DSP’den Suriye Tepkisi!

DSP İnegöl İlçe Başkanı Halil Büyükışıklar, AK Parti’nin Suriye politikasını eleştirdi. Büyükışıklar yaptığı yazılı açıklamada “Terör Nedir?” sorusunun yanıtını aradı. Büyükışıklar; “Fransızca Petit Robert sözlüğünde “Bir toplumda bir grubun halkın direnişini kırmak için yarattığı ortak korku” olarak tanımlanır.

Oxford İngilizce Sözlük’te “Genellikle siyasî nedenlerle, halkın gözünü korkutmak ve halkı yıldırmak için dehşet ögesini kullanmak” olarak tanımlanır.

TDK Sözlüğü’nde “Yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tedhiş” olarak tanımlanır.

Bu üç sözlükte yazılı olanları dikkatlice okursak TERÖR halk üzerinde korku, panik ve dehşet ortamı yaratmak için uygulanan yöntemlerin toplamının tümüne verilen isimdir.

O zaman korku, panik ve dehşet ortamı yaratmanın tek yolu sadece silahlı veya patlayıcı maddeler ile yapılan eylemlermidir ? Gelişen teknoloji ve medya sayesinde eskiden yapılan silahlı terörizmin yerini aslında farklı metodlar almıştır.

Örneğin; eğer bu konuda şu şekilde düşünürsen sen şöylesin sen böylesin diye psikolojik baskı kurmak terörizmdir.

Başka bir örnek olarak şunu söyleyebiliriz mesela hak, hukuk ve adalet istemek için yetkililere sesini duyurmaya çalışmak amaçlı yapılan yürüyüş, gösteri gibi HALK tepkilerine toma ile kolluk güçleri ile sindirmek acab ne olabilir ?

Özetle konuya değişik bir açıdan bakalım. Her ne olursa olsun aslında TERÖR denilen illetlerin terör olabilmesi için temelde yapılanların HALK üzerinde şiddet, baskı, korku ve panik yaratması gerekmektedir.

Yani bundan etkilenen HALK terörist değildir. Terörist olamaz. Mesela 15 Temmuz’da yapılan eylem gerçekleşmiş olsaydı. Türkiye Cumhuriyeti Devletine karşı yapılan bu şiddet ve dehşet dolu olayda Suriye Devleti FETÖ TERÖR örgütünün yanında yer alsaydı. FETÖ ile birlikte hareket ederek bizim Cumhurbaşkanımızı ve Devletimizi yok etmek için Türkiye Rejimine karşı FETÖ’yü meşru görseydi. Sizce doğru mu yapmış olurdu ? Biz şu anda Suriye’de aslında tamda bunun benzeri bir durum içerisinde değilmiyiz ?

Suriye iç savaşında askeri olarak bulunmak yerine burada keyif süren Suriyelileri sınırda oluşturacağımız kamplarda kendi ülkeleri için mücadele etmeye özgür bırakmak daha doğru olmazmıydı ? Neden milyonlarca Suriyeliyi ülkemizin her köşesine dağıttık ve Mehmetçiklerimizi hiç bilmedikleri Suriye topraklarında emperyalist güçlerin ve bataklığın içinde ölümle burun buruna getiriyoruz. Bırakalım Suriye Halkı kendi iç meslesini kendisi çözsün. Biz sadece insani yardımlarımızı yapalım.

Onların savaş bölgesinden kaçan masum çocuklarına, yaşlılarına ve kadınlarına Kızılay üzerinden sağlık, eğitim, barınma gibi yardımlarımızı yapalım. Suriye’de bulunma sebebimiz neticesinde sınırlarımızı korumak için oradayız mantığıda yanlıştır. Suriye’de biz askeri olarak bulunduğumuz süre içerisinde terör azalmamıştır. Aslında terör örgütleri bu hengame içerisinde şu anda emperyalist devletler sayesendi silah ve mühimmat stoklarını dahada artırmış ayrıca savaş stratejileri konusunda teorik değil pratik imkanlar bulmuşlardır.

Bu sebeple Suriye meselesi çözüldükten sonra Türkiye olarak çok daha fazla başımız ağrıyacaktır. Meksika konusunda ABD’nin uyguladığı politikanın aynısını uygulamak varken biz şu anda hem ekonomik hem psikolojik hemde askeri olarak zarar görüyoruz. Bir an önce Büyük Türkiye Devleti olarak mazluma kucak açmayı bırakmadan tüm Suriyelileri sistemli bir şekilde kendi topraklarımızdan göndermeliyiz.

İlk olarak eli silah tutabilecek olanları kendi ülkelerine mücadele etmek ve kendi vatanlarına sahip çıkmak için yollamalıyız. Dış ilişkilerimizi anlık olaylar üzerine değil uzun vadeli stratejiler üzerine kurmalı ve meseleyi bu şekilde çözmeliyiz. Askeri birliklerimizide belirli bir alana kadar geri çekerek tedbir almalı ve orada konuşlandırmalıyız. Öncü birliklerin tamamı Suriyelilerden oluşmalı. Bunlar benim şahsi düşüncelerimdir. Belki bu düşüncelerimi doğru bulmayanlar olacaktır. Ben gözümüzün nuru canlarımızın orta doğu bataklığında daha fazla şehit düşmesine razı gelemiyorum. Şanlı Türk Askerinin görevi VATAN korumaktır. Başkalarının vatanını kurtarmak değildir.” dedi.