekibin kazı çalışmalarını 8 kişi ile başlatmaları Yukarı Marmaracık sakinlerini üzdü. Kısıtlama nedeni ile resmi dairelerin sınırlı personel ile çalışması, sokağa çıkma kısıtlamalarının devam ettiği, pandeminin en hızlı artış gösterdiği bugünlerde BUSKİ’nin bu hamlesi “Mahkeme kararına rağmen köyü susuz bırakarak ne yapmaya çalışıyorsunuz?” sorusunu akıllara getiriyor.

Köylünün Avukatı Güner Aklan; 3. İdare Mahkemesi 2020/721 Esas No’lu kararla suyun tamamının Yukarı Marmaracık’a verildiğini belirterek, ”Alınan Karar ile; içme, kullanma ve endüstri suyu ihtiyaçlarının her türlü yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması için kaynaklardan abonelere ulaşıncaya kadar her türlü tesisin etüt ve projesini yapmak veya yaptırmak ve bu kaynaklarda suların kaybına veya azalmasına yol açacak tesis kurulmasını ve bu tür faaliyetlerde bulunulmasını önlemek, bu konuda her türlü teknik, idari ve hukuki tedbiri almak davalı idarenin görev ve yetkileri arasında yer almakta olup içme suyu kapıtajına müdahale edilmemesi için kapıtaj kapağının kilit altına alınması ve kapağın açılmaması amacıyla kaynak yapılması, kanun ile kendisine verilen bu görev ve yetkilerin ifası kapsamında davalı idarece yapılan görevlendirme ve talimatlar çerçevesinde gerçekleştirilmiş olduğundan, idari işlem olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.Buna göre davalı idarenin; içme, kullanma suyu ihtiyaçlarının her türlü yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması görev ve yetkisi kapsamında davacıların içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve dağıtılması yönünde gerekli tesis ve projesini yapması gerekirken, davacıların su ihtiyaçlarını karşıladıkları içme suyu kapıtajına müdahale edilmemesi için kapıtaj kapağının kilit altına alınması, kapağın açılmaması amacıyla kaynak yapılması şeklinde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.”

Aklan; “Köyün suyu ile ilgili mahkemenin aldığı net bir karar var. Suya dokunulmamasını belirten bu karar çiğnenemez. Üst mahkeme henüz açılmamış, sadece başvuru var. Gelişmeleri takip edeceğiz. Mahkeme bu gerekçeler ile lehimize karar vermiştir. Yukarı Marmaracık’ın diğer sorunlarının çözümü içinde siyasi ve idari anlamda gayret gösterilmesi gerekmektedir. Umarız ki; güzel sonuçlar yakın gelecekte alınır.” demişti.