Tarım alanlarını rant sörfü yapanlara dur denilmeli

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, toprakları adım adım kamulaştırılan Nilüfer’in eski köyü Badırga’yı ziyaret etti.

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, “2008’den bu yana topraklarının yarısını kamulaştırmayla kaybeden Badırgalıların sorunlarının giderilmesi için rant sörfü yapanlara dur denilmesi gerekir” dedi.

CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz ile ilçe yöneticilerinin de eşlik ettiği ziyarette Badırga Muhtarı Cevabi Yıldız’la topraklarını işleyemez hale gelen Badırgalıları dinleyen Altaca Kayışoğlu, “Badırga, 2008 yılından bu yana tam 7 kez kamulaştırmayla karşı karşıya kalmış. Muhtarımızın verdiği bilgilerde Badırga’nın toplam alanı 20 bin dönüm,5 bin dönümü çamlık,geriye kalan alanın da 9 bin dönümü bugüne kadar kamulaştırılmış.” şeklinde konuştu.

Badırgalılar yeni bir kamulaştırmayla karşı karşıya

Badırgalıların yeni bir kamulaştırmayla karşı karşıya olduklarını belirten Kayışoğlu, “Bölgedeki ilk kamulaştırmalar Bursa Tekstil Boyahaneleri İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TOSAB) adına yapılmış. Badırga’nın hemen girişinde yer alıyor. Muhtarımız 2008’den bu yana tek bir fabrikanın daha kurulmadığını söylüyor. Kendilerinden kamulaştırma yoluyla alınan arazilerin sürekli el değiştirdiğine dikkat çekiyor. Bursa’nın verimli topraklarında tarım yerine maalesef bu şekilde elden ele rant sörfü yapılırken, çiftçimiz, köylümüz topraksız kalıyor, büyükşehirlerin varoşlarına göçe zorlanıyor” diye konuştu.

İmar değişikliğiyle rant elde edilmesinden rahatsızlar

Badırga bölgesindeki kamulaştırmaların diğer tarafında Deri OSB ile TEKNOSAB olduğunu vurgulayan Kayışoğlu, bölgede yaşayan vatandaşların Nilüfer Belediyesi tarafından konut alanı ilan edilen 1800 dönümlük kısmıyla ilgili gelişmelerden rahatsız olduğunu ifade etti. Söz konusu arazinin 1000 dönümünün Deri OSB’ye geriye kalan 800 dönümünün de henüz tek bir fabrikanın kurulmadığı TEKNOSAB’a aktarılmak istendiğini söyleyen Kayışoğlu, Badırgalıların anlattıklarını aktardı:

“Topraklarının bu şekilde ellerinden çıkmasından memnun değiller. Birilerinin gelip topraklarını ellerinden alıp, kendilerini devre dışı bırakıyor olmalarından ve sonra imar değişikleriyle rant elde etmelerinden  son derece rahatsızlar. Ortada dönen karı düşündüğünüzde ekip biçmekten başka geçip kaynağı olmayan bu insanların yaşadığı kayıpları herkes rahatça görebilir.”

Bu anlayışın terk edilmesi gerektiğini söyleyen Kayışoğlu, “Kamulaştırma ile OSB veya başka alanlara çevrilen yerlerde adaletin tesis edebilmesi için en azından el değiştirmelerden önce imar değişliklerinin yapılarak ilk sahiplerin de bu haklardan faydalanması gerektiğini düşünüyorlar. Tabi ki verimli tarım alanlarımızı rant sörfüne daha fazla kurban etmek istemiyorsak, yapısal bir takım kararlarında alınması gerekir.” uyarısında bulundu.