Zirvede Haber

DÜŞ KIRIKLIĞI

DÜŞ KIRIKLIĞI

Eğitimci Yazar Zeki Baştürk’ün Kaleminden; “BİR İNSANI HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATMAK, EN BÜYÜK İNSANLIK SUÇUDUR” Çok istenilen veya çok umulan bir şey gerçekleşmediğinde duyulan üzüntüdür, burukluktur düş kırıklığı. .Beklediğin sonucu alamamaktır.

Düş (hayal) kurmayı hiç sevmem. Düş kurmakla aram iyi değildir. Gelecekten beklediğim nelerse onları kafamda dilediğimce biçimlendirip sonra onlara uymayan durumlarla karşılaşınca umutları yıkılan kimselerden değilim.

Güvendiğim dağlara kar falan yağmış değil. Kendimi gerçekçi bulurum. Kendim için bir beklentim yok. Derinden bir düş kırıklığı benimkisi. İşçiler, emekçiler, emekliler adınadır yaşadığı düş kırıklığı. Genelde dünyamızı, özelde ülkemizi derinden etkileyen, çeşitli olumsuzluklara neden olan salgından etkilenenler içindir.

Benim düş kırıklığım evine ekmek götüremeyen insanlar adınadır. , Hastalığı yenmek için ön saflarda mücadele eden sağlıkçılar, yerin yüzlerce metre altında çalışan madenciler, evlere temizliğe giden temizlikçi kadınlar adınadır.

Günlük gereksinimlerini karşılamak için sokağa çıkmak zorunda kalan simitçiler, işportacılar, taksiciler, berberlerdir. Kamu hizmetini aksatmamak için çabalayan memurlardır, banka çalışanlarıdır, polislerdir. Özetle benim düş kırıklığım bizim rahatımız , bizim sağlığımız için çabalayan tüm çalışanlar içindir.

Dün sabah, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarını dinleyince umutlandım. Bu hastalığı , bu salgını yeneceğimize ilişkin umutlarım arttı. Hele işten çıkarılan iççilere, kepenk kapatan esnafa sahip çıkmalarına çok sevindim.

Toplumsal bir dayanışmanın başlamasından büyük mutluluk duydum. Birlikte başarmak, dayanışma , imece gibi erdemlerimizi yeniden anımsamış, yeniden hayata geçirmiştik. Tek yürek olmak , ne büyük mutluluktu. Kimsenin aç ve açıkta kalmayacak olması ne güzel bir umuttu.

Ben de bu güzellikleri görerek GÜN DAYANIŞMA GÜNÜDÜR, başlıklı günlüğümü yazmış, tarihe not düşmüştüm. Mutluluğum, sevincim akşama dek sürdü. Ankara ve İstanbul’da başlatılan dayanışma ruhundan esinlenilmiş olunacak ki yönetim de adım atmak zorunda kaldı.

Yönetimden, yöneticilerden nakdi ya da gıda yardımı bekleyen yığınların Sevinci kursaklarında da kaldı. Yardım bekleyen insanlardan yardım isteniyordu. Bağış yapılacak bankaların adlarıyla İBAN numaraları yayınlanıyordu.

Devlet Babanın kendilerine destek vereceğini umanların beklentisi boşa çıktı. Yine bir düş kırıklığı yaşandı. İşin en kötüsü de insanların umutlarını tüketmek. Sözlerimi ünlü yazar Dostoyevski’ nin güzel bir sözüyle bitirmek. İstiyorum:

BİR İNSANI HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATMAK, EN BÜYÜK İNSANLIK SUÇUDUR

(Dostoyevski).

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ